Her ne olursa перевод на английский
2,945 параллельный перевод
Bugün burada her ne olursa olsun sadece buna odaklan.
Whatever happens here, today, just hang on to that.
Her ne olursa olsun o bunu senin aleyhinde kullanacaktır.
Be that as it may, he'll use it against you.
Evet, sonucu her ne olursa olsun, Clancy'nin iyi bir adam olduğunu ve Kate'e zarar vermeyeceğini düşünerek susmayı yeğledi.
Yeah, well, for what it's worth, she says she kept quiet'cause she still thinks that Clancy's a good guy, that he would never hurt Kate.
Ah, şimdi geçmek, sonraki her ne olursa olsun ama etrafında yapışmasını iseniz, Eğer gibi ve bu tür görünüyor, bunun bir nedeni genellikle bulunuyor.
Uh, now you move on to whatever happens next, but if you're sticking around, and it kinda looks like you are, it's usually for a reason.
İş dünyamdaki acil duruma dayanarak acilen okuldan çıkmam gerekiyor ve Rita, her ne olursa olsun bunu öğrenmemeli çünkü öğrenirse stajımı kaybedebilirim.
I have to leave school because of an emergency at work and Rita can't know under any circumstances because then I would lose my internship and that can't happen.
- Her ne olursa olsun, seni koruyacağımı bilmeni istedim.
I just want you to know that, whatever happens, I'll do my utmost to protect you.
Kendi kişisel doktorun var artık. Her ne olursa neye ihtiyacın varsa, çağırabilirsin.
You got your own personal doctor, on call, whatever you need, whatever happens.
Her ne olursa olsun, bulduğunu düşündüğü şeye ihtiyacımız yok.
We don't need whatever it is she thinks she found.
Her ne olursa olsun.
No matter what.
Yarın her ne olursa, sen ve ben hep birlikte olacağız.
Whatever happens tomorrow, you and I, we will always be together.
Her ne olursa olsun.
No matter what it takes...
Yardımcı olabileceğim bir şeyler olursa, her ne olursa artık. Çok yoğun görünüyorsun.
You know if there's anything I can do to help, anything at all, you sound incredibly busy,
Richard Cuesta kendini gerçek bir halk hizmetkârı olarak gördü,... her ne olursa olsun Patrick Rooney'i enseleyecekti.
Richard Cuesta fancied himself a true public servant, and he was gonna nail Patrick Rooney, come hell or high water.
Şimdi... Eğer herhangi bir fotoğraf, belge Howard Satchell'ın içinde olduğu her ne olursa, bana onlar gerek Laurie.
Now if there's any photographs, paperwork, anything that implicates Howard Satchell, I need them, Laurie.
Anladığım kadarıyla onu modifiye ettin çünkü Avrupa'da bir araba alacak olsak, BMW'ler, Porsche'ler ya da her ne olursa, benzedikleri tek şey, orijinallikleri oysa ki Amerika da arabayı aldıktan sonra bir tamirciye götürüp onunla oynanmasına izin vermesi bir kültür olarak görünüyor.
As I understand it, you modified that, cos when we buy cars in Europe, BMWs or Porsches or whatever they might be, that's what they're like, whereas in the States, there seems to be a culture of you buy a car and then you take it to a shop and somebody tweaks it and fiddles with it.
İhtiyacımız her ne olursa.
Whatever we need.
Sorun Owen'sa, her ne olursa olsun ikinizin bunu düzeltebileceğinden eminim.
If it has to do with Owen, whatever it is, I am sure the two of you can fix it.
Cameron'a, Dani'ye ya da herhangi birine her ne olursa sorumlusu benim.
Whatever happens to Cameron, or Dani, or anyone, it's my responsibility.
Bu gece her ne olursa olsun size şunu diyebilirim...
Whatever happened tonight,
Elf bebeklerinden dilek dileyen çocuk, her ne olursa olsun O Elf, Santa gelip onu almadan önce dileği gerçekleştirmek zorundadır.
Child makes a wish upon the elf doll- - toys, cash in small bills, whatever - the elf is supposed to grant the wish before Santa comes back to pick him up by daybreak.
Her ne olursa olsun sana gitmeni söylüyorum.
In any case, I'm telling you to go.
Vereceği her karara, ne olursa olsun, kendini hazırlamak zorundasın.
You just have to be prepared for whatever decision she makes.
Ona ne olursa olsun.
Whatever happens to her.
Eğer onlara verilen bu şeyi, Eğer bu insanları dönüştürüyorsa, Ne olursa olsun bu dışarı çıkacak, bu her altından daha değerli bir şey olabilir.
If this is what they gave them, if this is what turned human beings into whatever it is out there, then this could be worth more than the gold ever was.
Ne şekilde olursa olsun, onu bu durumdan kurtar.
By all means, save her from that.
Ne zaman güzel haber olursa Tony ile her zaman bir sinema yıldızı gibi röportaj yapılır.
When it's good news Tony always gets interviewed looking like a movie star.
Ne kadar hırslı olursa olsun, planını 90 saniyede uygulayamaz.
Yeah, well, all the passion in the world is not gonna make her plan doable in 90 seconds.
Her ne pahasına olursa olsun.
At all costs, you said.
Tom'a her ne olmuş olursa olsun. Hoştu.
Whatever happened to tom?
Ama ne olursa olsun, ona senden çok daha iyi bakacağı aşikâr.
But either way, he'll take better care of her than you could.
Her ne yapıyor olursa olsun araba kullanmak için hala bol miktarda enerjisi var.
'Whatever it was he'd been doing,'he plainly still had plenty of energy left for driving.
Yol ne kadar zorlu olursa olsun, her zaman Daniel'in yanında olduğunu bilmeliyim.
And I need to know that you'll stand by Daniel's side no matter how rough the road gets.
Ne şekilde olursa olsun onu yenmen Tanrı'nın isteği.
However you defeat her, God will approve.
Her ne pahasına olursa olsun oteli açmalıyız.
We have to open the hotel at any cost.
Sadece ne olursa olsun, her şeyin yoluna gireceğini söyle.
I'm just saying, no matter what happens, it's gonna be okay.
Her zaman da seveceğim, ne olursa olsun, bana kızmış olsan bile seveceğim.
And I always will, from wherever I am, even if you're mad at me.
Gözün ne kadar dönmüş olursa olsun bir kadın sana kedisiyle tanışmanı istediğini söyledi mi koşarak uzaklaşırsın.
I don't care how desperate you are for sex, if a chick tells you she wants you to meet her cat, you run... fast.
Yoksa her ne koşulda olursa olsun kabul gördüğümüz sığınma yerlerimiz mi?
Only to hide out in places where we're accepted unconditionally.
Ne olursa olsun seni her zaman sevdim.
I always loved you.
Ne olursa olsun, onunla sadece bir kez beraber oldum.
For what it's worth, I was only with her the one time. Mm.
Her ne pahasına olursa olsun çatışmadan kaçınmalıyız.
We must avoid conflicts at all costs.
Ama ne olursa olsun bütün gücümle onu korumak için her şeyi yaparm.
But at the end of the day, I will do anything in my power to keep her safe.
Cassandra, Max için ne olursa olsun yapacağını, onu ne kadar sevdiğini hayatının her şeyi olduğunu söylediğini hatırlıyor musun?
Cassandra, remember when you were talking about Max being the thing that gets you through life... No matter how hard it gets or how tough it gets...
Her ne pahasına olursa olsun mu?
No matter what the cost?
Yaşı ne olursa olsun hatta Debra anne olduğunda bile hala onun babası olacaksın. Bilemiyorum.
No matter how old she gets, or even when Debra's a mother, you will still be her father.
ne olursa olsun, her zaman yanında olduğumu biliyorsun.
Well, whatever happens, you know I'll stand by you.
Hiçbir zaman sorun olmadı çünkü ne olursa olsun uyandığımda sen baş ucumda oluyorsun ve ben de her şeyin yolunda olduğunu anlıyorum.
It's always been fine, because no matter what, I'd wake up, and you'd be there, and I'd know that everything's fine.
- Amacın sorunu şudur, Fusco ne olursa olsun, sonuç her zaman aynı olur.
Thing about angles, Fusco you add them up, always comes out the same.
Ne olursa olsun sana, o kızla "karşılaşacağımı" söylemiştim.
I told you that I will "run" into her no matter what.
Ne olursa olsun, her zaman çenen yukarıda.
No matter what happens, you always keep your chin up.
Ne olursa olsun her şeyi çalmaya devam edeceksin değil mi?
Whatever the case, you're saying you're going to steal everything away.
her ne olursa olsun 80
her neyse 2842
her ne ise 107
her ne kadar 48
her ne istersen 16
her neredeyse 27
her neyse işte 22
her ne haltsa 24
her ne olduysa 22
ne olursa olsun 694
her neyse 2842
her ne ise 107
her ne kadar 48
her ne istersen 16
her neredeyse 27
her neyse işte 22
her ne haltsa 24
her ne olduysa 22
ne olursa olsun 694