Ikiniz перевод на английский
26,807 параллельный перевод
Siz ikiniz hiç susmaz mısınız?
Will you stop talking for once?
Yani ikiniz hiç çıkmadınız?
So you two never dated?
O zaman ikiniz de aptalsınız.
Then you're both idiots.
Pekâlâ, siz ikiniz kız arkadaşına bakın.
All right, you two take the girlfriend.
Siz ikiniz Barnes'la gidin.
You two go with Barnes.
Siz ikiniz Noel'i neden bizimle birlikte geçirmiyorsunuz?
Why don't the two of you spend Christmas with us?
Siz ikiniz de itirafları izleyin.
You two, review the confessions.
Ve ikiniz içeride uzunca bir süre durdunuz.
... And the two of you remained inside for quite some time
Siz ikiniz o arabanın yanına dönüyorsunuz.
You two are going back to that car.
İkinci saldırı dizisi ikiniz hapisten çıktıktan bir kaç ay sonra başladı.
The second round began just a few months after the two of you were released.
Ölümünü yakından tecrübe ettiğine ve adamının sana karaciğerinin bir parçasını verdiğinde bunun sizi daha da yakınlaştırdığını düşünüyorum. Ama bu sefer sayılmaz, ikiniz de hastanedeyken başka bir tekerlekli sandalye yarışını daha yapalım
I thought when you had your near-death experience and your man gave you part of his liver that you'd become closer, but now that that's been blown to hell, we'll settle it like this, have another wheelchair race
Siz ikiniz ne dersiniz
No, we can't drink.
Sly, hackerlerin ona yaptığı her tür teknik numarayla başa çıkabilir, siz ikiniz de yabancı bir ülkede hukuki yaptırım için gereklisiniz.
Sly can handle whatever the hackers throw at him tech-wise, and you two are necessary law enforcement in a foreign country.
Siz ikiniz F.K. şanssızsınız be.
You two are unlucky A, F.
Biz gitmeden önce Dalgagüdücü'nün ne kadar kötü halde olduğunu düşünürsek ikiniz de sihirbaz olmalısınız.
Well, you two must be magicians considering how badly damaged the Waverider was before we left. Oh, that.
Harika, siz ikiniz JSA'ya ulaşın, geri kalanımız da ülkenin en güvenli konutuna sızalım.
Great, you two reach out to the JSA while the rest of us break into the most secure residence in the country.
Mick, Ray, siz ikiniz çıkışları tutun.
Mick, Ray, guard the exits.
- Hex'le ben dikkatlerini dağıtırken siz ikiniz Turnbull'un daha fazla cüce yıldızı çıkartamamasını sağlayın.
Hex and I will draw their attention while you two go make sure Turnbull can't pull anymore dwarf star out of the ground.
- Siz ikiniz de bana yardım edebilir misiniz yani? - Aslında üç kişiyiz.
Actually, there's three of us.
Iris'le ikiniz tek başınızaydınız.
It was just you and Iris.
Oraya girersen ikiniz de çıkamazsınız.
You go in there, neither of you are getting out.
Siz ikiniz fantezi adasında iken,
While the two of you were on Fantasy Island,
Yani, ikiniz de bana inanmıyor musunuz?
So, neither of you believe me?
Siz ikiniz.
Hey, you two.
Çocuklar, biliyorum ikiniz de nefesinizi tutuyor ve cevap veremiyorsunuz ama acele etseniz iyi olur çünkü koryumun çubuklara ulaşmasına iki dakikadan daha az kaldı!
Guys, I know you're both holding your breath and you can't answer, but you'd better move it'cause the corium's gonna hit the rods in less than two minutes!
Siz ikiniz...
Hey, you two.
Hayır, ikiniz de oğlum Jaden'dan bile daha mal duruyordunuz gözleriniz de kapalı çıktı.
Nope, you looked dumber than my kid Jaden, and his eyes are perma-crossed.
Siz ikiniz ise ön tarafı izleyin...
And you two, you watch the front...
Bu akşam ikiniz de Kieran'ın partisine gelebiliyorsunuz, değil mi?
So, both of you guys can come to Kieran's party tonight, right?
Öyle hissetmeni anlıyorum ama Torres'la ikiniz her zaman işleri güzelce halletmeyi başardınız.
I know you feel like you do. But you and Torres have always figured out this stuff beautifully.
Hazır ikiniz bir aradayken size bir şey sormam gerek.
Um, now that I have both of you together, can I ask you, um...
Wilson'la ikiniz acele etmemekle doğru olanı yapıyorsunuz.
You and Wilson are doing it right, not rushing into things.
Sadece ikiniz için fazla büyük.
Awfully big for just the two of you.
İkiniz mi çizdiniz?
You both drew these?
İkiniz de Scoville Lisesi'nin 1989 yıldız basketbol takımındaymışsınız.
You were both on Scoville High School's 1989 JV basketball team.
İkiniz de keser misiniz lütfen?
Yeah, well, Dr. Rizzuto's not here.
İkiniz de gittiniz.
You both left.
Siz ikiniz.
You two.
- İkiniz de hızcısınız.
You're both speedsters.
İkiniz de öylesiniz.
Both of you.
İkiniz, kımıldamayın!
You two, freeze!
Bu yüzden sadece SCPD'nin hatlarını kesiyorum. İkiniz üst katı güvene alın.
That's why I'm only cutting lines to SCPD.
Artık bambaşka birisin. İkiniz de öylesiniz.
You're practically a completely different person.
İkiniz kavga mı ettiniz?
You two have a fight?
İkiniz akraba mısınız yani?
Um, you two are related?
İkiniz için bir hayat yaratma şansını bana verdiğiniz için çok onur duydum. Benim için en önemlisi de bunu yapmama iki sevgilimin de sonuna kadar destek vermeleri.
I am so... honored and blessed by the opportunity to make a life for you and Tandy, and to do so in the presence of my two lovers, with their full support makes it all the more special.
İkiniz sanki aynı kişisiniz.
You two are practically the same person.
İkiniz bir işin ortasında gibisiniz.
Uh, it looks like you two were in the middle of something.
Biraz susar mısınız? İkiniz de.
Will you just stop, both of you?
İkiniz, kendinize başka bir yer bulun.
Both of you find somewhere else to be.
İkiniz nereden tanışıyorsunuz?
How did you two know each other?