Canım istemiyor перевод на испанский
528 параллельный перевод
Canım istemiyor.
No tengo ganas.
- Canım istemiyor.
- No quiero.
- Hayır, canım istemiyor.
- No, no me apetece.
Canım istemiyor.
No me gusta.
Üzgünüm, canım istemiyor.
Excusame, no me agobies.
Hiç canım istemiyor.
No me da la gana.
Canım istemiyor.
No me apetece.
Canım istemiyor Johnny.
No tengo ganas, Johnny, ve tu sólo.
Benim de canım istemiyor.
Bueno, es que yo tampoco quiero.
Canım istemiyor, aç değilim zaten.
¡ No quiero, estoy saciada!
Benim canım istemiyor.
No estoy de humor para eso.
Bu gece canım istemiyor.
Esta noche no tengo apetito.
Benim canım istemiyor.
A mí no me apetece.
Şu an canım istemiyor.
No tengo ganas.
Yok, ayrıca daha fazla canım istemiyor.
No. Además, ya no me apetece.
Sanırım canım istemiyor.
Supongo que no sería de mi agrado.
- Canım istemiyor.
- No me apetece.
- Canım istemiyor.
- No lo quiero.
- Canım istemiyor.
- No, no tengo ganas.
Canım istemiyor.
Realmente... no me siento.
Canım istemiyor.
No siento lo mismo.
Canım buna katılmak istemiyor.
No me apetece.
- Sadece ikimiz ve bir şişe şarap. - Canım istemiyor. - Haydi, tatlım.
Que no siempre será así trabajar sólo para ti, mientras tú haces la función para mí.
Velma bakmasını istemiyor. İstiyor musun canım?
No creo que Velma quiera que la mire, ¿ verdad?
- Canım istemiyor. Bob'u al.
Ve con Bob.
Söyledim sana, canım içmek istemiyor.
Te he dicho que no quiero. Ahora no.
Kurşun gibi bir uyku çöküyor üstüme. Oysa hiç uyumak istemiyor canım.
El cansancio me pesa como plomo, mas no quiero dormir.
- Canım bir şey istemiyor.
¿ Quieres algo más?
- Canım hiç istemiyor.
- Prueba un trocito.
Canım hiç istemiyor.
Venga, come.
Canım film izlemek istemiyor.
No tengo ganas de ver una película.
- Anne, canım gitmek istemiyor.
- Mamá, no me apetece ver a nadie.
- Canım hiç istemiyor.
- No quiero cenar.
Eğlence istemiyor canım.
No me gustan los juegos.
Sebep benim keyfim. Gelmek istemiyor canım.
El motivo es mi voluntad.
- Canım yemek istemiyor.
- Casi no tengo apetito.
Canım hiçbir şey istemiyor ve çok çirkinim.
Cansada. No me siento muy bien, y nada atractiva.
- Henüz canım dans etmek istemiyor.
- Todavía no tengo ganas de bailar.
Canım bir şey istemiyor.
Creo que no comeré nada.
- Canım dans etmek istemiyor.
Pero yo no quiero bailar! Vamos, Eric.
Canım dışarı çıkmak istemiyor bu aralar.
Por el momento no deseo salir de esta casa.
Bu yıl evlenmek için can attığım, sosyetenin en güzel kızı ama o beni istemiyor.
Se ha puesto de largo este año y con quien quiero casarme...
- Canım istemiyor.
No me apetece.
- Canım bir şey istemiyor.
- No me apetece.
Canım yemek istemiyor.
No tengo ganas de comer.
Canım hiçbir şey yapmak istemiyor.
¡ Yo no quiero hacer nada, no tengo ganas de hacer nada!
Sadece canım yapmak istemiyor.
Solo que no tengo ganas.
- Canım şu anda sevişmek istemiyor.
- No quiero hacer el amor en este momento.
Canım markete gitmek istemiyor.
No me apetece bajar a la tienda.
İnanın bana, canım hiç oyun oynamak istemiyor.
¡ No tengo ganas de jugar, te lo aseguro!
- Canım şarkı söylemek istemiyor.
- No tengo ganas de cantar.
istemiyorum 1125
istemiyor 51
istemiyorsan 36
istemiyorsun 47
istemiyor musun 270
istemiyor musunuz 34
istemiyoruz 30
istemiyor mu 16
canım 2922
canim 19
istemiyor 51
istemiyorsan 36
istemiyorsun 47
istemiyor musun 270
istemiyor musunuz 34
istemiyoruz 30
istemiyor mu 16
canım 2922
canim 19