Oturun перевод на английский
11,766 параллельный перевод
Lütfen yerlerinize oturun.
Please be seated.
Oturun, ikiniz de.
Sit down, both of you.
Geldiğiniz için teşekkürler, lütfen oturun.
Thank you, everyone, for coming. - Please take your seats.
Oturun, anneciğim.
Take a seat, mother.
Rahat rahat oturun.
Make yourself comfortable.
Oturun.
Sit down.
Oturun lütfen.
Sit down, please.
Durusma başlamistir. lutfen yerlerinize oturun.
Court is in session, please be seated.
Oturun şöyle.
Have a seat, you.
Oturun lütfen.
Do take a seat.
- Lütfen oturun.
Please, sit down.
Buyurun oturun dedektif.
- All right. - Have a seat, Detective.
Buyurun oturun.
Please sit. Mm.
Yemeğe oturun siz.
Let's get started on lunch.
Oturun, dedektif.
Have a seat, Detective.
- Önemli değil, oturun.
- not over the phone. - That's fine. Sit down.
- Oturun şuraya.
- Sit here.
Lütfen oturun.
Please be seated.
Lütfen tanık kürsüsüne çıkın ve oturun.
Please take the stand and be seated.
Oturun.
Counsel, sit down.
- Oturun. Eyalet savcılığı ile Andrew Crawford arasındaki dava hükme bağlanacak.
This is the sentencing hearing in the case of the commonwealth vs. Andrew Crawford.
Oturun lütfen.
Sit, please.
Oturun.
Sit.
- Oturun.
Take a seat.
Yerinize oturun!
Lock in.
Ah, Bayan Carter, lütfen oturun.
Ah, Miss Carter, please sit.
Lütfen içeri geçin, oturun.
Come on in. Have a seat.
Hepiniz oturun.
You all have to sit down.
Oturun! - Nedir bu?
What the hell is this?
Oturun!
Sit your ass down.
Oturun! Oturun!
Sit down!
Lütfen buyrun oturun.
Uh, please, have a seat.
Bunun üstüne oturun siz!
Sit on this!
Beyler, buyurun oturun lütfen.
Gentlemen. Please, be seated.
Oturun lütfen.
Oh, please.
Oturun lütfen.
Please have a seat.
Oturun lütfen.
Have a seat.
Oturun, lütfen.
Have a seat.
- Bay Siringo oturun. Lütfen.
Mr. Siringo, sit down.
- Lütfen oturun.
Please, take a seat.
Bayan Jones, oturun hemen!
Miss Jones, sit down!
Şuraya oturun.
Have a seat over there.
Şöyle oturun.
Sit you right over here.
Buyurun oturun.
Please, sit.
Oturun.
Be seated.
Siz bir yere oturun az sonra eve gideriz.
So why don't you sit and we'll go home soon. Yeah?
Lütfen oturun.
Please, sit.
Oturun.
Have a seat.
Oturun.
Do... do sit down.
Beyler oturun.
Guys, sit.
Oturun geleceğimizi tartışalım.
Have a seat.