Edıyor перевод на испанский
174 параллельный перевод
Bay Henry, Ed Beaumont'u tanıyor musunuz? Evet, evet.
Sr. Henry, ¿ conoce a Ed Beaumont?
Benim işaretimi taşıyor : "E.L." Ed Lowe.
Tiene mi marca : "E.L." Ed Lowe.
Ed, çıkıyor musun?
Ed, ¿ te marchas ya?
Ed gözlerini açtığında, hiçbirimizi tanımıyor olabilir.
Cuando Ed abra los ojos puede que no nos reconozca.
Bu konuda Ed Mungo ile konuşsan iiyi olur. Yere o bakıyor.
habla con Mungo, se ocupa de Ia casa.
Sigaranın tadını çıkarıyor musun Ed?
¿ Disfrutas de tu cigarrillo, Ed?
- Bütün evli erkekler bunu yapıyor mu Ed? - Hayır, hayır.
- ¿ Lo hacen todos los hombres casados?
Ed, bu boru muhtemelen kanalizasyon çıkışına bağlanıyor.
Ed, este sumidero debe de desembocar en un desagüe pluvial.
Ed Foley'i hatırlamıyor.
El no se acuerda ya de Foley.
Ed Foley'nin hayatını nasıl kurtardığını hatırlamıyor.
El no se acuerda más que Ed Foley le salvó la vida.
Ed aşağıda Bobby ile biraz sorun yaşıyor.
Ed lleva mucho tiempo allí abajo con Bobby.
Kokusundan değil de gözlerim yanıyor ya!
"¡ Joder, Ed! ¡ Lo peor no es el olor!" "¡ Es el escozor de ojos!"
Koca Ed'i tanıyor musun?
¿ Conoce a un tipo llamado el gordo Ed?
Burada kim Koca Ed'i Tanıyor?
¿ Hay acá alguien que conozca al gordo Ed?
Anımsıyor musun, Ed?
¿ Te acuerdas, Ed?
Ed, benim alnımda enayi yazmıyor, tamam mı?
Ed, no soy su tonto común, de todos los días.
Ed Mcmahon'dan gelen özel teşekkürün nedeni şimdi anlaşılıyor.
Eso explica el agradecimiento personal de Ed McMahon.
- Ed sürekli küçük meleğe bakıyor.
- Ed esta muy ocupada con el angelito.
Ed güneşin parlamasını sağlıyor mu?
¿ Ed hace que el sol brille?
Buğdayın büyümesini Ed mi sağlıyor?
- ¿ Ed hace que trigo crezca?
- Ed, Morse Industries'i mi alıyor?
- Muy bien ¿ Edward ha venido por lo de Morse?
Tabelada'Kapalı'yazıyor, Ed.
En el cartel pone "Cerrado", Ed.
Ben Ed. Bugünlük sabah kalktığında kendini iyi hissetmeyen Chris'in yerine buradayım. Aslında Will Cutter'dan rica etmişti yerine bakmasını ama Will de yüksek ateşle yatıyor.
Soy Ed sustituyendo a Chris, que hoy se ha levantado mal esta mañana así que le pidió a Will Cutter que lo sustituyera, pero está enfermo.
Ed casusluk yapıyor.
Ed ha trabajado en secreto.
Ed... hani bana evde iki kadın olmasını... istediğini söylerdin, hatırlıyor musun?
Recuerdas que solías decirme... qué deseabas tener dos mujeres en casa.
Ed senin için endişeleniyor ve herkesi endişelendirmeye... çalışıyor.
Y está haciendo que todos lo hagan también.
Ed... Aşk insana neler yaptırıyor.
Las cosas que hacemos por amor.
Arkadaşın Dutch sarhoş, herkese senin Ed Ross'a nasıl meydan okuyacağını anlatıyor.
Ese Dutch tuyo está borracho y cuenta a todos cómo vas a retar a Ed Ross.
İşte Ed Meecham bu muhteşem hayvanlara böyle davranıyor.
Así trata Ed Meecham a estos animales.
Ed'le yaşıyor.
Está viviendo con Ed.
- Ed çıldırıyor.
Ed está perdiendo la compostura.
- O Ed'i hiç sallamıyor.
A ella le importa un coño.
Con edison tamir etmeye çalışıyor. Con ed bir şey bilmiyor, fakat bildiğim şey....polislerden yardım isteyemeyiz.
La Compañía Ed no tiene ni idea, y está claro que... no podemos esperar que los polis nos ayuden.
Ve ondan önce Ed'i hatırlıyor musun?
- Y antes de él, se acuerdan de Ed?
Fikrini değiştirirsen gece yarısına kadar "Ed's Beachcomber" barında çalışıyor olacağım.
Bueno, si cambias de idea trabajo hasta medianoche en Ed's Beachcomber. Es un bar local.
Erin ve Ed yedi davaya bakıyor. Bir tanesi PGE aleyhinde Kaliforniya Kettleman Hills fabrikasıyla ilgili.
Erin y Ed tienen siete casos pendientes uno, contra la G.E. P relativo a la planta de Kettleman
Ed Montagne, Huston'ın numaralarına toleransı anlatıyor.
Ed Montagne tiene una afable tolerancia de veterano para los trucos de Huston.
Bazı durumlar dışında, Ed. Anlıyor musun?
Excepto que en ciertas situaciones no es así.
- Özel Ajan Ed hatırlıyor!
Ed el especial recordandando algo.
Ed bileziği tutmuş olamaz. Saldırganı tanıyor olması lazım.
Ed no puede haberlo tocado salvo que conozca al delincuente.
Ed rahatlamak için barlara gidiyor karısından dert yanıyor.
Ed va a los bares a relajarse y a quejarse de su mujer.
Hayır, o öyle sanıyor.
Es Ed, que vamos a...
- Aynada kendisine bakıyor.
He sido castigado muchas veces, Ed, gruñir no te ayudará.
Ed, okul saat 3'te dağılıyor.
- Tienes que... dejar esto.
Sanki Ed'i unutmamak için bunu yapıyor.
Parece que no ha olvidado a Ed.
- Ed canımı sıkıyor.
- Ah, Ed me saca de mis casillas
- Ed ağlıyor.
- Ed llora.
Ed benden kurtulmaya çalışıyor.
¿ Ed quiere librarse de mí?
Şu asansör sadece Zhao'nun Kral dairesine çıkıyor.
ED : Eso ascensor sólo llega hasta al ático de Zhao.
Ed Deline'yi tanıyor musun?
Usted sabe Ed Deline?
Ve burada da çalışıyor.
ED : Y aquí está en el trabajo.