Фантастически перевод на турецкий
361 параллельный перевод
Он потрясающий, фантастический человек.
Adam çok güçlü. Berbat biri.
Такая история потянет не меньше, чем на пять штук... я не понимаю только одного, мистер Брэдли, как Вы собираетесь достать такой фантастический материал?
Özellikle o haber, her haber servisi için 5 bin papel eder. Ama söyle bana Bay Bradley, eğer ayıksan tabii, bu olağanüstü röportajı nasıl ele geçireceksin?
Меня интересует этот фантастический экстраверт, что привел девушку.
Kızı getiren bu sıra dışı adam ilgimi çekti.
Это фантастический парень.
Hepsi hayalinin ürünü.
Шансы на то, что на другой планете развилась нацистская культура с символикой и униформой, существовавшей в 20 веке на Земле, фантастически мизерны.
Bir başka gezegenin, 20. yüzyıl Yeryüzü form ve sembollerini kullanarak Nazi Almanyası gibi bir kültürü benimseme şansı çok az.
Но я не стану, потому что д-р Маккой прав насчет невероятной потенциальной опасности любого контакта с жизнью и разумом, настолько фантастически развитым, как этот.
Emretmiyorum. Çünkü Dr. McCoy bu kadar muhteşem derecede gelişmiş yaşam ve zekayla temasın getirdiği muazzam tehlikeyi işaret etmekte çok haklı.
Я думал, какой фантастически крошечный шанс, что в безграничном космосе мы встретимся с Джемой.
Bu uçsuz bucaksız boşlukta, bizi Gem'le bir araya getirmiş olan şansı düşünüyordum.
Фантастически красивая планета.
Müthiş güzel bir gezegen.
Да-да, фантастический Дворец Рока Свана наконец-то достроен!
Swan'in rock sarayı sonunda planlandığı gibi bu harika soundla açılıyor.
- Одним словом - фантастически.
Tek bir kelime, harika.
Препараты грибов фантастически стабильны!
Anlaşılan vücutta inanılmaz bir süre kalabiliyorlar.
Начнем с того, что английский - фантастический язык.
Başlayalım. İngilizce harika bir dildir.
Фантастически!
Muhteşem!
У меня фантастический офис, красавица-секретарь.
Müthiş bir bürom, nefis bir sekreterim var.
Ну для начала, как вы смотрите на то, чтобы провести со мной фантастически приятный вечер, посвятив его ночной рыбалке?
Harikulade bir gecede benimle balık tutarak başlamaya ne dersiniz?
В любой разумной культуре меня признали бы фантастически красивым, правда?
Mantıklı bir bakış açısıyla bakıldığında "son derece yakışıklı" sınıfına giriyorum. Bilmem sen ne dersin?
Показывали фантастический фильм, "Альтернативная тройка".
Neyse, Alternatif Üç adında bir bilimkurgu filmi var.
Алфред знает фантастический танец.
Alfred garip bir dans biliyor.
Вы предложили ему фантастический план!
Siz de ona harika bir plan önerdiniz.
Шрэк и Кобблпот фантастический альянс.
Shreck ve Cobblepot... müthiş ortaklık.
Но это фантастический сюжет!
- İlginç bir şey olmasını istiyorum.
Она фантастический повар.
Müthiş bir aşçıdır.
- Фантастически.
- Muhteşemim.
Фантастически молодой!
Kurgu Bilimde başarılabilinen "gençlik"!
Полковник Холл, вы выглядите фантастически.
Albay Hall, etkileyici görünüyorsunuz, efendim.
Я бы поместил его в рамку, но тогда я бы не смог бы устроить для моей маленькой машинистки фантастический ужин.
Bunu çerçeveletirdim ama o zaman daktilocumu kaliteli bir yemeğe çıkartamam.
Вот тогда было бы фантастически!
Çünkü bu harika olurdu.
"Фантастический первокурсник выигрывает 5000 м с лучшим временем".
Olağanüstü birinci sınıf öğrencisi 4500 metreyi çok hızlı kat etti.
Марко фантастический артист.
Marco harika bir adam.
Посмотри на этот офис, он просто фантастический.
Uyurken bile para kazanır. Şu ofise bak. Seçkin bir mekan.
Я, в самом деле, так думаю, просто фантастически!
Gerçekten! Muhteşemdiniz!
- Ты была фантастически хороша.
Mükemmelsin.
- Дорогая, выглядишь фантастически.
- Sevgilim, harika görünüyorsun.
- Адам Сорс нанес фантастический удар! Может удача повернется к нам?
Adam Sors büyük bir avantaj elde etti.
"Но я уже выше крыш. Фантастический вид!"
" Ama evlerin çatılarını çok iyi görebiliyorum.
О, ты выглядишь фантастически!
Harika görünüyorsun!
Это было фантастически!
Hayır! İnanılmazdı.
У парня не нашли ни маски, ни перчаток. - И у него просто фантастический адвокат.
Yakaladıklarında, maskesi ve eldiveni yokmuş.
Нет, не клево не фантастически.
Hayır, "iyi bir şey" değil. "Harika" falan değil.
Деннис - мой старый друг и фантастический любовник.
Dennis eski bir arkadaş aynı zamanda mükemmel bir sevgili.
И еще есть игровой зал, я слышал, просто фантастический...
İşte bunlar yapmak istediğim şeylerdi... Gerçekten de harika gözüküyor dimi?
Ого, да это... звучит фантастически.
Vauv bu... Kulağa çok harika geliyor.
Он... просто фантастический повар.
Evet çok iyi yemek yapıyor.
Ты выглядишь фантастически.
Muhteşem görünüyorsun.
Потому что ты фантастический человек.
Muhteşemsin.
Ты фантастический...
Harikasın!
Фантастический тут звук.
Lanet olası Surround sistemi.
Потом был фантастический "Наполеон".
Kısa süre önce "Yalnız Adam" filminde Napolyon'u muhteşem ve duygusal bir biçimde canlandırmıştı.
Никoлo, пoчему ты не снимешь научнo-фантастический фильм?
Niccolò, neden bilim kurgu filmi çekmiyorsun? Kötü fikir değil aslında.
O, это фантастически.
- Harika.
просто фантастически.
Yani, gerçekten mükemmel hissediyorum.