Bilemiyorum перевод на английский
23,711 параллельный перевод
Bilemiyorum Rick.
I don't know, Rick.
Aslinda bilemiyorum da.
You know what? I don't know.
Öyle olduğunu düşünsem bile... Bilemiyorum.
Even if I think he is I don't know.
Bilemiyorum.
I don't know.
Bilemiyorum.
I don't know, man.
Bilemiyorum, belki de sen...
I don't know, maybe you're um...
Bilemiyorum Rossi.
I don't know, Rossi.
Bilemiyorum, Bay Triphammer...
I don't know, Mr. Triphammer...
Affedebilir miyim bilemiyorum.
Yeah? I don't know that I can.
Kocamın saçma sapan denizaşırı reklamlarda oynaması karşısında neler hissedeceğimi bilemiyorum.
I just don't know how I feel about my husband doing a bunch of wacky commercials overseas.
Bilemiyorum. Sanırım Wi-Fi çalışmıyor.
I don't know, I think maybe the Wi-Fi's not working.
Kadınlarla ilgili konuşurken dikkatli olmanız gerektiğini söylemiştik! Evet, bilemiyorum.
We said to be careful how you talked about women!
Bu konuda ne yapacağınızı bilmek isteyeceklerdir! Yani, bilemiyorum.
They're gonna want to know what you're gonna do about this!
Bunu nasıl söyleyeceğimi her zaman bilemiyorum.
And I don't always know how to tell you that.
Hoşuna gitmeyen kişi sensin yani bilemiyorum.
I value your opinion, and you're the one that doesn't like it, so I don't know.
- Bilemiyorum Bojack.
- I don't know, BoJack.
tam ne olduğunu bilemiyorum, Ama bu şey onun temiz olduğunu söylüyor.
I can't really say, but this thing says he's clean.
Bilemiyorum, asla asla deme.
I don't know. Never say never.
Bilemiyorum, değişiklik iyi olabilir.
I don't know. Change of pace.
Bununla uğraşırlar mı, bilemiyorum.
I don't know that they're interested in that.
Bilemiyorum baba.
I don't know, Dad.
- Vasily, bilemiyorum eğer... - Şöyle devam ediyor.
- Vasily, I don't know if - - - it goes like this.
Artık bilemiyorum bile.
I don't even know anymore.
Bilemiyorum gelip Instagram beğenileri için benimle yarışmanı istemeyebilirim.
Um... ooh... I don't know if I want you going up with me and competing with me for Instagram likes.
Ne yapsam bilemiyorum.
Ladies, I don't know what to do.
Bilemiyorum. Çünkü demedim.
I don't know'cause I didn't.
- Size ne diyeceğimi bilemiyorum dedektif, bir yere gittiğim yok.
I don't know what to tell you, Detective- - I'm not going anywhere.
Bilemiyorum peder.
I dunno, Padre.
Harekete ne kadar minnettar olduğumu anlatmaya nereden başlayayım bilemiyorum.
You know, I can't begin to tell you how thankful I am for the movement.
Bilemiyorum...
I don't...
Bilemiyorum ama bir şeyler olmalı.
Well, I don't know. But there has to be something.
Bilemiyorum.
I have no idea.
Bu seni tanıdığım en cesur kadın mı yoksa en aptal olanı mı yapıyor bilemiyorum.
I don't know if it makes you the bravest woman I know... or the most stupid.
Sana ne diyeceğimi bilemiyorum yahu.
I don't know what to tell you.
Ne yapacağımı bilemiyorum
I don't know what to do.
Bilemiyorum, kim bu?
I don't know... Who is that?
- "Bilemiyorum, bilemiyorum..."
- "I don't know, I don't know..."
Bilemiyorum adamım.
I don't know, man.
Bilemiyorum.
I can't tell.
Mm, bilemiyorum.
I'm fine. Mm, I don't know.
Bilemiyorum, her şey çok çabuk gerçekleşti.
I don't know. It happened so fast.
- Bilemiyorum.
- I don't know. Um...
Jodi ile sorunlar yaşıyorum ve onu nasıl iteleyeceğimi bilemiyorum.
I'm just having trouble with Jodi, and I'm not sure how hard I should push.
Bilemiyorum Henry, böyle deyince biraz geriliyorum.
I don't know, Henry. You say that, and I- - I get a little nervous.
Onunla danışmana gitseydim neler olabileceğini düşünmeden edemiyorum. Bilemiyorum. Her şey farklı olurdu, belki benimle hiç tanışmazdın.
You know, it's hard not to think about the fact that things maybe could've been different had I gone to see that counselor with her.
Doktor Kang, Bayan Kang ya da Mo Yeon. Ona nasıl hitap etmem gerektiğini henüz bilemiyorum ama bu doktor sunbae senden hoşlanıyor mu?
Ms Kang or Mo Yeon. but does she like you?
Bilemiyorum.
If you say so.
Hangisi daha şaşırtıcı bilemiyorum. Nöbet tutman mı yoksa "şaki" kelimesini bilmen mi?
I don't know what's more shocking - - you standing watch, or knowing the word "marauders."
Neden Summer'ı öldürmek isteyeceğini bilemiyorum.
And I don't know... why would she want to kill Summer?
Ne yapabilirim bilemiyorum.
I ju... I don't know what I can do.
- Bilemiyorum.
I don't know.
bilemiyorum ki 20
bilemem 161
bilemezsin 104
bilemedin 19
bilemedim 29
bilemeyiz 20
bilemezsiniz 26
bilemeyeceğim 25
bilemem 161
bilemezsin 104
bilemedin 19
bilemedim 29
bilemeyiz 20
bilemezsiniz 26
bilemeyeceğim 25