Bu kadar yeter перевод на английский
14,200 параллельный перевод
- Carol, bu kadar yeter!
Carol, enough is enough.
Bu kadar yeter!
That's enough!
- Senden bu kadar yeter!
- That's enough out of you!
- Bu kadar yeter.
- That's enough.
Bu kadar yeter.
That's enough.
- Tamam bu kadar yeter.
- Okay, that's enough.
Tamam bu kadar yeter.
Alright, that's it. Come on.
Bu kadar yeter, teşekkür ederiz.
All right, fellas, thank you very much.
Bu kadar yeter. Burada değilmişim gibi davranma.
Don't pretend I'm not here.
Pekâlâ bu kadar yeter.
All right. That's good enough, right there.
Bu kadar yeter!
That will be enough.
Bu kadar yeter, teşekkürler, Olive.
That will be enough, thank you Olive.
Bu kadar yeter.
Thats quite enough.
Benim hakkımda bu kadar yeter.
Okay. Enough about me.
- Bay Berkowitz, bu kadar yeter.
- Mr. Berkowitz, that's enough.
- Jackie, bu kadar yeter.
- Jackie, that's enough.
Bu kadar yeter, Dick.
That's enough, Dick.
Yok, bu kadar yeter, sağol.
No, thank you, that will be all.
Bu kadar yeter.
I'm done with it.
- Tamam, bu kadar yeter.
Okay, okay, okay.
- Tamam, bu kadar yeter!
Alright, that's it!
Sen hatalı olduğunu anlayıp biz de maçı kazanırız ardından rehber köpeğinle eve doğru sağa sola çarparak gidebilirsin. Bu kadar yeter!
It's actually the first time I've been able to breathe in thirty years.
Ama şimdi bu kadar yeter.
But enough of that now.
Bu kadar dedikodu yeter!
That's enough of all your chatter!
Bu kadarı yeter.
That's it.
Yeter bu kadar Danny!
That's enough, Danny!
- Bu arada biz de sizin seks yapma düşüncenizden bir o kadar iğreniyoruz. Yeter!
For the record, we are just as grossed out at the thought of you all having sex - - that's it!
Yeter bu kadar, yeter.
That's enough. That's enough.
- Bu kadarı yeter, Kevin.
- That's enough, Kevin.
Bu konuda bu kadar muhabbet yeter.
And that's enough on this topic.
Bize haber ver yeter, sadece "koşuyor" de, bu kadar.
Just let us know, just shout "run", that's it.
Bu kadar saçmalık yeter Milo.
Enough dicking around, Milo.
Bu kadar DJ uyanıklığı yeter.
Okay, enough DJ shenanigans.
Yeter bu kadar!
That is enough!
Tamamdır, yeter bu kadar!
That's it, that's enough!
- Bu kadarı yeter bence.
- Put a sock in it.
Bu kadar konuşma yeter.
You know what? Enough talk.
Bu kadar iş konuşmak yeter.
Boys, enough of the working.
- Bu kadar saçmalık yeter.
- Okay, I had enough of that crap.
Bu kadarı yeter.
- That's enough.
- Tamam, yeter bu kadar.
All right. All right. All right.
Bu kadar polis saçmalığı yeter.
Yo, yo, yo, yo. Enough of this cop shit.
Bu kadar gevezelik yeter Dot.
Oh, chitchat's over, Dot. Boss is on my ass.
Hiçbir iş yapmadan bu kadar aylaklık ettiğin yeter.
Enough with the lazing around and the doing nothing.
Bu kadar saçmalık yeter.
Well, that's enough of that crap.
Bu kadar "köpek" boku yeter!
Enough of this "dog" shit!
Bu kadarı yeter Brown.
All right, that's enough, Brown.
- Evet! - Yeter bu kadar çektiğin.
- Enough with the camera.
Yeter. Benden bu kadar.
Okay.
Bu kadar sürpriz yeter Sandy. Sandy mi? Sandy benim ama.
♪ You kept me safe, and you protected me with all you had ♪
Hey, bu kadar aşk saçmalığı yeter.
Hey, enough with the love-fest.
bu kadar yeter mi 31
bu kadar yeterli 43
bu kadar 1215
bu kadar mı 472
bu kadar kolay 16
bu kadar basit 242
bu kadar basit mi 22
bu kadarı çok fazla 17
bu kadar erken mi 37
bu kadar çabuk mu 71
bu kadar yeterli 43
bu kadar 1215
bu kadar mı 472
bu kadar kolay 16
bu kadar basit 242
bu kadar basit mi 22
bu kadarı çok fazla 17
bu kadar erken mi 37
bu kadar çabuk mu 71