Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ Ü ] / Üzülüyorsun

Üzülüyorsun перевод на английский

333 параллельный перевод
Niye üzülüyorsun?
Why do you look so disappointed?
Ruediger, ölü bir adam için yas tutup üzülüyorsun.
You are wooing a dead woman, Ruediger.
Hem prenses hangi konuda sahtekarlık yaptı da bu kadar üzülüyorsun?
And in what way is the princess a sham, if it's not troubling you too much?
Sanırım onun için üzülüyorsun.
I suppose you feel sorry for him.
Hala aynı kız için mi üzülüyorsun?
Are you still moping over that same girl?
- Seni korkak, onlara üzülüyorsun.
- Yellow-livered welsher, sorry for them.
Bazen hevesin kaçıyor senin ve sonra üzülüyorsun.
Sometimes you get over these things, and you're sorry.
Sadece iyi ve nazik bir insansın ve onun için üzülüyorsun.
You're just decent, you're kind, and you feel sorry for him.
Sen bir şeye mi üzülüyorsun?
What are you worrying about?
Onlardan ayrılacağın için üzülüyorsun.
- Yes. - You'd be sorry to part with them?
Neden üzülüyorsun?
What are you sore about?
1 yıl için mi üzülüyorsun?
You're worried about one year?
Her gün aynı acıyla daha çok üzülüyorsun.
Every mile we go, you sweat worse with the same pain.
Yoksa klarnetçinin durumuna mı üzülüyorsun?
Or is the reedman's condition a little too tough to take?
Yalan söylüyorsun benim için üzülüyorsun.
You are lying. You are sorry for me.
Ancak eninde sonunda, gerçek halin, bir şekilde suratına çarpılıyor ve üzülüyorsun.
Until you are brought face to face with the grotesque, stunted thing you really are.
Neden böyle basit bir şey için üzülüyorsun ki?
Why do you worry about such a simple thing?
Neden Aron için üzülüyorsun?
Why feel sorry for Aron?
Alt tarafı kaçacaktık, neden bu kadar üzülüyorsun?
How can you be so upset over one lousy elopement?
Benim için üzülüyorsun değil mi?
You feel sorry for me, don't you?
Çok kolay üzülüyorsun.
You get upset very easily.
Neden onun hakkında bu kadar düşünüp her başarısızlığına üzülüyorsun?
What is it when you brood about him? When you agonize over his every failure?
Şu ana kadar iyiydin, şimdi üzülüyorsun.
You were fine until now, and now you're worrying.
Benim için mi, kendin için mi üzülüyorsun?
Feeling sorry for me or you?
Gerçekten üzülüyorsun, değil mi?
Well. you're real smart. ain't you?
Boşu boşuna üzülüyorsun.
You're worrying unnecessarily.
Neden üzülüyorsun?
Why?
Yani, onun için üzülüyorsun, değil mi?
I mean, you felt sorry for him, didn't you?
Neden ölüler için üzülüyorsun?
Why should you sorrow for the dead?
Şimdi sen bu tren için mi üzülüyorsun, bayım.
Now, you run a sad kind of a train, mister.
- Çirkin olduğun için mi üzülüyorsun?
Are you upset cos you're a sissy?
Ayrıca, başka neye üzülüyorsun?
Besides, what are you feeling so badly about?
Durnley cadı.Ancak sen onun için, üzülüyorsun, ha?
Durnley chap. What about feeling sorry for him then, eh?
Profesör için mi üzülüyorsun yoksa?
Is it because you are sorry for the professor?
Bak neye üzülüyorsun bilmiyorum.
Look, I don't know what you're worried about.
Sen mi benim için üzülüyorsun?
You're sorry for me?
Bir şeye mi üzülüyorsun?
Are you upset?
48 kağıt, seni odana hapsediyor ve sen bir onluyu kımıldattığında ya da bir papaz sana tehdit oluşturmadığında neredeyse seviniyor ve sabırla yaptığın tüm o hesaplar o kötü sona vardığında, neredeyse üzülüyorsun.
forty-eight cards keep you chained to your room, and you feel almost happy when a ten happens to fall into place or when a king is unable to thwart you, and you feel almost unhappy when all your patient calculations lead to the impossible outcome.
Sen de üzülüyorsun İlyas amca.
You are sad too, uncle Ilyas.
Neden bu kadar üzülüyorsun ki?
Listen, why are you getting so upset? - I'm not.
Neden başkası yok diye üzülüyorsun ki?
"Why lament that you can't find anyone else?"
Ne üzülüyorsun serseri?
What are you grieving about, asshole?
- Sen neye üzülüyorsun?
- What are you upset about?
"Sonrası" için neden üzülüyorsun?
Why worry about "after"?
Ailesi yüzünden üzülüyorsun?
Upset because of her parents?
Benim için mi üzülüyorsun?
Sorry for me?
neden salak bir çiçekçi yüzünden üzülüyorsun?
Why are you upset `cause one stupid florist?
Bir kadın için mi üzülüyorsun?
Did you distress only for woman here?
Sanırım çok üzülüyorsun.
- You're pretty anxious, I reckon.
Ve sen üzülüyorsun.
And that displeases him.
# Şimdi üzülüyorsun.
♪ We're glad that ♪

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]