Ne gerekiyorsa перевод на испанский
3,502 параллельный перевод
Annem Java'ya dönmemiz için ne gerekiyorsa yapıyor.
Mi madre haría cualquier cosa para que nosotros volvamos a Java.
Mary'nin hayatını kurtarmak için ne gerekiyorsa yaptım.
Lo que fuera necesario para salvar la vida de Mary.
Ne gerekiyorsa. Çeviren :
Cueste lo que cueste.
Ne gerekiyorsa. Kahve nefis.
Cueste lo que cueste.
Bunun için ne gerekiyorsa yapacağım.
Haré lo que haga falta para conseguirlo.
Her ne gerekiyorsa.
Lo que necesite.
Bunu atlatmak için ne gerekiyorsa yapabilirsin.
Haz lo que tengas que hacer para conseguirlo.
- Ne gerekiyorsa yaparım.
Haré lo que haga falta.
Lütfen söyle ne gerekiyorsa yapayım.
Por favor, dime esa forma secreta. Haré lo que sea.
Annemi korumak için ne gerekiyorsa yapacağım.
Haré lo que sea para proteger a mi madre.
Ne gerekiyorsa yapılsın. - Ne için?
¿ Para...?
- Hiçbir şey bulamadım. Ama İK'nin parmağı olduğunu biliyorum onları indirmek için ne gerekiyorsa yapacağım.
Pero sé que los de HR estuvieron involucrados haré lo que pueda para derribarlos.
Julian Randol'ı yakalayıp itiraf ettirmelerini ve ne gerekiyorsa yapıp Liber8'in yerini öğrenmelerini söyledim.
Para capturar a Julian Randol, hacerlo confesar lo que hizo, y nos guíen a la locación de sus amigos de Liberate por cualquier medio necesario.
Yardımınız için ne gerekiyorsa.
Lo que sea para ayudar.
Ne gerekiyorsa yaparım.
Haré cualquier cosa.
Ne gerekiyorsa yapacağım.
Haré lo que tenga que hacer.
Petri kabında bulunan canlının yaşaması için ne gerekiyorsa onu.
Bueno, cualquier cosa que amerite la necesidad de un plato de petri viviente.
Ne gerekiyorsa yapın.
Haz lo que sea necesario.
Artık işleri ben yürütüyorum ve bu kampı korumak için ne gerekiyorsa yapacağım.
Ahora yo me haré cargo, y haré todo lo que cueste para proteger este campamento.
Ne gerekiyorsa aldım.
Para estar listo para cualquier cosa.
Seni müebbet tıkmak için ne gerekiyorsa elimizde var.
Tenemos suficiente aquí como para encerrarte de por vida.
Şimdi, biraz dinlen çünkü içinde bana açıklayacağın bir çok şeytan var, ve ben onları kazıp çıkarmak için ne gerekiyorsa yapacağım.
Ahora debes descansar, porque es evidente para mí que aún tienes otros demonios dentro tuyo, y haré lo que sea necesario para hacerlos salir.
Çocuğum için bir hayat kurmak için ne gerekiyorsa onu yaparım.
Lo que haga falta para dar de comer a mi hijo, eso haré.
Ya ne gerekiyorsa onu yaptığımda terazide ağır basan bir taraf olmazsa?
¿ Qué pasa si a pesar de todo lo que hecho, no consigo ganar?
Ne gerekiyorsa onu.
Lo que haya que hacer.
Torunumu almak için ne gerekiyorsa yapacağım. Özellikle sizden biri çocuk yapana kadar.
Haré lo que tenga que hacer para recuperar a mi nieto, especialmente si ninguno de vosotros va a tener otro.
Babamı bulmak için ne gerekiyorsa yapacağım.
Haré todo lo que pueda para encontrar a mi papá.
Devam et. Kayıt dışı. Ava'nın boru hattını ondan habersiz kurması için Stephen Huntley'e ne gerekiyorsa yapması için talimat verdim.
Di instrucciones a Stephen Huntley de hacer lo que fuera necesario para conseguir el oleoducto de Ava, y le dije que lo hiciera a sus espaldas.
Küçük kızım için ne gerekiyorsa onu yapacağım.
Haré lo que tengo que hacer por mi chiquita.
Eğer Davina denilen cadı bize sırtını dönerse onu durdurmak için her ne gerekiyorsa yapacağım.
Si esta bruja muestra ser una enemiga la detendré a cualquier costo.
Nasıl yapacağımı bilmiyorum ama her ne gerekiyorsa yapıp bana her ne yaptıysan ondan kurtulacağım. Kurtulduğum zaman da benimle tanıştığına lanet edeceksin.
No sé cómo, pero desharé lo que sea que me hayas hecho, y cuando lo haga, vas a desear no haber puesto tus ojos en mí.
Hayatta kalmak için ne gerekiyorsa yapacaksın.
Harás lo que sea necesario para permanecer con vida.
Ne yapman gerekiyorsa onu yap.
Haga lo que tenga que hacer.
Ardından ben dışarıya çıkacağım. Sen de temizlenmen için ne yapman gerekiyorsa yaparsın.
Y después salgo, y así puedes limpiar lo que sea que necesites.
Ne yapmanız gerekiyorsa yapın.
Haced lo que tengáis que hacer.
Müdürüm ne yapmanız gerekiyorsa yapın.
Haga lo que tenga que hacer, inspector.
O bebek ne zaman gelmesi gerekiyorsa o zaman gelecek.
El bebé vendrá cuando deba venir.
O yüzden Mellie'ye gidip işleri eskisine döndürmek için ne sözü vermen gerekiyorsa vereceksin.
Así que vas a Melli y le prometes lo que sea para arreglar las cosas.
Sonra seni o tahttan düşürmek için ne yapmam gerekiyorsa onu yapacağım.
Y después haré lo que tenga que hacer para que no te salgas con la tuya.
Tamam, ama sadece bizim bilmemiz gerekiyorsa bile bununla ne yapacağız?
De acuerdo, pero aún si esto es solo para que nosotros sepamos ¿ qué hacemos con esto?
Sonra seni o tahttan düşürmek için ne yapmam gerekiyorsa onu yapacağım.
Y luego haré lo que deba hacer para asegurarme de destronarte.
Yardım etmem için ne yapmam gerekiyorsa söyle yeter.
Sólo dime qué puedo hacer para ayudar.
Ne yapmaları gerekiyorsa onu yaptılar ve sonra öldüler.
Hicieron lo que necesitaban hacer, y luego se murieron.
Sana ne istiyorsa ve nasıl olması gerekiyorsa yaptırır.
Que te lleva dónde y cómo quiere.
Ne yapman gerekiyorsa yap.
Haz lo que tengas que hacer.
Babam biraz işkolikti, ama ne zaman evde olması gerekiyorsa o saatte evde olurdu.
Mi padre era un hombre de negocios, pero cuando volvía a casa... estaba en casa...
Ondan özür dilemen gerek. Ya da ne yapman gerekiyorsa onu yap.
Ustedes necesitan disculparse o superarlo o hacer lo que sea que tengan que hacer.
Ne yapman gerekiyorsa onu yap.
Haz lo que tengas que hacer.
Ne yapman gerekiyorsa yap.
Así que lo que haya que hacer, hazlo.
Ava'yı çıkarmak için ne yapman gerekiyorsa onu çünkü Cameron onu içeride tutmaya çalışacak.
Lo que sea para tener a Ava fuera, porque Cameron va a seguir yendo a por ella.
O yüzden ne yapman gerekiyorsa 20 saniye içinde yapman gerekiyor.
Así que lo que tienes que hacer, tienes que hacerlo... en 20 segundos.
ne gerekiyorsa yap 19
ne gerek var 29
ne gece ama 42
ne gece 18
ne getirdin 35
ne geceydi ama 33
ne geldi 17
ne geceydi 17
ne gerçeği 28
ne gerek var 29
ne gece ama 42
ne gece 18
ne getirdin 35
ne geceydi ama 33
ne geldi 17
ne geceydi 17
ne gerçeği 28