Bu müzik перевод на английский
2,009 параллельный перевод
Bu müzik de ne?
What's with the music?
İşte bu müzik, dans etmek istememi sağlamıştı.
This is the music that made me want to dance.
Bu müzik nereden geliyor?
Where is this music coming from?
Zevkinin ne olduğu umurumda değil, ama bu müzik değil.
I don't care what your taste is. That is not music.
Bu müzik mi?
That's music?
Yine mi bu müzik?
This music again?
Sanırım birçok ülke, her yönden Amerika'yı taklit etmemiz gerektiğini düşünüyordu. Ve bu müzik için de geçerli.
Many medelanders thought that we the Americans had after monkeys.
Bu bir şarkı, bu müzik.
It's a song, it's music.
Bu müzik, daha önce de duydum.
That music.... I've heard it before.
Ayrıca bu müzik için.
And also this is for the music.
Bu müzik hakkında konuşabiliriz.
And maybe we should talk about this music.
Bu da ne? Canlı müzik mi?
What is that raw, primo sound?
Bu boktan müzik de ne?
What's this shit?
Bu bir müzik kutusu.
It's a music box.
Bu bir müzik şeysi.
Look, it's a music thing. What's the opera?
Bu onların şarkısı, D4. Müzik kutusundaki kayıp plak.
It's their song, D4, it's the missing record from the jukebox.
Kesinlikle iyiyim, bence bu harika ve biraz müzik yapsak iyi olur sanırım.
I'm absolutely fine with it, I think that it's great, and I think that we should play some music.
Bu dinlemekle ilgili, müzik beynine akarken insanları dinleyemezsin.
It has to do with listening, and you can't listen to people when you're piping music into your brain.
Söz yazan ya da... Söz ya da müzik ya da ne yazıyorsanız bu aslında içinizdeki o yaratıcı kıvılcımdan gelir.
For anybody who's writing or, you know, whether they're writing written word or music or whatever, it just comes from the creative spark, really.
Bu iyi müzik.
It's good stuff.
Yani, müzik yapmamızı engellemiyor bu, ki müzik evrenseldir. Müzik ortak bir dildir.
That takes nothing from the music.
1994'ten önce Çin'e gelen her tür metal müzik, kasetler, kopyalar falan yapan öğrencilere, diplomatların çocuklarına ve de çok uluslu devletlerin çocuklarına aitti ve sonra bu şey elden ele dolaşıyordu.
In 1994, many music China in what was metal. By students, children of diplomats and multi-nationals who tapes or copies think amen.
Ben de bir grup toplayıp metal müzik yapmaya başladım. O zamanlar bu tür müzik yapanların birinci dalgasındaydım.
So I started a band and we went to metal.
İsrail'de çocuklar 18 yaşına gelince askere gitmek zorundalar. Bu da beni uçlarda müzik yapmaya en çok çeken şey.
If you are in Israel is 18, you the army.
Bu ışıkların her biri, taktığımda farklı bir müzik sesi çıkardı.
Each of these three lights made a different tone when I plugged them in.
Loş ışıklar, hafif müzik, labirentli geçitler hepsi ağıllara götürüyor veya bu durumda kumar makinelerine.
- Really? - Dim lights, soft music a maze of passages that lead you back to the pens, or in this case, the slots.
Bu golf ve 30'lu 40'lı yılların müzik tiyatrosu olurdu.
That would be golf and musical theater of the'30s and'40s.
Müzik klipleri yapan bu adamın ilanını aradık.
Answered an ad for this guy who makes music videos.
Bu para, Ella'ya söz verdiğim müzik dersleri içindi, 680 doları biriktirmek uzun süre alıyor.
That money was ella's for music lessons I promised her, because $ 680 dollars takes a long time to save.
İlham verici müzik bu mu, ne bu?
Is that inspirational music, what is that?
Bu günlerde yapılan müzik, hiç de eski günlerdeki gibi değil.
Music these days--oh, it's not like the golden era.
Bu arada müzik kutusunu getirdin mi?
By the way.. Did you take the music box?
Yoksa bu sektör, müzik endüstrisinden daha popüler olamazdı.
Otherwise this business wouldn't be more popular than the music industy.
Bu korkunç müzik de ne?
What is that dreadful music?
Bu şarkı 1960'lı yıllara ait bu yüzden müzik kutusunda bulunmamalı.
Hey, don't you know about the bird? Sure, everybody knows That the bird is the word
Bu gecenin baş haberi şöyle ; yerel bir müzik markette çalışan Hz.İsa...
None of this would have happened if somebody hadn't stolen my fucking Surfin'Bird record.
Sen tek Müzik Tanrıçası olamazsın, Lydia, bu doğru değil.
You can't be the only Muse, Lydia, it isn't right.
Ne tür müzik bu hikayeye uyar?
What kind of music fits this story?
Vay, bu çok güzel bir kültürel müzik.
Wow, that's such cultural music.
Kendini müzik için açık tutmak gibiydi bu.
He had to open himself up to the music.
Bu durum müzikli sandalye oyununa benzetilebilir. Müzik durduğunda, birisi mutlaka açıkta kalır.
An analogy would be a game of musical chairs, for the once music stops, somebody is left out to dry.
Bu yüzden, Klasik müzik günlük hayatta zevk aldığımız en önemli şey olmalı.
And so, Classical music should be something we enjoy in our daily life.
İşte müzik bu...
That music just now...
Eskiden benim yurt odamda müzik dinlerdik bu da öyle sanki.
A long time ago, when we would listen to music in my dorm room ; it's kind of like that, too.
Bu yer dökülüyor, eşyalar hareket ediyor ve piyano kendi kendine müzik çalıyor!
This place is falling apart, things appear to move, the piano plays music on its own!
Bu ilahi müzik de nedir?
What is that heavenly music?
Müzik bu değil.
It's not music.
İşte müzik zamanı Herkes yaksın ışıklarını İşte başlıyor bu geceki Muppet Şov
Time to start the music All gonna light the light Yeah, yeah, gonna get things started on The Muppet Show tonight
Bu lanet müzik de ne?
And what is that goddamn music?
Ve şu anda heyecanlı bir dalgalanma hissetsem de şu sahneye çıkacağım ve bu mutsuz dünya için güzel müzik yapacağım.
And even though I just got a tidal wave of nerves... ... I'm going up on that stage...
Hey, Cara, bu krepleri nasıl yapıyorsun, müzik nasıl?
Hey, Cara, how'bout we make some crepes, how does that sound?
müzik 464
müzik yok 25
müzik mi 28
müzik başlar 28
bu mudur 30
bu mu 591
bu mu yani 67
bu mudur yani 17
bu mümkün mü 117
bu müthiş bir şey 23
müzik yok 25
müzik mi 28
müzik başlar 28
bu mudur 30
bu mu 591
bu mu yani 67
bu mudur yani 17
bu mümkün mü 117
bu müthiş bir şey 23
bu muhteşem 145
bu muydu 42
bu mümkün 171
bu mükemmel 158
bu mümkün değil 419
bu mümkün olamaz 17
bu müthiş 75
bu muydu 42
bu mümkün 171
bu mükemmel 158
bu mümkün değil 419
bu mümkün olamaz 17
bu müthiş 75