Ne sanıyordun перевод на английский
601 параллельный перевод
Ne sanıyordun?
What did you think?
- Sen ne sanıyordun?
- What do you think?
Ne sanıyordun?
What do you expect?
Ne sanıyordun?
What did you expect?
Sonsuza dek, ne sanıyordun?
Guess. Forever.
Ne sanıyordun?
What do you think?
Ne sanıyordun? Bir göz boyama mı?
What did you think this was, a pitch?
Babandan daha güzel kokmasının sebebi ne sanıyordun.
Why he smells so much nicer than your father did.
Ne sanıyordun, merhaba mı diyeceklerdi?
Do you think the y'd say hello?
- Ne sanıyordun?
- What did you think?
İşime karışmazsan ketum olmama gerek olmaz Ne sanıyordun ki?
When you don't mess with my business, do as I say wouldn't I then change?
Ne sanıyordun?
What did you really think?
Sen ne sanıyordun ki?
What do you think?
Ne sanıyordun ki?
Haven't you expected that?
Ne sanıyordun?
- Where were you?
Ne sanıyordun?
What ´ d you think?
Parası bittiğinde senden ayrılmasa ne olacağını sanıyordun?
What do you think would've happened if she hadn't left you when her money was gone?
- Ne yapacağımı sanıyordun ki?
- What do you figure I aim to do?
- Ne oluyordu sanıyordun ki?
- What do you think has been going on?
"Yayacağım, sanırım." mı? 10 yıldır emniyette üç kişilik dedektiflik yapıyordun, ne yapacağını hala bilmiyor musun?
You've been on the force for 10 years... a detective for three, you still don't know what to do?
Odamda ne bulacağını sanıyordun?
What did you think you'd find in my room?
Ne bulacağını sanıyordun?
What did you think you'd find?
Ne kadar süreceğini sanıyordun?
How long do you think it takes?
O ataklarda ne yaptığımı sanıyordun, adamı okşadığımı mı?
What did you think I was doing with them combinations, petting him?
Bu çiftçilerin ne olduklarını sanıyordun?
What do you all think of farmers?
Geçen sefer de ne yaptığını bildiğini sanıyordun!
You thought you knew what you were doing last time!
Kendi başına ne yaptığını sanıyordun?
What were you thinking, walking by yourself?
Evet ama Raphael de Santis tarafından... 1000 lira'ya ne alacağını sanıyordun gerçek bir Raphael mi?
Yes, but Raphael de Santis... For a thousand lira, what do you want? A real Raphael?
İçinde ne olduğunu sanıyordun?
What did you think was in it?
Ne yapacağımı sanıyordun ki?
What did you think I was going to do?
- Ne yaptığımı sanıyordun?
- ( Ian ) What do you think I've been doing?
Ne olacağını sanıyordun?
What do you think would happen?
- Sen ne yaptığımı sanıyordun?
- What do you think I'm trying?
Ne halt ettiğini sanıyordun?
What the deuce were you thinking of?
O iki tankerdeki yakıtın ne kadar süre yeteceğini sanıyordun?
How long do you suppose the fuel from those two tankers would last?
Ne yapacağımı sanıyordun?
What do you think I'm gonna do?
Ne bulacağını sanıyordun?
What were you trying to pull?
Ne oldu? Sen vur-kaç ne zaman oldu sanıyordun?
When did you think this hit-and-run happen?
Ne diyeceğimi sanıyordun ki?
- What do you expect me to say?
Bana ne kadar vereceğini sanıyordun?
He much do you think he gonna give me?
- Peki ne yapacağımı sanıyordun?
What did you think I'd get you?
- Ne yaptığını sanıyordun?
- What the hell were you doing?
Ne yapacaklarını sanıyordun, bize şehrin anahtarlarını mı vereceklerdi, dostum?
What did you think they were gonna do, give us the key to the city, man?
Onları titreşimli yatakta bıraktın, ne olacağını sanıyordun?
You left them on a vibrating bed, what did you think would happen?
İş gününde San Telmo'da ne yapıyordun, ha?
What were you doing in san telmo on a working day, hmm?
Ne düşünüyordun? Kız arkadaşlarımızı bununla gezdireceğimizi mi sanıyordun?
Did you think that we were gonna take our dates out in it?
Sen bizim için ne anlam ifade ettiğini sanıyordun canım?
Well, gee, honey. What did you think you were to us?
Bunun karşısında ne hissedeceğimi sanıyordun?
How do you think that's going to make me feel?
Ne yani? Arkadaşlarımızın önünde alçaltıcı bir komiklik oynayacağımı mı sanıyordun?
What, did you think I was going to act out some humiliating charade in front of our friends?
Ne zaman yapacağımı sanıyordun?
When did you think I was going to do it?
Ne olacağını sanıyordun?
- What did you think would happen?