Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ A ] / Anlarsınız

Anlarsınız перевод на английский

2,025 параллельный перевод
Bazı güzel hikâyeleri alabileceğimizi düşünüyorum, anlarsınız ya... Jon Bon Jovi, İsa'nın işkence izleri ve onları baştan yaratacağız.
I'm thinking we take some of the really good stories, you know... the Jon Bon Jovi, the Christ wound stigmatas... and we recreate them.
Yeniden dekor için sadece 2 ayım var anlarsınız ya. Bilirsiniz, perdeleri falan değişmek için.
I've only got two months to figure out how I want to redecorate, if you know what I mean.
Sanırım, muhtemelen anlarsınız.
I think perhaps you might.
Siz dayaktan anlarsınız ancak.
You guys need to get hit to register things.
Anlarsınız ya, çalışmaktan nefret etmem asla.
You know, I really don't hate working.
Siz de genç oldunuz, halimden anlarsınız.
You were a young man and you know how it is, sir
ve bir anda karşı karşıya olduğunuz adamın senden daha iyi olduğunu anlarsınız.
That's when it's just you against somebody else to see who is the better man.
Hem karaya da çok yakınız, anlarsınız ya?
Especially because we're so close to shore, you know?
Ne kadar temiz olduğunu anlarsınız! .
That motherfucker was so high, he was coming in for landing.
Dışkısı ve tüm o şeyler, anlarsınız ya?
You know, the ca-ca and all?
Güneş sabah içeri girince siz de anlarsınız.
You'll see, in the morning when the sun comes in.
Daha önce söylediklerime dikkatinizi verseniz, anlarsınız.
If you paid attention to what I said earlier, you'll get it.
Yakında anlarsınız herhalde.
Find out ever
Umarım evimizin her zaman böyle olmadığını anlarsınız.
I just hope that you understand our house don't always look like this.
- Çok yakında anlarsınız.
- You will soon enough.
- Kuşlar için, anlarsınız ya.
- For birdies, you see.
- Siz ne anlarsınız ki?
Fuck you guys! - Let me get my violin.
Ve o andan itibaren avantajın size geçtiğini anlarsınız.
And from that moment on, you know you have the upper hand.
Garantinizi yazılı olarak istersem anlarsınız herhalde. Zekice.
- I want your guarantee in writing.
Umarım anlarsınız.
I hope you understand.
İleride bunu daha iyi anlarsınız.
Sooner you know that, the better.
Şişko bir adi gibi, anlarsınız ya?
It's kind of like a fat fuck, you know what I mean?
Buranın bir tımarhane olduğunu birazdan anlarsınız.
You'll soon discover this is a madhouse.
İşte o zaman anlarsınız.
And then you'll know it.
Rahat rahat konuşamıyorum, anlarsınız ya.
It's not exactly like I can talk freely, you know.
Anlarsınız ya?
You know?
Bir an için, düşünmedim değil, anlarsınız ya... O manyakça hareketleri yapmasalar yani...
For second, I thought, you know... as long as they don't start with that sicking-up bollocks...
Hiç bitmeyen bir iniş gibi, anlarsınız ya?
Keep on sliding right down, you know?
Çoğu standart şeyler, bir iki güne işleyişimizi anlarsınız.
Most of it's routine and I think you can get up to speed in a day or two.
Ama arabada Bayan'a giderken, birden tartışmaya başladık, anlarsınız işte.
But in the car, on the way over, we kind of got into it, you know.
Anlarsınız ben...
You see, I...
Umarım beni anlarsınız.
I hope you all understand.
Aslında, orayı hemen terk etmekten başka bir şey yaparsanız, hayatınızda hiç görmediğiniz acılar olduğunu anlarsınız.
In fact, if you do anything other than walking out of my bank alone right now, you will all know such pain as you have never imagined.
" Kış geldiğinde mantonuzun aslında arkadaşınız olmadığını anlarsınız.
" Then, as winter comes, you discover that your coat isn't actually a friend at all.
Gerçi bizim gençlerin bazılarının çaldığı müzikler bazen tahammül edilecek gibi olmuyor ama, anlarsınız işte.
Although some of the local young people, the music they play can be a little trying, if you know what I mean, honestly.
Ve bu katmanları soymak size kalmış beyler ne tür bir kadına sahip olduğunuzu böyle anlarsınız.
And it's your job, gentlemen, to peel back those layers... and figure out exactly what type of woman you're dealing with.
Beğenebileceğiniz bir ayakkabı bulmak istediğinizde anlarsınız ki, orta yolu bulmak için ister istemez bazı şeylerden feragat etmelisiniz.
It's always like this, if you want things to match up you have to accept, however reluctantly to renounce, yield and compromise
Bill Hicks gösterisi, "Bill'i nasıl sarhoş edebiliriz" yerine "Hadi Bill'in bizi düşünceleriyle ne kadar uzağa götürebileceğini görelim" olmaya başladığında eğlencenin bittiğini anlarsınız.
And when a Bill Hicks show became more about, "How drunk can we get Bill" instead of, "Let's see how far Bill can take us with his ideas," that's when the party was over.
Anlarsınız, onun gerçekten bu yerin ritmine ayak uydurduğunu düşünüyorum, tam bir kaçış gibi.
You know, I think that he just really got into the rhythm of this place, which was a total getaway.
İnsanı öldürmeyecek şeyleri, ıvır zıvırları anlarsın.
You know about things that don't kill you and whatnot.
Oğlum, hırsızın yüzüne bir bak, kötü bir adam olmak için doğmuş olduğunu anlarsın.
Boy, one look at that thief's face and you know right away that he was born to be a bad guy
Kız arkadaşın olmadan bir ay, anlarsın ya...
A month without my girlfriend, you know...
Belki de artık yapmalıyız, anlarsın ya.
Maybe we should, you know, do it.
- Bir yıldız olduğunu anlarsın
- # You know that you're a star
Ayrıca birazcık yağmur yağdırsanız veya en azından çiselese, biz de bakire öldürüp durmasak, anlarsın ya.
And also, if you could just make it rain or like drizzle without us having to kill a virgin, you know what I mean?
Bir süredir konuşmadığımızı biliyorum ve eminim bu sabahtan sonra sebebini sende anlarsın hatta anlamışsındır.
I know we haven't spoken in some time, and I'm sure after this morning you can and are wondering why.
- Anlarsınız...
- You know...
Gerçekçi bakmayı becerebilirsen babamın şirketinden ayrılmanın imkânsız bir şey olduğunu anlarsın.
And leave the signing of pap? is something that will not happen. Is it?
Ama şey, birilerini aramaya başlamamız gerek... Anlarsın ya.
But we're gonna start looking for somebody to... you know, see.
Birlikte yaşadığımız eski deneyimimize bakarak eminim, mali durumunun incelenmesinin neden gerekli olduğunu anlarsın.
And based on our previous experience together, I'm sure you'll understand why it's necessary to vet your financials.
Bunu çılgınlar gibi kutlamalıyız. Her zamankinden fazlasını kastetiyorum, anlarsın ya!
We shall wildly celebrate, and I am talking about more than usual, you know what I mean?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]