Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ G ] / Geliyorlar

Geliyorlar перевод на испанский

8,163 параллельный перевод
Geliyorlar!
¡ Ya vienen!
Dört çocuğum var ve hepsi beni görmeye geliyorlar.
Tengo cuatro hijos, y todos vienen a verme.
- Buraya geliyorlar. - O canavara karşı koyamayız!
- Vienen por aquí. - ¡ No podemos combatir esa monstruosidad!
Geliyorlar.
Están viniendo.
- James Street ve Randy Peschel geliyorlar.
- James Street y Randy Peschel que viene a través.
- Geliyorlar.
- Están viniendo.
Buraya riyakâr bir hayat yaşamaktan bıktıkları için geliyorlar. Ancak kendi yollarını inkar ederlerse çoğu için geri dönecek bir yer kalmıyor.
Ellos vienen porque están cansados de vivir vidas deshonestas, pero si rechazan su verdadero camino, frecuentemente no tienen a donde volver.
Buraya riyakâr bir hayat yaşamaktan bıktıkları için geliyorlar. Ancak kendi yollarını inkar ederlerse çoğu için geri dönecek bir yer kalmıyor.
Vienen porque se cansan de tener vidas deshonestas... pero si rechazan su camino verdadero...
Geliyorlar galiba.
Creo que los veo venir ahora.
İki sahil güvenlik botu bir günlük mesafede, buraya geliyorlar.
Hay 2 barcos guardacostas a un día detrás de nosotros.
Bizi öldürmeye geliyorlar.
Vienen a matarnos.
Hapishaneye doğru geliyorlar.
Yéndose a la prisión en este momento.
Geliyorlar!
Están viniendo!
Geliyorlar!
¡ Están llegando!
Bu beni Uysallaştırma odasına götürmek için geliyorlar demek.
Sonó la campana. Eso significa que vienen para llevarme a la Sala de la Tranquilidad.
Şu... şu yönden geliyorlar, iki kişi.
Vienen de esa dirección, dos de ellos.
Dostları ise çok uzakta. Veya sadece ziyarete geliyorlar.
Y los amigos de verdad están lejos, o sólo venís de visita.
Favela uyuşturucu satıcıları seni yakalamak için buraya geliyorlar.
Traficantes de las favelas están en camino para atraparte.
Konuşmamız sırasında, onlar da plaj boyunca geliyorlar.
Están cruzando la playa mientras hablamos.
Geliyorlar.
Está aquí.
Geliyorlar.
Están aquí.
Geliyorlar.
Ya vienen.
Yaptığım şey için benden nefret etseler de, bunun için geliyorlar.
Me odian por hacer lo que hago. Pero vienen por esto, por aquello.
Geliyorlar.
Aquí vienen.
Geri geliyorlar.
Vienen de vuelta.
Bugün buraya o dediğini yapmak için geliyorlar.
Vienen aquí hoy a hacer precisamente eso.
dolunayın olduğu bu gece de kurtlar arenaya adım adım... kanlı bir dövüş için geliyorlar. polisin bile gözardı ettiği şekilde ilerliyor. suç olarak görüldü.
"Así es que cuando la luna aparece, y los lobos pisan la arena..." "... será la hora de inicio de la batalla más sangrienta. " Hechas secretamente, así como el mercado de apuestas bajo las narices de la policía.
Uzunsun, sarışınsın ve bacakların nah buraya geliyorlar.
Eres alta, rubia, y las piernas te llegan hasta el cuello.
Birileriyle karşılaşırsanız, yardım etmeye geliyorlar dersiniz.
Si alguien se aparece, sólo digan que la ayuda está en camino.
Siktir, bizim için geliyorlar!
Mierda, Vienen por nosotros!
Geliyorlar!
¡ Aquí vienen!
Geri geliyorlar.
Ellos vienen de vuelta.
- Sağlam geliyorlar.
- Vienen duro.
Geliyorlar.
Vienen.
Gage'in birlikleri Adams ve Hancock için geliyorlar.
Las tropas de Gage van por Adams y Hancock.
Hemen arkadan geliyorlar.
Marchando cerca.
İşte geliyorlar.
Ahí vienen.
- Neden bana geliyorlar sence?
¿ Por qué crees que es? No sé.
- Anne, birisi Beth'i almaya gidecek mi? - Bizim peşimizden mi geliyorlar?
- Mamá, ¿ alguien se llevó a Beth?
Bize doğru geliyorlar.
Vienen hacia nosotros.
Geliyorlar mı?
¿ Vienen en camino?
Bugün önemli bir gün, Koordinatörlükten geliyorlar.
Es un día importante, viene el coordinador.
Bizimle birlikte geliyorlar.
No es necesario. Ellas vendrán.
Bizim için geliyorlar. Tüm canlılar için.
Y ellos vendrán por todos nosotros, por todos los vivos.
Her hafta sonu buraya geliyorlar.
Vienen cada dos fines de semana.
- Bak. Beyazlar çarşıdan buraya Lexus'larının içinde falan geliyorlar.
Está viniendo gente blanca desde el centro... conduciendo sus Lexus y tal, ¿ sí?
Dinleyin, ilk defa her iki partinin lideri de aynı odada bir araya geliyorlar.
- Miren. Es la primera vez que los líderes de ambos partidos se han reunido conmigo en una sala, y no porque no los haya invitado, sino porque declinaron.
Yapınca geliyorlar.
Lo construyes y la gente viene.
Geliyorlar.
¡ Ya vienen!
Daha da hızlı geliyorlar.
- Lo sé. Vienen más seguido.
- Eh ya, geliyorlar.
Dios mío.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]