Aynen böyle перевод на английский
2,770 параллельный перевод
Aynen böyle.
That's it.
Evet. Aynen böyle.
Yeah.
Aynen böyle!
There you go!
- Aynen böyle kızlar!
All right. Go girl!
Hah tamam, aynen böyle işte!
That's the spirit.
Büyüdük. Aynen böyle.
We grew like this.
İşte bende aynen böyle hissediyorum dostum.
That is exactly how I feel, man.
Ellerine nefes alıp ver, aynen böyle.
Keep breathing into your hands, that's it.
Aynen böyle görünüyor!
It sure as fuck seems like it!
- Harika, kak başıma aynen böyle.
That's great, throw that back in my face!
Seninle işim bittiğinde de aynen böyle hissediceksin.
That's how you're gonna feel when I'm through with you.
Diğer psikiyatrist de aynen böyle söyledi.
That's exactly what the other shrink said.
Aynen böyle.
Just like that.
Tanrım, ona müşterilerimizi değiştirmek zorunda olduğumuzu aynen böyle yapmıştı.
God, that's exactly what he did when I told him we had to diversify the client base.
Ben de aynen böyle hissediyorum.
That's exactly how it felt.
Tamam, aynen böyle yapıyoruz.
Okay. That's exactly what we're gonna do.
- Aynen böyle yapıyoruz.
- That's what we're doing.
Ben de temizlik işi yasası için aynen böyle hissediyorum.
Yeah. That's exactly how I feel about the Clean Jobs legislation.
Biliyor musun anne, babam da aynen böyle pislikler yapardı.
You know what, mom? This is exactly the kind of garbage dad would pull.
- Evet aynen böyle yapalım.
- We're going there?
Aynen böyle Sally!
That's it, Sally!
- Aynen böyle, parçala onu!
- That's it. Shred him!
Aynen böyle.
Like this.
Evet, aynen böyle.
Right, like that.
Aynen böyle, devam.
Just like that, right.
Aynen böyle.
Like that.
- Biliyorum. Aynen böyle söyledi.
That's what she said.
T kemiğinin t'siyle bok çuvalının çuval'ını aldım ve ikisini karıştırdım. Aynen böyle yaptım.
Well, I took T-bone and douche bag and then I ice-blended it, is what I did.
Eğer Hollywoodlu adamlar beni ararsa, aynen böyle deyin... * Monroe denen bir ilke vardır tarihte *
And if any of those boys from Hollywood come a'calling, you can tell them I said this... ♪ In history there's this doctrine called Monroe ♪
Totalitarizmin her biçimi aynen böyle işler. Kendini ateist gibi sunan ya da ateist olarak takdim edilenler bile.
Every form of so called totalitarianism - works like that even if it is presented - or if it presents itself as atheist.
Ooh, evet, işte böyle, aynen böyle!
Ooh, yeah, work it, work it!
Eğer gelmek istiyorsan, aynen böyle gel, tepeden tırnağa.
If you want to come, come back exactly like this, from head to toe,
Tek ihtiyacın olan üstüne biraz hardal ve biraz da ekmek, hop, aynen böyle.
Perfect little weiner dog, you just need a little mustard on you like that. And a little bun, just boop, like that.
Aynen böyle olur.
This is how it happens.
- Aynen böyle oluyor işte.
- That's how it is.
Aynen böyle demişti değil mi? Kutunun içine.
That's exactly what she said, right?
- Aynen böyle yazıyordu.
That's what it said.
Aynen böyle.
That's good.
Bir şekildeğiştirenle karşı karşıyaysak, o zaman aynen böyle görünecektir.
If we're dealing with a shapeshifter, that's what he'll look like.
Ama, hislerim aynen böyle.
But that's exactly how I feel!
Aynen böyle.
That's right.
- Ben de aynen böyle düşünüyorum.
Yeah, well, that's what I thought.
Aynen böyle.
Ohh... Just like that.
Aynen öyle, çünkü böyle olduğunu söylüyorum
♪ That's right, because I said it did ♪
- Aynen böyle.
- Oh, just like that.
- Aynen böyle dedi.
That's what he said.
Aynen böyle işte.
That's the spirit.
Aynen böyle mi?
Just like that?
Aynen tamirci de böyle demişti bana.
That's exactly what the plumber said to me in
Aynen. Ben de arabama binip arabayı unutup, caddeye çıkıp caddede böyle gittikten sonra arabayı park edip sonra park alanına girip kapıları kilitlemiyorum.
Yeah, I don't get in my car and forget the car and drive down the street, like, running down the street going like this and then park it and then put it in park and then lock the door.
Aynen, böyle küçük hanim!
Exactly so, Missy.
aynen böyle oldu 18
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böyle bir şey olmayacak 25
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle gelin 49
böyle iyiyim 107
böylesi 17
böyle mi 243
böyle bir durumda 32
böyle işte 52
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle gelin 49
böyle iyiyim 107
böylesi 17
böyle mi 243
böyle bir durumda 32
böyle işte 52