Bana ne перевод на английский
37,806 параллельный перевод
Bana ne söylemek istiyorsunuz?
What did you want to tell me?
Şimdi bana ne öğretmek istiyorsunuz... öğretmenim?
What do you want to teach me now... teacher?
Sen bana ne yapacağımı söyleyemezsin.
You can't tell me what to do, okay?
Bugün bana ne getirdin, Agent Brown?
What do you have for me today, Agent Brown?
Bundan sonra, bana ne olacağı umurumda değil.
After that, I don't really care what happens to me.
Bana ne yapacağımı söyleyemezsin.
You can't tell me what to do.
Pekala küçük adam, bana ne demeye çalışıyorsun?
Alright little man, what are you trying to tell me?
Bana ne olacak?
What's gonna happen to me?
Bana ne gerektiğini söylemeye çalışmadı ; bana sordu.
He didn't try to tell me what I needed ; he just asked.
Bana ne gördüğünü söyle.
Tell me what you saw.
Bana ne oldu?
What happened to me?
Baskılanmış anılar hakkında bana ne söyleyebilirsin?
What can you tell me about repressed memories?
Şimdi, eğer bir aralık belirlemek gerekirse, Barbie bebeklerinin kafasını kesip, onları nereye sakladığımı unutmamla, mezuniyet balon için aldırdığın kıyafete domates sosu dökmem arasında, bana ne kadar kızgınsın?
So, uh, on a scale of... you know, ripping off your Barbie dolls'heads and forgetting where I hid them, to spilling marinara on your junior prom dress, how-how mad are we?
Cenaze töreninde bana ne oldu?
What happened to me at the... at the funeral...
Herkesin bana ne yapmam gerektiğini söylemesinden yoruldum.
I'm getting pretty damn tired of everybody trying to tell me what to do.
Yüzbaşı Slavin, size teslim olacağım fakat kızım ve oğlanın teslim edileceklerine dair bana ne güvence vereceksiniz?
Captain Slavin, I will surrender to you, but what assurance will you give me that my daughter and the boy will be released?
- Hayır, bana ne!
No, I don't care!
Bana ne sormak istiyordun?
What did you want to ask me?
- Bana ne yapacağımı söyleme!
- Don't tell me what to do!
Bana ne olacağını unuttun mu?
Did you forget what's about to happen to me?
Onu orada sevgili annesiyle her görüşümde bu sadece bana ne kadar kötü bir anne olduğumu hatırlatıyor.
But every time I see him with Mommie Dearest over there, it's just a reminder of the horrible mother I could have been.
Bana ne yapacağımı söylemeyi kes anne.
Stop telling me what to do, mother.
Sen bana sipariş ettiğim Rus Katırı kokteylini vermeye ne dersin?
How about a Moscow Mule since that's what I just ordered?
Bana dün gece haberlerde ne olduğunu söylemek ister misin?
You want to tell me why the hell she was on the news last night?
Ne olursa olsun, bana yakın dur.
Whatever happens, you stay close to me.
Bana bir kerelik doğrudan cevap vermeye ne dersin?
How about you just give me a straight answer for once?
Dinle, Helen, ben... dünün senin için ne kadar zor olduğunu biliyorum, ve bana güvenebileceğini söylemek istedim.
Listen, Helen, I- - I know how difficult yesterday was for you, and I just wanted to say that you can count on me.
Üç sene önce de bana "hem de ne istersen" demişlerdi ve ben bunu buzlu dondurmayla harcamıştım.
Three years ago, they gave me an "absolutely anything," and I wasted it on a Popsicle.
- Ne istiyorsun? - Onu bana getir.
Bring her to me.
Reade ne diyor bana bildir...
Let me know what Reade says.
Ne zaman bana ihtiyacın olursa ara asker.
You can consider us reserves. ( CHUCKLES ) Call me anytime you need me, Army.
Bana üçüncü saldırıda ne öğretmiştin?
What is the third strike I had to learn?
Ne oldu bana cenaze töreninde.
What happened to me at the... at the funeral...
Tamam, neyse ne bana odaklan bebeğim.
Okay, well, whatever gets you there, baby.
Birisi bana "Ne için savaştığını anla." dedi.
Someone told me, "figure out what you're fighting for."
Bana söylemediğiniz şey ne?
What aren't you telling me?
Bana sadece ne olduğunu anlat!
Just tell me what happened!
Ne yaptığımı biliyorum. Güven bana.
Trust me, I know what I'm doing.
Angie, bana gösterdiğin biyosensörü kullanmaya ne dersin?
Angie, what about the biosensor you were showing me?
Ne yapmak zorunda olduğumuzu neden bana söylemiyorsun?
Why won't you tell me what we have to do?
Planının ne olduğunu bana anlattın.
You told me about his plan.
Söyle bana sorun ne?
Tell me... what's wrong?
Ne yapacağımı söyle bana.
Tell me what I do.
Onu ne kadar reddedersem edeyim, onu ne kadar incitirsem inciteyim hep bana döndü.
And no matter how many times I rejected him, how much I hurt him... .. he always came back.
Hayır. O daha sesli olurdu. İçeride ne olduğunu bana söylemen gerek.
No, that would be louder, but I need you to tell me what's happening in there.
Bana ilk ne iş yaptığını söylediğinde, tek bir kelimesini bile anlamamıştım.
When you first told me what you did for a living, man, I didn't understand a word.
Afganistan'dan döndüğünden bu yana, seni tanıdığımdan beri bana hiç ne olduğunu anlatmadın.
All the years I've known you, from Afghanistan to being back at home, you never told me what happened.
Ne olduysa söyle bana, sana yardımcı olabilirim.
You tell me what happened, I can help you.
Ne dedin lan sen bana?
What in the hell you call me?
Bugün ne olacağını bilmiyorum çünkü günlük bana her şeyi söylemiyor.
- I don't know what happens today because the journal doesn't tell me everything.
Onlarla ilgili ne bulursan bana söyleyeceksin.
Whatever you find out about them, you're gonna tell me.
bana ne bundan 17
bana ne oldu 49
bana ne istediğini söyle 17
bana neler oluyor 41
bana ne dedin 31
bana ne oldu bilmiyorum 38
bana ne yapıyorsun 28
bana ne olduğunu bilmiyorum 16
bana neden söylemedin 38
bana neden öyle bakıyorsun 27
bana ne oldu 49
bana ne istediğini söyle 17
bana neler oluyor 41
bana ne dedin 31
bana ne oldu bilmiyorum 38
bana ne yapıyorsun 28
bana ne olduğunu bilmiyorum 16
bana neden söylemedin 38
bana neden öyle bakıyorsun 27