Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ I ] / Iki yıl

Iki yıl перевод на английский

9,268 параллельный перевод
Oğlum iki yıl önce, kocamın ölümünden hemen sonra konuşmayı bıraktı.
My son stopped speaking about two years ago, right after my husband died.
Sakın bana fazladan 30 kağıt kazanıp araba pazarlamak için iki yıl sahaya çıkmaktan vazgeçtiğini söyleme.
Don't try to tell me you gave up two good years on the field so you could pack on an extra 30 and hustle trucks.
Bu iki yıl önceki bir yanlış anlaşılma.
That was a misunderstanding two years ago.
Sanık, kazara adam öldürmekten iki yıl hapse mahkum edilmiştir.
Respondent sentenced to imprisonment for two years for manslaughter.
Bir iki yıl içinde tekerlekli sandalyeye ihtiyacın olacak.
You'll need a wheelchair in a year or two.
Son iki yılımı onun seçim kampanyasına harcadım.
I lost two years of my life campaigning for him.
Aslında biliyor musun belki de birileri, iki yılı aşkın süredir kar etmediğimiz bir şeyler satın alır ve eski kocam tüm paramı çalmaya kararlı.
You know, actually... maybe somebody will purchase something since we haven't made a profit in over two years and my ex-husband is determined to steal all my money.
Ama Giorgio Armani'nin iki yıl... tıp fakültesine gittiğini biliyor muydun?
But did you know that Giorgio Armani attended two years of medical school?
Saldırıdan iki yıl almış.
Did two years for assault.
Motorlu araç kayıtlarına göre Boston'a iki yıl önce taşınmış.
DMV records show he moved to Boston about two years ago.
L.A. adli tıp ofisi diyor ki Dan Walsh iki yıldır ölüymüş.
L.A. coroner's office says Dan Walsh looks to have been dead for about two years.
Dan Walsh en son iki yıl önce Venice'te bir evsizler barınağında görülmüş.
Dan Walsh... last seen two years ago at a homeless shelter in Venice.
Yani şey yapmadık... Okuldan sonra falan öyle takılmadık da iki yıl boyunca her gün beraber yemek yedik.
I mean, we didn't... we didn't hang out after school or anything, but we ate lunch together every day for two years.
Hayır. Bu kız bizden ayrılalı neredeyse iki yıl oluyor.
That girl left us oh, nearly two years ago.
- Evet, iyi halden iki yıl.
Two with good behavior.
İyi halden iki yıl.
Two years with good behavior.
Tam iki yıl sonra Alaska'ya gitti.
Like two years to the day, he leaves for Alaska.
Bütün koleksiyonu toplamam iki yılımı almıştı.
It took me two years to put this whole collection together.
Bütün bunları bir araya getirmek iki yılımı almıştı.
Took me two years to put together the whole collection.
Kardeşim iki yıl önce Kelly'nin karısını öldürdü adam hâlâ ağlıyor.
My brother murdered Kelly's wife two years ago- - he's still sore about it.
14'ünde işlediği hırsızlık suçları yüzünden iki yıl Wailea Erkekler Islahevinde kalmış.
At age 14, he spent two years at the Wailea Reform School for Boys after committing multiple burglaries.
Kardeşim Marcelino ve yaşlılar iki yıl önce yeni öğrenciler aramaya gittiler. ve hiç dönmediler.
Brother Marcelino and the elders went looking for new disciples two years ago and they haven't returned.
Nasıl kaçırılıp iki yıllık tutsaklıktan sonra travma yaşadığını.
How she was kidnapped and traumatized by two years of captivity.
İki yıl önce onunla ilgili bir sapık davasına bakmıştık.
We handled a stalking case for him two years ago.
İki yıl önce John onu reddettiği için tekrarladı.
He only escalated two years ago because John rejected his help.
İki yıl boyunca tek başıma.
You know, just two years, all by my lonesome.
Doğal Yaşamı Koruma Teşkilatı'nın başına terfi edecek. İki yıl sonra da Finney Holding'te işe başlayacak.
Well, she gets promoted to the head of the State Environmental Protection Agency and in two years, she gets a job at the Finney Organization.
Çünkü son on yıl içinde karım benimle iki kere yattı.
'Cause my wife has fucked me twice in the last decade...
Yıl sonunda her iki demiryolu da Utah eyalet sınırına ulaşmış olur ve sana doğru ray döşerken beni görmeyi hiç istemezsin.
By year end, both railroads will be at the Utah state line, and the last place you want to see me is at rail end building in your direction.
İki yıl önce konuştuğunuzu biliyorum.
I know you spoke to her about two years ago.
İki yıl önce kuşatma altındaki şu yiyecek sıkıntısını.
Two years under siege, food shortages?
- İki yıl önceki.
- From two years ago.
İki yıl önce buraya geldim ve atladığına ikna oldum.
You know, I stood right here two years ago, convinced he'd jumped.
- İki yıl önce kovduğum bir kız.
- A girl I sacked two years ago.
İletişimde bulunduğum her kişinin iki ya da üç yıl sonra yaptıklarından ben sorumlu tutulamam ya.
I can't be held responsible for what... people I had dealings with choose to do in two or three years'time.
İki gün önce, Cary Agos, uyuşturucu suçlamasında savcı-sanık anlaşmasını kabul etti ve hapiste 4 yıl yatacak tabii ki,... biz Eyalet Savcılığının işinde Brady ihlali bulamazsak.
Two days ago, Cary Agos accepted a plea bargain on drug charges, and will spend four years in prison unless... unless we can find a Brady violation in the state's attorney's work.
İki yıl sandığından daha çabuk geçer.
Two years goes faster than you think.
İki yıl önce çok tatlı bir kızla, Leelah'yla evlendi.
Two years ago, he married a sweet girl, Leelah.
Bak, yıllar sonra ne olduğunu bulunca, iki insanın beni nasıl manyak bir ejderhadan kurtardığını bulmaya çalışıyordum.
Look, all these years since I figured out what happened, I-I've been trying to figure out how two humans could get me away from a Freakin'dragon.
On iki bin yıl önce toprak ısınmaya başladı.
Twelve thousand years ago, the ground was heating up.
Dört mü? İki yıl.
Four y...?
İki yıl önceki bir casusluk olayında kullanılmış. Dava çözülememiş.
Okay, so it was used in an unsolved espionage case two years ago.
İki yıl önce, duvarın yıkılması hükümet için bir fırsattı. O zaman ne oldu?
Two years ago when the wall was destroyed, when did that happen?
- İki yıl önce Howe'un yaptığı tam da budur.
It's precisely what Howe did not two years ago.
İki yıl sonra Karakas'ta yine birlikte çalıştık. O zaman adı Steve'di.
I worked with him again, two years later, in Caracas, and he was going by the name Steve.
İki yıl önce, daha kesin konuşmak gerekirse ; her şeyi batırdığım gece...
Two years ago, to be precise. The night I screwed everything up.
İki yıl uzun bir süre.
Two years is a long time.
İki yıl çok uzun süre.
Two years IS a long time.
İki yıl önce New Jersey'de kürtaj olmuştum.
I had an abortion two years ago in New Jersey.
İki yıl önce şampiyonluk maçında bitime 10 saniye kalmış, tamam mı?
Championship game, two years ago, then seconds left, right?
İki yıl kadar oluyor.
Two years going back now.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]