Ve seni seviyorum перевод на английский
2,725 параллельный перевод
Senin arkadaşınım ve seni seviyorum ama sana nasıl davranacağımı bilmiyorum.
I'm your friend and I love you but I don't know how to behave...
Seni tanıyorum, Anna Smith ve seni seviyorum ve senin hakkın bu değil.
I know you, Anna Smith, and I love you, and that is not the right path for you.
Sen benim canımsın ve seni seviyorum.
You're a darling and I love you.
Benimle kalabilirsin çünkü... sen kardeşimsin ve seni seviyorum.
You can stay with me because you're my brother and I love you.
Çünkü sen kardeşimsin ve seni seviyorum.
Because you're my brother and I love you.
Ve seni seviyorum.
And I love you.
Onu seviyorum ve seni seviyorum ve Noel'de benim için önemli olan bu.
Okay, I-I love her and I love you, and that's all that matters to me on Christmas.
Ben de seni seviyorum ama tam bir sersem gibi davrandın.
I love you, too, but you've been acting like a real jerk.
Beni dinle, seni seviyorum ve özür dilerim.
Listen, I-I... I love you. And I'm sorry.
Seni seviyorum ve her zaman seveceğim.
I love you, and I am always gonna love you.
Yolumu kaybettim! Seni hala çok seviyorum bebeğim!
I've fallen, and I love you so much, baby.
Ve, aa, Cam, kayıtlara geçsin, seni hala Dutch'dan çok seviyorum.
And, uh, Cam, just for the record, I still like you better than Dutch.
Birbirimizle pek fazla konuşmuyoruz ama seni seviyorum ve bir şey sormak istiyorum.
We don't talk much with each other, but I like you and I want to ask you something.
Seni seviyorum... Ve her zaman Jabbar için burada olacağım.
I love you and I'm always going to be there for Jabbar.
Seni seviyorum ve daima seninle birlikte olmak istiyorum.
"I love you and..... I always want to be with you."
Umursamadığını biliyorum ve bunu söylediğin için seni çok seviyorum.
I know it wouldn't. And I love you so much for saying it.
Daha önce sana bunu hiç söylemediğimi biliyorum ama bilmeni isterim ki seni seviyorum.
I know I've never told you this before, but I want you to know... I love you.
Git ve ona, "seni seviyorum sevgilim" de.
Go and tell her, "I love you, dear."
Seni seviyorum ve her zaman senin yanında olacağım.
Listen, I love you... and that I will always be here for you.
"Brad, seni şiiri ve ateşli tartışmaları sevdiğim kadar seviyorum."
"Oh, Brad, I love you as much as I love poetry and spirited debate."
Seni ilk gördüğüm ancan beri seviyorum.
I've loved you since the first moment I met you, and I...
Seni bütün kalbimle seviyorum, ve umarım, bu her şey olabilir.
I love you with all my heart, and hopefully, that can be everything.
Seni ve çocukları öğle yemeğine götürebilirim. Seni seviyorum.
I should be there in time to make you and the kids lunch.
Ve ona :'Seni seviyorum'diyemediğim için kendime çok kızıyorum.
And I get irritated with myself for not saying "I love you" to him.
"ama seni yedinci sınıftan beri seviyorum,"
"but I've liked you since the seventh grade."
B. bende seni seviyorum ve çok özlüyorum.
B., I love you and I miss you, too.
Ve ben seni seviyorum.
And, uh, I... well, love you.
Sean, seni seviyorum ve sana yardım etmek istiyorum.
Sean, I love you, and I want to help you.
# Seviyorum uyumanı # # ve seni uyandırmayı #
I like it when you sleep And waking you up
Çünkü seni seviyorum ve anlamaya çalışıyorum.
Because I love you, and I try to understand you.
Her neyse, seni seviyorum ve çok özledim ve film kariyerin meselesini çok büyüttüğüm için de özür dilerim.
Anyway, I love you and I miss you and I'm sorry I made such a big deal about your film career.
Çünkü seni seviyorum ve... 499 kere daha beni eğiteceksin.
Because I love you and... we still have 499 times remaining to get tuned.
Ve seni bu yüzden çok seviyorum.
And I love you for that.
Seni çok seviyorum ve sen ve prensine Mutluluklar diliyorum.
I love you so much and wish you and your prince nothing but happiness.
- Hayır, istemiyorum. Seni seviyorum ve sevgi parayla ölçülmez!
Hey, I love you, and you can't put a price on love!
Ben de seni seviyorum ve birkaç gün sonra seni göreceğim için çok mutluyum, tamam mı?
And I love you and I'm very happy that I will see you in a couple days, okay? That's right.
Hunter, bu işi bana sen buldun ve bunun için seni seviyorum.
Hunter, you took up this job for me.. - And I love you for that.
Seni seviyorum ve ben işe gireceğim.
I love you and I'm going to get a job.
16 yaşımdan beri seni seviyorum.
I've loved you since I was 16.
Sunny bana gülümsedin ve acım gerçekten dindi şimdi karanlık günler son erdi ve aydınlık günler geldi gün ışığım içtenlikle parladı gün ışığım çok içtensin seni seviyorum
♪ sunny ♪ ♪ you smiled at me and really eased the pain ♪ ♪ now the dark days are done ♪
Seni ve BlueBell'i seviyorum.
I love you and I love BlueBell.
Seni seviyorum, ve sana yardım etmek istiyorum.
I love you, and I want to help you.
Biliyorum, ve ben de seni seviyorum, bu da sana neler döndüğünü anlatamayacak olmamın nedenlerinden biri.
I know, and I love you, too, and that's part of the reason I can't tell you what's going on.
Seni seviyorum. Sana güvendim ve her ne yapıyorsan gerçeği bilmeye hakkım var.
I love you, and I trusted you, and whatever you're trying to do, I deserve to know the whole truth, not just the version you want me to know.
Güzel, çünkü bunu, gergin olduğum için yaptım. Ve o kadar küçüksün ki... Ayrıca seni seviyorum.
Good,'cause I just did it because I was nervous, and you're- - you're really tiny, and I love you.
# Havalı Nebraska erkeğimle alâkalı # # Seni seviyorum, sen ve ben #
♪ My cool Nebraska guy ♪ ♪ I love you, you and I ♪
Hep içimde olan bir şeydi ve bunu seninle paylaşmak istedim çünkü seni çok seviyorum.
It's just something that's always been inside of me, and I really want to share it with you because I love you so much.
Seni ve diğerlerini seviyorum birader... ama çetemdeki çatlak, çam yarması Nazi kahpeleri kadar değil.
Now, I love you and all, my brother, but not as much as I love my gang of crazy, roided-out Nazi bitches.
Ve ben de seni seviyorum bebeğim.
And I love you so much, baby.
Seni ve çocukları bu dünyadan her şeyden çok seviyorum ve size bir şey olmasına müsaade etmeyeceğime söz veriyorum.
I love you and those boys more than anything on this Earth, and I promise you I won't let anything happen.
Ama seni seviyorum ve benden nefret etmenden nefret ediyorum.
But I love you. And I hate it when you hate me.