Billy перевод на английский
15,507 параллельный перевод
Ama, Billy, artık Texas'da değilsin.
But, Billy, you're no longer in Texas.
Hey, Billy.
Hey, Billy.
Evet, Hindular bir şeylerin üzerindeydi, Billy.
Yeah, the Hindus were onto something, Billy.
Bak Billy, Tanrı ya da ülke hakkında olmak zorunda değildir.
Look, Billy, it doesn't have to be about God or country.
Ve ben senin kim olduğunu biliyorum, Billy Lynn, Stovall.
And I know who you are, Billy Lynn from Stovall.
Billy, Hristiyan mısın?
Billy, are you a Christian?
Billy.
Billy.
Billy, steroidleri nerede tuttuğunu bulmaya ne dersin?
Hey, Billy, find where they're keeping the steroids?
Billy, bize her şeyi anlat.
So, Billy, tell us about everything.
Kahretsin, Billy, neden bu hoş adamı zor durumda bıraktım?
Damn it, Billy, why did I have to give that nice man such a hard time?
İyi adam, Billy.
Good man, Billy.
- Salak olma, Billy.
- Don't be an idiot, Billy.
Bunu söylemekten nefret ediyorum, Billy, ama bunun için gitmelisin.
I hate to tell you this, Billy, but you got to go for it
Billy Kim? "
Billy who? Ay! "
Billy, Billy, Billy, Billy, Billy.
Billy, Billy, Billy, Billy, Billy.
Arkadaşım Billy burada Biraz stres hissediyor biliyor musun?
My friend Billy here is feeling a little stress, you know?
Billy, yapacakları cehenneme, Billy. Bizi Irak'a gönderir misin?
The hell are they gonna do, Billy, send us to Iraq?
Seni de anlamıyorlar Billy.
They don't get you, either, Billy.
Kahverengi kıçımı bedava aldım Billy.
They got my brown ass for free, Billy.
Billy, eğer geri dönmezsen?
Billy, what if you don't go back?
Demek istediğim, sen dekan kahramansın, Billy.
I mean, you're a decorated hero, Billy.
Merhaba, Billy?
Hello, Billy?
Billy, kızkardeşin bana seslendi.
Billy, your sister spoke to me.
Bunun kolay bir karar olmadığını biliyorum, Billy, Ancak içinde şerefsizlik yoktur.
I know this isn't an easy decision, Billy, but there's no dishonor in it.
Billy...
Billy...
Hoşçakal, Billy.
Goodbye, Billy.
Seni izliyordum Billy.
I've been watching you, Billy.
Düşün, Billy.
Think about it, Billy.
Tebrikler, Billy.
Congratulations, Billy.
Genç Billy derinlikleri ve derinlikleri.
Depths and depths in young Billy.
Hayatta çok fazla yatıştıracağına dair bir his var, Billy.
I got a feeling you're gonna get laid a lot in life, Billy.
Tanrı aşkına, Billy ne kaybeder?
Jesus Christ, Billy, lose what?
Irak'a geri dönüyoruz, Billy.
We're going back to Iraq, Billy.
Her insanın penisinin aynı IQ'su vardır, Billy.
Every man's penis has the same IQ, Billy.
Bir kadın olmadan bokun yok, Billy.
Without a woman, you ain't got shit, Billy.
- Billy, bunu bilmiyorum.
- Billy, I don't know about this.
Amerika'da normal bir gün daha, Billy.
Just another normal day in America, Billy.
Billy, hayatıma girmen için, sanki...
Billy, to have you come into my life, it's just like...
- Tanrım, Billy.
- Jesus, Billy.
Billy, doğru olan bu.
Billy, it's the right thing.
Sıkı tutun, Billy, tamam mı?
Just hold tight, Billy, okay?
Kahretsin Billy, bu adamın cidden çenesini kapatması gerekiyor.
Shit, Billy, this guy seriously needs to shut the fuck up.
- Billy'yi tekrar oynamayı düşünüyor.
- thinks about playing Billy again.
Hadi, Billy.
Come on, Billy.
- Duyuyor musun, Billy?
- Hear that, Billy?
Billy de rahatlamış.
Billy's relaxed, too.
- Değil mi, Billy?
- Aren't you, Billy?
Düşünceleriniz Billy
Your thoughts, Billy?
Görüyor musun Billy?
See, Billy?
Gitmen gerekmiyor Billy.
You don't have to go, Billy.
Şimdi, o gün AI-Ansakar Canal'da yaptıklarınız Bilgisayara yakalanmış, Billy.
Now, what you did that day at AI-Ansakar Canal was caught on camera, Billy.