Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ A ] / Amas

Amas перевод на английский

494 параллельный перевод
- Aması ne?
- But what?
Bu işin aması yok Pinky.
Ain't no buts about it, Pinky.
Aması maması yok, tek yaptığın konuşup durmak.
No "But", you talk without doing anything.
- Aması yok.
- No buts.
- Aması yok.
There's no "buts" about it.
Aması maması yok!
No "buts"
Elbettesi, aması, niçini yok.
- No. No "of course," no "but," no "why." Yes or no will do.
Aması filan yok.
There are no buts.
Beyler, bu işin aması maması yok.
And gentlemen, no ifs and buts.
Aması, o değişmiş.
But he's changed.
- Aması yok.
- No buts about it.
- Aması ne?
- Even so what?
- Aması maması yok.
- But nothing.
- Aması maması yok.
- But you, my eye.
- Ne aması?
- But what?
Amo amas amat.
Amo, amas, amat.
- Aması filan yok. Mesele kapanmıştır.
- No "buts." The matter's settled.
- Aması yok, kuşlar uçar ve yarın babalarıyla gidecek çocuklar biraz uyumalıdırlar.
- Goats butt, birds fly, and children who are going on an outing with their father must get some sleep.
- Ne aması?
But...
- Aması falan yok.
- No buts.
- Aması yok.
- But my ass.
Bu işin aması yok Rita.
No "buts" about it, Rita.
- Aması yok! Onu yeterince şımarttın. Üstelik, Francesco, iş meselelerinde hep iyidir.
You've spoiled him enough.Besides, Francesco's always been good at business.
- Ama yok, aması yok.
- But nothing. No buts.
- Aması ne?
- What then?
- Aması ne?
- But?
- Aması falan yok. Mahmut hoca izin vermeden birinizi çıkarmam dışarı.
- No'buts.'I won't let any of you leave without permission from Mr. Mahmut.
- Aması yok!
- no buts!
- Aması maması yok.
- No, you are not.
#... ben, sen, o, biz, siz, onlar. #... seviyorum, seviyorsun, seviyor, seviyoruz, seviyorsunuz, seviyorlar.
sum, es, est sumus, estis, sunt amo, amas, amat amamus, amatis, amant
Aması yok, unuttunuz mu?
No "buts," remember?
Neden orada olduğumu veya ne yapacağımı bilmeden beni oraya diktiler. - Ama... Aması yok Bruno.
, do you want to give me money?
Amas senin yerine duşa gitmek istiyorum.
I'd rather go to the shower!
Aması yok Bayan Bast.
- Yes, but... No buts, Mrs. Bast.
- Aması yok! Kutuyu kadının evinde bıraktım. Çünkü oraya dönmek istiyorum.
I left my bo - at her place because I want to go back.
Aması yok Bruno.
No buts, Bruno.
Aması yok, Franz.
No buts, Franz.
Aması yok.
No "buts".
- Aması maması yok, Pee Wee.
- No buts, Pee Wee.
Aması ne?
But?
Aması yok Rojinski.
- No "buts" Rojinski.
- Aması yok.
But nothin'.
Aması maması yok.
- No more buts.
- Aması maması yok!
But Nothing!
Evet, ama.... Aması yok.
yes, but- - but nothing.
Ne aması?
But what?
Aması maması yok.
No buts.
Aması ne?
But What?
Aması maması yok, şu 100 Frank'ı ver.
What hundred francs?
Bu ne dili böyle, ufaklık?
Amo, amas, amat... amamus, amatis, amant. Hey, kid. What kind of language is that?
Aması yok.
No "buts" about it.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]