Hapishane mi перевод на испанский
461 параллельный перевод
Nedir bu Musgrave Mâlikhanesi, lanet olası bir hapishane mi?
¿ Qué es Musgrave Manor, una deslumbrante prisión?
- Burası bir hapishane mi?
- ¿ Esto es una cárcel?
Hapishane mi?
¿ Una prisión?
- Hapishane mi?
- ¿ Cárcel?
Hapishane kurallarımızdan haberiniz yoksa, ipek çoraba izin vermediklerini bilmelisiniz. Hapishane mi?
Por si no conoce nuestras normas carcelarias se prohíben esas medias.
Hastane mi, hapishane mi?
¿ Un hospital o una cárcel?
- Hapishane mi?
- ¿ En prisión?
Burası hastane mi, hapishane mi?
¿ Qué es esto, una cárcel o un hospital?
- Hapishane mi yıkıldı?
- ¿ Se cayó la cárcel?
Hapishane mi?
¿ En prisión?
- Hapishane mi?
- ¿ en ei calabozo?
- Hapishane mi yok?
- ¿ Es que no hay cárceles?
Mary Ellen Michener : 7 ila 10 yıl arası hapishane mi Ceza Kampı mı?
Mary Ellen Michener : ¿ de 7 a 10 años en una penitenciaría o Punishment Park?
Burası bir hapishane mi?
¿ Esto es una cárcel?
Hapishane mi?
¿ Prision?
Hapishane mi?
- ¿ Las prisiones?
Hapishane mi?
- ¿ Prisión?
Hapishane mi?
Prisión.
Hangisi daha kötü bilmiyorum, kilise mi hapishane mi?
No sé qué es peor : La iglesia o la cárcel.
Hapishane Komisyonundan size emirleriniz gelmedi mi?
¿ No le dio órdenes la Comisión de Prisiones?
Bu hapishane işiyle ilgili benimle dalga geçmeyin.
No puedes burlarte de mi trabajo en la prisión.
Haydutlar ne yapacak ki? Burası, askerlerin koruduğu bir hapishane değil mi?
Será que no sabe que esta cárcel está rodeada de soldados?
- Saygıdeğer mi? Sen, ağabeyleri... -... hapishane kaçkını mısınız?
¿ Entonces tú y sus hermanos sois unos criminales?
- Hapishane mi, Mutfak mı daha kötü?
- Sí, pregunta a Donadieu. Es divertido, ¿ eh?
Bu sene adliyede yeni bir hapishane kurdum ve burada kaldığın sürece bir şey olursa, herhangi bir şey ateş alabilecek bir şey...
Construí una nueva cárcel en mi juzgado este año.
Hapishane demek istiyorum. Yargıç Waterman'ın mahkeme kararıyla çocuklar Sosyal Hizmetler Departmanı'nın vesayeti altındalar.
El Juez Waterman respeta mi opinion... como supervisor del bienestar del estado... y es mi opinion que gente como ustedes...
Hapishane yemekleri mi?
¿ La comida de la cärcel?
Affedersiniz ama pek hapishane görmediniz, değil mi?
Perdone, pero no ha pasado mucho tiempo con prisioneros, ¿ verdad?
Hapishane hücresinde mi?
¿ Una celda de prisión?
Belki de ben burdayken bacağım hapishane hastanesinde bir yerlerde olduğu içindir.
¿ No cree que puede ser porque yo estoy aquí y mi pierna está aún en algún sitio en el hospital de la cárcel?
Bu hapishane, büyük bir yer mi?
Esa prisión, ¿ es grande?
Gitarımla yapmak istediğim şey bir tiz haykırış, büyük bir haykırış, bir çığlık. "Haykırış" çok güçsüz, gerçekten. İstediğim, o hapishane gibi fabrikada o askeri hapishanede tüm gün kilit altında tutulan tüm insanlar için bir çığlık, bir haykırış.
Lo que querría hacer con mi guitarra... es un único grito agudo, un inmenso grito agudo... un grito, un alarido... es más que un grito... un grito, finalmente, es mezquino, un grito... un alarido, porque toda esa gente... que está encerrada aquí en la fábrica... que está encarcelada en esa especie de presidio... todo el día, es gente...
, Hapishane şefinin seni gözetmesini isteyecek birini mi tanıyorsun? Yiğidim! Yo!
Héroe, ¿ ha hablado alguien que conozcáis con el Caudillo de la Prisión e intercedido por vos?
Sounder ile birlikte babamı aramaya bir hapishane kampına gitmiştik.
Sounder y yo fuimos a ese campo de trabajo buscando a mi padre.
Hapishane böyle mi yönetilir?
No es forma de llevar una cárcel.
Yazılı ifadende, işkence, hapishane ya da başka birşey korkusundan, herhangi bir yalan ya da sahtelikten bahsettin mi?
Hablo falsedades E invento mentiras en su encierro Por temor a la tortura, De la cárcel o de otras cosas.
Leydim, onu bir hapishane hücresine koyun.
Mi señora, encierrenla en una celda de prisión.
Burası hapishane değil mi?
¿ Y esto no es la cárcel?
Diğer seçenek hapishane olduğuna göre, fazla seçeneğim yok, değil mi?
Dado que la alternativa es la prisión, no tengo muchas opciones, ¿ no?
Şu hapishane nasıl da orada duruyor!
Está ahí, mi prisión.
Normal bir hapishane daha iyi mi olurdu?
¿ Se conseguiría algo en una cárcel?
Benim evim, hapishane.
La cárcel es mi casa.
Cicili bicili kıyafetlerinle hapishane bitirimleri gibi... evime gelip bizimle alay edebileceğini mi sandın?
¿ Crees que puedes entrar en mi casa con tu ropa de primera... y tus modales carcelarios y burlarte de nosotras?
Hayatının geri kalanını iğrenç bir hapishane hücresinde sigaralar ve tuvalet kâğıtları için rüşvet vererek mi geçirmek istiyorsun?
¿ Quieres pudrirte el resto de tu vida en una celda asquerosa sobornando a carceleros para que te den tabaco y papel higiénico?
Hapishane Rock'ı banyo sabunum nerde.
¿ En donde esta mi El jabón de baño "Rock de la carcel"?
Onu hapishane morgundan canlı olarak çıkartmak gibi mi?
¿ Para que lo sacara de la cárcel vivo?
Kendi babası onu, 15 yaşındayken kapı dışarı etmiş o yüzden babam, çocuk yetiştirmeyi, bir mecburiyet olarak görür- -... bir oyun parkından ziyade, bir hapishane gibi.
A mi papá le enseñaron a ver la crianza como una carga. Una prisión, en vez de un patio de juegos.
- Arkamda Jimmy Fingers oldukça beni hiçbir hapishane tutamaz. Tahliye mi edildin?
- ¿ Te dejaron salir?
Karımın sonu hapishane ya da akıl hastanesi olur, ben sadık bir koca gibi görünürüm, ve kayın pederimin benim için yapmayacağı hiçbir şey yoktur.
Mi mujer acaba en la cárcel o un manicomio, Me veo como un esposo devoto, Y mi suegro haría cualquier cosa por mí.
Herkes daha fazla hapishane istiyor değil mi?
¡ Todos quieren más prisiones! ¿ Verdad?
Cal State'den bir Chicano yayınlamak için Hapishane Reformu notlarını aldı.
Un Chicano de Cal State logró que publiquen mi ensayo sobre la reforma de la prisión.