Ne saçmalık перевод на английский
1,024 параллельный перевод
Ama ne saçmalık!
But what nonsense!
Kahretsin, ne saçmalık ama!
Oh hell, how nonsensical!
Ne saçmalık ama.
What a lot of tripe.
Ne saçmalık!
How ridiculous!
- Ne saçmalık.
- What nonsense.
Ne saçmalık!
What nonsense!
Ne saçmalık.
What nonsense.
Bu ne saçmalık!
What a nerve!
- Tanrım bu ne saçmalık!
- God, it's a Roman farce!
- Bu ne saçmalık böyle?
- What nonsense is this?
- Ne saçmalık.
- Shit.
- Ne saçmalık.
- Bullshit.
Sen ne saçmalık...
What the hell did you...
Ne saçmalık.
Horses'asses.
Ne saçmalık!
Oh, unbelievable.
Ne saçmalık.
What a jerk.
Ne saçmalık!
- Coffee. - Really?
- Bu ne saçmalık?
- What shit is that?
Bu saçmalık da ne?
What is this nonsense?
Saçmalık da ne demek?
What do you mean, bunk?
Ne büyük bir saçmalık!
Utter bilge.
Bu ne lanet bir saçmalık?
MACKENZIE :
Bu saçmalık da ne?
What's this nonsense?
Bert, bu ne büyük saçmalık.
Bert, what utter nonsense!
Ne saçmalık.
What a stupid thing to say.
Ne büyük saçmalık!
Banana oil!
Bu saçmalık da ne?
What the hell is this crap? .
Gezegende yaşam biçimleriyle ilgili saçmalık da ne?
What's all this poppycock about life forms on this planet, Spock?
Bu saçmalık da ne böyle?
What is all this nonsense, Mr. Dickerson?
- Bu saçmalık da ne?
- What's this nonsense?
Bu saçmalık, Hançerinden bana ne!
Nonsense, it's you who injured my brothers
Ve bu saçmalık da ne oluyor, beni tutuklayacak mısın?
And what is this nonsense, you're gonna arrest { y : i } me?
Peki ne olarak çıktı? Bu bana göre sadece saçmalık. Bir hiç.
Nothing.
Ne büyük saçmalık!
What a load of bullshit!
Ne tür bir saçmalık bu böyle?
What kind of rubbish is that?
Gustav, bu ne tür bir saçmalık?
Gustav, what kind of a charade is this?
Saçmalık! Ne kadar şanssız olduğumu biliyorsun.
You know what filthy luck I had.
Ne yapabilirim? " Nedir bu saçmalık?
What can I do? " What is that nonsense?
Tom, bu saçmalık da ne böyle?
Tom, what's this nonsense?
Para hakkındaki saçmalık ta ne?
What is this nonsense about the money?
Bu saçmalık da ne!
- Oun ta put. * What's this mumbo-jumbo?
Ne koku ama! Saçmalık.
Anything but trade!
Bu saçmalık, ben ne yapmışım?
This is crazy, what have I done?
Ne biçim bir saçmalık bu?
What kind of nonsense is this?
Bu saçmalık da ne?
What is this bullshit?
Ne hakla bana "saçmalık" diyebiliyorsun?
What makes you think you can say shit to me?
Küçük bir çocukken, bunda bir saçmalık olduğunun farklıdaydım ama ne zaman bir şey söylesem beni terslerlerdi.
I knew there was something crazy about that when I was a kid but every time I said something, they'd smack me, so, you know...
Birinin annesine minnettar olması gerektiğini söylemek ne büyük bir saçmalık.
It's folly to say one owes anything to one's mother
Bu ne biçim bir saçmalık?
What kind of blather is that?
Ne çeşit bir saçmalık bu Şimdi çık, izin ver giyineyim...
What kind of nonsense is that? Go now and let me get dressed...
Bu da ne tür bir saçmalık böyle?
What kind of madness is this?
saçmalık 1235
saçmalık bu 191
saçmalık mı 20
ne sandın 70
ne saçma 46
ne saçmalıyorsun 50
ne şans 59
ne şans ama 31
ne sanıyorsun 83
ne satıyorsun 16
saçmalık bu 191
saçmalık mı 20
ne sandın 70
ne saçma 46
ne saçmalıyorsun 50
ne şans 59
ne şans ama 31
ne sanıyorsun 83
ne satıyorsun 16