Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ E ] / Elbiseler

Elbiseler перевод на испанский

1,418 параллельный перевод
Kadınım Tina derdiki elbiseler kadınlar içindir.
Una novia mía, Tina, decía que eI vestido hace a Ia mujer.
Erkekler, güzel elbiseler gibi beni cezbeder.
Los chicos me atraen como hermosos vestidos.
"Çok yakında bir iş bulacağım ve Margaret'e ipek elbiseler gümüş tokalı ayakkabılar alacağım." demişti babam.
Papá decía que pronto conseguiría un trabajo y le compraría vestidos de seda y zapatos con hebillas de plata.
O zaman yeni ayakkabılar, elbiseler ve yemek için domuz, lahana, ve patates alacak paramız olacak, hatta Amerika'da olduğu gibi bir tuvalete de sahip olabilecektik Babam İngiltere'ye çalışmaya gittiğine göre bütün sorunlarımız kesinlikle sona erecekti.
Pronto tendríamos dinero para botas y abrigos, jamón, repollo y papas luz eléctrica y quizás hasta un baño como en nuestra casa en EE.UU. Ahora que papá se fue a Inglaterra, nuestros problemas acabarían. Con seguridad.
Ve şimdi pahalı bir dükkandan bana yeni işim için elbiseler alıyordu.
Y aquí está comprándome ropa para mi nuevo trabajo.
Ya sana verilen elbiseler?
? Y que hay de los vestidos?
Elbiseler.
la ropa.
Bayan Lisbon göğüs bölgelerine üçer, bel ile kalça bölgelerine beşer santim ek yapmıştı ve elbiseler birbirinin aynısı dört çuval olup çıkmıştı.
La Sra. Lisbon agregó dos cm al busto y 5 a la cadera y bastilla. Y los vestidos quedaron como cuatro costales idénticos.
Sana para gönderiyorum, elbiseler, sana bakmaya çalışıyorum.
Te mando dinero, ropa trato de cuidarte.
Sanrım büyük mağazalardan güzel elbiseler alıyorsun.
Supongo que estás acostumbrada a grandes tiendas y ropa elegante.
Biliyor musun, makyaj yapıp süslü elbiseler giymene gerek yok.
Tú no necesitas maquillaje y ropa elegante.
Hayatın gerçekten harika : bedava yaşıyorsun, bütün masrafların ödeniyor... tatiller, elbiseler, hayatımda bir arada görmediğim kadar çok ayakkabın var.
Casa gratis, todos los gastos pagados... vacaciones, ropa, más zapatos de los que jamás había visto.
Yazlık elbiseler, çokça var bunlardan elimde.
Ya te lo dije, son ropas de verano, estoy llena de ellas.
Demirden elbiseler giyin ayaklarına ise gözlük tak.
" coser un traje de metal para usted ; y ponerse gafas en los pies
Elbiseler iğrenç. - Evet.
- Los vestidos son horribles.
Göstermediğin için buradasın. Buradayım, çünkü kadın haklarını savunurken, iş kendi karıma gelince, seksi elbiseler giymesini istemiyorum.
Estoy aquí porque, aun estando a favor de los derechos de la mujer, tratándose de mi mujer, no quiero que lleve ropa sexy.
Ve seninle sorunum da bir süre önce bağımsızlığını ilan ederek, seksi elbiseler giymenle başladı.
Mi problema con tu independencia, el llevar ropa sexy...
Jaeger elbiseler, Gucci ayakkabılar, Chanel çantalar...
Trajes de Jaeger, zapatos de Gucci, bolso de Chanel.
Elbiseler... çekmecelerde.
Hay ropa en el armario.
Buradan çok güzel elbiseler aldım.
Yo he encontrado conjuntos muy buenos aquí.
Her şeyi. Rezil müzik, şifon elbiseler.
Por todo, es música ordinaria, vestiditos de gasa,
Loş ışık ve koyu elbiseler.
la oscuridad, la vestimenta...
Elbiseler, elbiseler, fikirler, elbiseler...
Ropa, ropa, ideas, ropa...
Elbiseler, fikirler, fotoğraflar... ve...
Ropa, ideas, fotografías y... ¡ ooh!
Sadece, bu dilenciler 1500 dolarlık takım elbiseler giyiyorlar... ve "lütfen" ve "teşekkürler" demiyorlar.
Sólo que estos mendigos usan trajes de $ 1,500... y no dicen "por favor" y "gracias".
- Elbiseler Nick! - Ne? Elbiseler!
Provisiones, Nick. ¡ Provisiones!
Herkes sifon elbiseler ve babalarının fraklarını giymişti.
Ellas iban de vestidas de seda y ellos, de esmoquin.
Artık seni tanıyamıyorum. Bu elbiseler yüzünden seni aldatıyormuşum gibi hissediyorum. Karşınızda Sinchi'nin Sesi!
El suscrito, capitán Ejército Peruano, Intendencia, Pantaleón Pantoja, encargado de organizar un Servicio de Visitadoras para Guarniciones y Puestos de Frontera en la región amazónica, respetuosamente se presenta, saluda e informa :...
- Elbiseler.
- Ropas. ¿
Yazlık elbiseler de mi?
¿ Los vestidos de verano también?
Anladın işte beni, bu paçavralardan kurtulmalı, düzgün elbiseler almalıyız.
Ya sabes, quitarnos estos harapos y conseguir ropa adecuada.
aynı elbiseler, aynı suratlar... o boğuldu!
La misma ropa, la misma cara. Como si... se hubiera ahogado.
Ve sana bembeyaz elbiseler giydirmiştim.
Y de blanco te vestí,
- Onlar benim diktiğim elbiseler. Yalnızca iki tane daha gerekli ;
Mas de dos no pedí, una para ti y una para mí.
Parfümler, elbiseler, ithal spor ayakkabılar?
¿ Perfumes, ropa de marca, zapatillas importadas?
Annem ikimiz için de yeni elbiseler yaptırdı.
Mamá nos hizo nuevas prendas a las dos.
Ve yarın sabah, tüm bu elbiseler rehinci dükkanına gidecek. Ve bu rehin dükkanı bir diğer lanet Yahudi çocuğunun.
Mañana, todos estos vestidos y todas estas camisas van a la casa de empeño, que es propiedad de otro maldito judío.
Elbiseler, ayakkabılar...
ropa, zapatos...
Sana da böyle elbiseler alabilirim.
Te consigo una igual.
Bu elbiseler ucuz mu sanıyorsun sen?
¡ ¿ Crees que esa ropa es barata?
Yiyecekler elbiseler...
La comida, la ropa...
Sadece elbiseler değil, peruklar, makyaj malzemeleri, protez eşyalar..
No sólo es la ropa. Hay pelucas, maquillaje, prótesis corporales.
C'est Manifique'e uğradık. Debbie elbiseler yarın olur dedi. Ama pasta hazır ve gelip görmeni istiyorum.
Los vestidos estarán listos para mañana pero la torta ya está lista y quiero que la veas.
- Çok güzel. Elbiseler nasıl?
Bellísimo. ¿ Y los vestidos?
Elbiseler her yere dağılmış.
Ropa por todos lados.
Karşılığında tek istediği kızının beyaz elbiseler giyip kotilyona gitmesi ve onunla aynı hayatı yaşamasıydı.
Todo lo que pidio a cambio... fue que su hija usara vestidos blancos y fuera a bailes... y quisiera la misma vida que el tuvo.
Vay be, yara bere ve yırtık elbiseler yok?
¿ No hay cardenales, cortes, ni ropa arrancada?
eski elbiseler! aç da bakalım!
¿ Qué es esto?
Elbiseler mi, yumruk mu?
¿ Desnuda o puño?
Elbiseler çıkarıldı.
Lo hicimos.
Ben sıkı elbiseler giyemem.
- Me da lo mismo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]