Ne düşündün перевод на английский
1,178 параллельный перевод
- Ne düşündün?
What is it?
Ne düşündün?
What did you think about?
- Ne düşündün?
- Thought what?
- Sadece düşünmüştüm ki... - Ne düşündün?
£ Look, I just thought £ £ £ Oh, you just thought!
- Sen benim hakkımda ne düşündün?
- What did you think of me?
Sen ne düşündün, hatırlıyor musun?
Do you remember what went through your head?
Ne düşündün bilemem.
No, I don't think so.
- Benim favorim hakkında ne düşündün, Cynthia?
- What did you think of my favourite, Cynthia?
Ve sen ne düşündün?
And you were thinking what?
Senaryom hakkında ne düşündün gerçekten?
- What did you really think of my script? - You want the whole honest, bitter, cynical truth?
Zelbinion'un kalıntısıyla karşılaştığımızda sen ne düşündün? ve o cesur kaptanın kendisini vurduğunu öğrendiğinde?
And what did you think when we came upon the wreck of the Zelbinion, and found that your brave captain had shot himself?
Ne düşündün?
Thought what?
Sen ne düşündün?
What do you think about it?
Baban hakkında ne düşündün?
How did you feel about your father after that?
Ne düşündün?
How did you feel about that?
Ne düşündün?
What d'you think?
Ne düşündün?
What have you thought?
Boksta. Sen ne düşündün?
Where do you think?
Ne düşündün?
That's what you thought?
- Ne düşündün?
- What things?
- Dur, ne düşündün?
No, wait. What were you thinking?
Ne düşündün?
What did you think?
Yaşlandığımızda ne biriktireceğimizi hiç düşündün mü?
Have you ever thought, what are we gonna collect when we get old?
Ne olacağını düşündün ki?
What did you think would happen?
Yaşamanın ne anlama geldiğin hakkında düşündün mi peki?
Have you ever thought about what it means to live?
Hiç bu günlerde, sevgililer için sevginin ne anlama geldiğini düşündün mü?
Have you ever thought what love means to lovers these days?
Derin Uzay Dokuz'a döndüğümüzde ona ne olacağını düşündün mü?
What will become of him when we return to Deep Space 9?
Bunu bizi ne hale getireceğini düşündün mü?
Did it ever occur to you what this might do to us?
İnancını kaybettiğini ne zaman düşündün?
When do you think you lost your faith?
Ne yapacağını düşündün mü? Bir hafta kaldı.
Have you thought about what you're going to do with it?
O kadar parayla ne yapacağını düşündün mü, Nick?
What are you going to do with all that money, Nick?
Eğer kaybederse ne yapacağımızı düşündün mü?
Have you thought about what we'll do if it loses?
Bebek için ne kadar düşündün, Kat?
How much thinking did you do for our baby, Kat?
İkinci Dünya Savaşı'nda, F - 15'im ya da... Birinci Dünya Savaşı'nda B - 17'im olsaydı... ne yapardım hiç düşündün mü?
Do you ever think... what if I had a F-Fifteen in World War II... or a B-Seventeen in World War I?
Hiç Alex'e ne olduğunu düşündün mü?
You ever think about what happened to Alex?
Eğer başka birinin ellerine bırakırsan ruhuna, özüne ne zararlar gelebileceğini hiç düşündün mü?
Have you thought about the damage that could be done to your soul, to your very centre... if you hand it over to someone else?
Yalnız bu kadar şeyi ne zaman düşündün?
But when did you think of all this?
Tüm bu insan olma şeylerinin, beni ne kadar etkilediğini hiç düşündün mü?
Have you thought of how this turning-human thing might affect me?
Hiç durup da bu hızlı iğnelemeler ve acı alaylarla ne kadar hormonal enerji harcadığını düşündün mü?
Did you ever think about how much hormonal energy you waste on these quick quips and the biting banter?
Teşekkürler Niles. Frasier, Frederick'e ne diyeceğini hiç düşündün mü?
Frasier, have you given much thought to what you're going to tell Frederick?
Bölmek istemem ama bunun başarılı bir evlilik olduğunu ne zaman düşündün?
At what point did you think this was a successful marriage?
Pekala Bob. Bunu ne kadar düşündün?
Okay Bob, how much did you think about this?
Sizde kendi soygununuzu yapacak ne kafa, ne de yürek var. Bu yüzden buraya gelip, benim gibi işini iyi bilen namuslu bir hırsızı sıkıştırmayı düşündün?
You've neither the fucking brains or the gumption to do your own robbing so you think you can come around here and squeeze an ordinary decent criminal, like me, who knows something about his job.
Elbette Sen ne hakkında olduğunu düşündün ki?
Of course. What'd you think this was about?
Bir hikaye düşündün mü? Konusu ne?
Did you think of a story? Uh-huh What's it about?
Dawson'ın seni baloya davet etmesinin, seni Pacey'yle aralarındaki savaşın ortasında bırakmasından başka ne yapacağını düşündün ki?
What did you think accepting Dawson's invitation would do if not put you in the middle of his tug of war with Pacey?
Otoyolun bir köşesinde ekip arabasının içinde elinde radar silahınla, dört saattir oturduğunu ve sadece hız limitlerinin altında üç tane araba geçtiğini fark ettiğinde hayatına ne olduğunu hiç düşündün mü?
Do you ever find yourself sitting out here on the edge of the highway in your squad car, you got your radar gun in hand been out here for four hours, in which only three cars have passed all under the speed limit and wonder just what the hell happened to your life?
- Sen ne zaman bunu düşündün? - Bilmem. Hatırlamıyorum.
So... when did you think about it?
Ne demek istiyorsun, onun six feet under olduğunu düşündün ve biz filmi yakalayamadık?
Whaddaya mean, you thought she'd be six feet under and we'd be able to catch a movie?
Politikaları, işini ne kadar zorlaştıracaklarını hiç düşündün mü?
The politics and the stink, how hard they're going to try to make this for you... has that crossed your mind?
- Şimdiye kadar ne düşündün?
What have you got so far?
düşündün mü 35
ne düşünüyorsun 2039
ne düsünüyorsun 18
ne düşünüyorsunuz 319
ne durumdayız 39
ne durumda 48
ne duruyorsun 61
ne durumdasın 24
ne duyuyorsun 30
ne duruyorsunuz 21
ne düşünüyorsun 2039
ne düsünüyorsun 18
ne düşünüyorsunuz 319
ne durumdayız 39
ne durumda 48
ne duruyorsun 61
ne durumdasın 24
ne duyuyorsun 30
ne duruyorsunuz 21