Faydası olmaz перевод на английский
847 параллельный перевод
Söylememin sana bir faydası olmaz.
It wouldn't be any good if I told you.
Çok tatlısın Max, ama bu sefer aspirinin faydası olmaz.
Oh, you're sweet, Max, but aspirin won't help this time.
Bunun bir faydası olmaz.
That won't help.
Böyle konuşmanın bir faydası olmaz.
Oh, it's no good talking like this.
Bir kaç kuş beyinli öğrenciyi yakalamanın ve yazılı basına el koymanın faydası olmaz.
It's no use roping in a few harebrained students and confiscating a printing press.
Faydası olmaz.
Not really.
Eğer insanlara ölüm korkusu aşılanacaksa onları güldürmenin faydası olmaz.
When one sets out to put the fear of death into people, it is not helpful to make them laugh.
Üzgün olmanın bir faydası olmaz.
Your being sorry won't help.
Ona yaptıkları şeyin faydası olmaz.
Not what they're doing to him.
Size bir faydası olmaz ama, nasıl isterseniz, bayan.
Well, it won't do you any good, but whatever you say, ma'am.
- Çok endişelenmenin de faydası olmaz.
- It's no good being intense about it.
Ölü bir kralın ve ölü bir hırsızın kimseye faydası olmaz.
A dead king and a dead thief cannot do much, you know.
Bence dini aramak için yola çıkan birine bunların faydası olmaz.
The way I figure, there ain't no use for a fellow going out looking for religion.
"Senin dansına gelince dansının faydası olmaz"
♪ A nd as for you Your dance won't do ♪
Çok geç, faydası olmaz.
Too late to do them any good.
O çizgili pijamalarıyla sana faydası olmaz tatlım.
He can't do you any good in stripes, honey.
Bir faydası olmaz.
It won't help you now.
- Bunun faydası olmaz.
That's not gonna help.
Fazladan bir tane daha almanın faydası olmaz.
Another one wouldn't do you any more good.
Bana faydası olmaz.
It isn't good for me.
Bunun faydası olmaz.
That won't help.
Bunun size bir faydası olmaz.
This isn't gonna help.
Bunun bir faydası olmaz.
It won't do any good.
Hiçbir faydası olmaz.
Nothing will do that.
Bunun sana hiçbir faydası olmaz.
That won't do you any good.
- Size hiç bir faydası olmaz.
It wouldn't do you any good.
O harika biriydi ancak kara kara düşünmenin bir faydası olmaz.
He was a wonderful boy, but brooding won't help.
Davacı olarak vereceği ifadenin bu davaya pek faydası olmaz.
Any testimony on her own behalf as plaintiff would carry little weight.
Hayır, bunun hiçbir faydası olmaz, hiçbir yararı olmaz.
No. What good would it be, if I went back home?
Ona girmeyin, size faydası olmaz.
Don't take that one, it'll do you no good.
Bunun adamımıza faydası olmaz, değil mi?
And what if they did find she was all?
Hastaneye götürmenin faydası olmaz.
There's no use moving her.
Bu durumda parayı geri götürmenin hiç bir faydası olmaz.
YOU SEE, IN THIS CASE, IT WOULD DO NO GOOD TO TAKE THE MONEY BACK.
Sizce iyi bir ailede yetişmenin faydası olmaz mı diyorsunuz?
Do you really mean to say that nice family surroundings... and advantages could make no difference at all?
Ama bunun sana papadan aldığın izin belgesi kadar bile faydası olmaz.
Right now that'll do you as much good as a slip from the chaplain.
Bu duaların Billy'e fazla bir faydası olmaz.
A few holies ain't gonna help Billy too awful much though.
Faydası olmaz.
It's no use.
Faydası olmaz Vance.
It won't help, Vance.
Bunun da Hank'a bir faydası olmaz.
That won't do Hank any good.
Bunun kimseye faydası olmaz.
It wouldn't do nobody no good.
- Geçmişe üzülmek. - Bir faydası olmaz.
- To grieve about past.
Onun faydası olmaz.
That won't do you any good.
Hayır, hastaneye gelmenizin bir faydası olmaz.
No, it won't help to come to the hospital.
Sana bir faydası olmaz.
Won't do you any good.
Bunun bize bir faydası olmaz.
Well, it won't do us no good.
Silahın sana bir faydası olmaz.
You got no use for a gun?
- Size bir faydası olmaz.
- It won't do you no good.
Yılanlarca istila edilmiş bu tapınakta gizlenmenin bize bir faydası olmaz.
Hiding out in this snake-infested temple won't do us any good!
Bunların bize bir faydası olmaz.
I tell you it doesn't make any difference.
Bunun faydası olmaz.
That's no use.
Ama siz onları sömürdükçe bunun bir faydası olmaz.
But it's no use as long as you exploit them.
olmaz 3739
olmazdı 21
olmaz mı 346
olmazsa 30
olmaz öyle şey 40
olmaz dedim 29
olmaz efendim 16
faydasız 71
faydası yok 166
olmazdı 21
olmaz mı 346
olmazsa 30
olmaz öyle şey 40
olmaz dedim 29
olmaz efendim 16
faydasız 71
faydası yok 166