Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / русский → турецкий / [ Г ] / Где он

Где он перевод на турецкий

18,913 параллельный перевод
Где он?
Nerede o?
- Где он?
- Nerede?
Вы знаете, где он?
Nerede olduğunu biliyor musun?
Ж : Ни о чем я не прошу. Мне глубоко плевать, где он.
Her neredeyse umurumda değil.
Но где он?
Peki baban kim?
Где он?
Nerede?
Буквально, есть дыра в потолке, где он провалился.
Aslında gerçekten var. Tavanda düştüğü yerde büyük bir delik var.
Где он?
- O nerde?
- Подадим прошение об убежище, апеллируя тем, что он может столкнуться с новыми угрозами в Ираке... где он мог бы работать информатором ФБР, продавая информацию членам радикальной группировки, это даст нам возможность вновь посетить офис судьи,
Çünkü Irak'a döndüğünde neyle karşılaşacağını bilmiyoruz. Toplumundaki radikal kesimlerden, bilgi almak amaçlı FBI ajanı olarak kullanılabilir, ki bu da onu tekrar ziyaret etmemizi gerektirir...
Конечно же знаю. И где он находится сейчас?
Tabii ki babasının kim olduğunu biliyorum.
Так я узнаю где он был использован в последний раз.
En son nerede kullanıldığına bakarım.
Вы... знаете, где он?
Nerede olduğunu biliyor musun?
Может, им стоит спросить у вас, где он.
Belki de nerede olduğunu size sormalılar.
Нет, но ты знаешь, где он.
Hayır ama sen nerede olduğunu biliyorsun.
Как вы думаете, где он?
Sizce nerede?
Она не знает, где он.
Nerede olduğunu bilmiyor.
Знаешь, где он?
Nerede olduğunu biliyor musun?
Кен точно знает, где он.
Ken gerçekten nerde olduğunu biliyor.
На самом деле, я не знаю, где он.
Aslında nerede bilmiyorum.
Итак, мы знаем, что он был жив в 1942-м, значит, нужно выяснить, где он.
1942'de hayatta olduğunu biliyoruz, yani nerede olduğunu öğrenmeliyiz.
Почему бы нам не спросить Гидеон, где он?
- Neden yerini Gideon'a sormuyoruz?
Он не говорит, где он.
Bana nerede olduğunu söylemiyor.
Скажи, где он, и легко отделаешься.
Bana yerini söylersen senin için çok daha kolay olur.
Я не знаю, где он.
Nerede olduğunu bilmiyorum.
Это очень важно, ну пожалуйста, скажи мне, где он?
Bu çok önemli bu yüzden lütfen nerede olduğunu söyle.
Слушай, я не могу сказать, где он, но могу сказать, что он в порядке.
Nerede olduğunu sana söyleyemem ama iyi olduğunu söyleyebilirim.
И я знаю, что ты знаешь, где он.
Ve onun nerede olduğunu bildiğini biliyorum.
Если ты не скажешь мне, где он...
Bana yerini söyleyemiyorsan...
Я не знаю, где он.
Yerini bilmiyorum.
Я не знаю, где он, Ханс.
Nerede olduğunu bilmiyorum, Hans.
Но если ты спрашиваешь меня, где он... ответ – я не знаю.
Ama nerede olduğunu soruyorsan, cevabı bilmiyorum.
Моссад знает, где он?
Mossad yerini biliyor mu?
Вероятно, он где-то заигрался со своей новой крутой кредиткой, но я сейчас найду, где он.
Şey, kendisi muhtemelen dışarıda yeni fiyakalı kredi kartıyla oynuyordur, Fakat yine de bir kontrol edelim.
Он должен быть где-то там.
Buralarda bir yerlerde olmalı.
Но с их деньгами он может быть где угодно.
Ama bunun gibi paralı adamlar, herhangi bir yerde olabilirler.
Он может оказаться, где угодно.
Her yerde olabilir.
Он хочет, чтобы я ушел туда, где нас не увидят охранники.
Gardiyanların beni göremeyeceği bir yerlere gitmemi istiyor.
- Он даст четыре шестьдесят. Где угодно, когда угодно.
O her yerde her zaman 4.6 koşabilir.
Да, он был сделан ровно неделю назад где-то в 11 вечера.
Evet, bu yaklaşık bir hafta kadar önce bu gece 11 civarlarında olmuş.
Да, но, по крайне мере, он знает, где их можно увидеть.
- Ama kırıntısı da olsa var.
А что, если он скрывается где-то здесь?
Ya burada kalıyor olsaydı?
Сейчас он может быть где угодно.
Yani, şu anda her yerde olabilir.
- Что ж, тогда послушайте мой совет. Где бы ни был мой отец, он там, где ему нужно быть.
O zaman sözümü dinleyin, babam her neredeyse, orayı hakkediyor.
Это тот же район, где Ханна была в плену.
- Aman Tanrım. Hanna'nın esir tutuluğu yere çok yakın.
Он может лежать где-нибудь в канаве.
Şuan bir yerlerde bir hendek içinde yatıyor olabilir.
Я думала, он сдох где-то в канаве.
Ölüp bir yerlere atıldığını sandım.
– Где он?
O nerede?
Он должен знать, где держат Клэр.
Clare'in nerede olduğunu biliyordur.
Я ищу Рика, он где-то поблизости?
Ric'i arıyordum da, oralarda mı?
Если бы я хотел его смерти, я бы его зарезал, когда он стоял там, где ты стоишь.
Eğer onu öldürmek isteseydim, Senin şu anda durduğun yerde Onu kesip içini açardım.
Сэмми, он был здесь потому, что ведет блог, где пишет, что я ответственен за насилие в Абуддине.
Sammy, Abuddin'deki şiddet olaylarından benim sorumlu olduğum şeklindeki blog yazıları için buraya getirildi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]