Hakkinda перевод на английский
1,340 параллельный перевод
Ne hakkinda?
About what?
Anasildi sen bunun hakkinda konusmak istiyorsun.
Oh, you want to talk about that?
Makinedeki hayaletler hakkinda ne biliyorsun.
What do you know about the ghosts in the machine.
6 Dakikamiz oldugu hakkinda suphelerim var.
Because I seriously doubt we have six minutes.
Bu bir insanin mutlulugu hakkinda degil.
It's not about one person's happiness.
Ama Jefferson ailesi hakkinda bulduklarimiz ilginç.
More to the point is what we've dug up about Jefferson's family.
Bana, kendisi ve Mark Gaskell hakkinda hikâye bile anlatti.
She even had the gall to tell me some guff about her and Mark Gaskell.
Kimseye anlatmam, söz veriyorum. - Kiz hakkinda konusmam dogru degil... Kiz degil!
Let me tell you the biggest risk
Pooja amcam geliyor, ben havaalanina gidiyorum Onunla is hakkinda görüsmem gerekiyor. Bir sonraki ucakla gidecekmis.
Uncle Pooja is coming, I'm going to the airport I got to talk business with him.
Benim konferansa gitmem lazım hypochondria hakkinda
I have to speak at a conference on hypochondria.
Insanlara Tom Zarek'in rehabilitasyonuna karsilik onlarin iyiliklerini istediginiz hakkinda nasil güvence verebilirsiniz?
How can you reassure people that you're looking out for their interests... as opposed to the rehabilitation of Tom Zarek?
Ve hazir oradayken, bazi insanlarla konusmak isteyebiliriz gelecegin hakkinda.
And while we're there, we might want to talk to a few people... - about your future.
Komutan Adama'nin Dünyanin yeri hakkinda hiçbir fikri yok.
Commander Adama has no idea... where Earth is. He never did.
Ben iliskiler hakkinda ne bilirim ki?
Come on, what do I know about relationships?
Sara hakkinda konusmamaliyim.
I shouldn't be talking about Sara.
Kim rollercoaster in tepesinde parabolik hiz hakkinda konusur ki?
I mean, who goes on a roller coaster and talk about parabolic velocity?
Sette bir çok aktristle çalisacagin için settekilerle çikma hakkinda dersini alip almadigindan emin olmak istedim.
... I wanted to make sure you learned your lesson about dating on set.
Benim "C" hayatim hakkinda konusma!
Don't talk about my "S" life!
Sana Maricruz hakkinda herseyi söylüyorum ve sen evli oldugunu bile söyleyemiyor musun?
I tell you everything about me and Maricruz, and you can't even tell me you're married?
Insanlari bu isin içine soktun ama nasil çikartacagin hakkinda hiç birsey bilmiyorsun.
That you dragged these people into this, knowing that you had no clue how to get them out.
Bunun hakkinda hiç birsey bilmek istemedigini saniyordum.
Thought you didn't want to know about any of this.
Sen ve diger meksikalilar hakkinda bir sorum var.
I got a question about you and the rest of the Mexicans.
Genel latin nüfusu hakkinda konusuyorum.
I'm speaking about the general "Latin-o" population.
Onun, senin insanlarin hakkinda, böyle konusmasina izin mi vereceksin?
You gonna let him talk about your people like that?
Söyle bakim Nika, kocan burada çalisman hakkinda ne düsünüyor?
Tell me, Nika, how's your husband feel about you working here?
Sadece kocan hakkinda biraz daha birseyler bilmek istiyorum.
I just want to know a little more about your husband.
INS hakkinda ne hatirladigini bilmek istemiyorum.
I don't want to know what you memorized for the INS.
Ve belki o da senin hakkinda sorular sormaya baslar.
And maybe he starts asking some questions about you.
Neden bize çekici kisa bir hikaye anlatmiyorsun, memleketin hakkinda?
Why don't you tell us one of those charming little stories about your, um, homeland?
Bu yemegi nasil ödeyecegimiz hakkinda bir fikrim var.
I've got an idea how we can pay for this dinner.
Neler yaptigim hakkinda hiçbir fikrin yok.
You have no idea about the things I've done.
Bu konu hakkinda sana söyleyeceklerim var.
I'll tell you about it.
Biz yabancilar hakkinda konustuk.
We spoke of Strangers.
10 yasinda bir cocuk hakkinda konusuyorsun!
You talk about sacrificing a 10 year old child!
Eger ben de yaptigim is hakkinda birseyler biliyorsam,
AND UNLESS I KNOW ABSOLUTELY NOTHING ABOUT WHAT I'M DOING,
Sana soylemistim, amcam hakkinda konusmak istemiyorum.
I TOLD YOU I DIDN'T WANT TO TALK ABOUT MY UNCLE.
Tanri hakkinda ne dusunuyorsun, Chabelito?
What do you think about God, Chabelito?
Ben baskalarinin isleri hakkinda konusmayi severim.
I like to talk a lot and to be in everybody's business.
Birr sey hakkinda bir on sezgim oldugu zaman o oluyor
When I have... a premonition about something... it happens.
5 ay, burda su hakkinda ki özürleri yapmak için ihtiyacımız olmayacak.
Five months on, there'll be no need to make excuses about water
Ana Lucia hakkinda soyledigin hersey, Jack'e gidecegimi biliyordun, ve Locke'a gitmeni soyleyecegimi de.
All that stuff you said about Ana Lucia- - you knew I would go to Jack, and you knew I'd ask youto go to Locke.
Belki de, birbirimizi suclamayi birakip onlar hakkinda endiselenme zamani gelmistir!
Maybe it's time we stopped blaming us and started worrying about them!
Ne soyledigi hakkinda en ufak fikrim yok.
I have no idea what she's talking about.
Arkadasin Tariq hakkinda seninle konusmak istiyorum.
I want to talk to you about your buddy Tariq.
Daha once Rousseau da senin hakkinda boyle dusunmustu, Sayid.
I think that's what Rousseau thought about you once, Sayid.
ÖĞRETMENİN SEKSİLİĞİ HAKKINDA HERHANGİ BİR TAHMİNDE BULUNMAYACAĞIM
The Simpsons
Bay Crewe, yarï profesyonel futbol hakkïnda ne düsünüyorsun?
Mister Crewe, what do you think of semi-pro ball?
- Takïmïm hakkïnda ne düsünüyorsun?
- What do you think of my team?
Yüzbasï, sadece takïmïmïzïn tecrübe kazanmasïnï saglamakla kalmayacaksïn, hayat hakkïnda birçok sey ögrenme fïrsatïn da olacak.
Captain, not only will you have the chance to hone our team to a fine edge, you'll also have the opportunity to learn a great deal about life.
Hakkïnda sikayet etmis.
He blew the whistle on you.
Onlar hakkïnda fazla sey bilmiyoruz.
We don't know enough about these guys.