Yiyor перевод на испанский
3,675 параллельный перевод
Bayan Taylor bu gece yemeği nerede yiyor öğren dedim.
Averigua donde va a cenar la señorita Taylor esta noche. Prometiste encontrarte con Sybil y los niños para cenar.
- Malik'in bizimle olmaya bayılır eminim ne yazık ki ailesiyle yiyor olacak.
Bien, estoy segura de que a Malik le encantaría unírsenos. Pero lamentablemente, estará cenando con su propia familia.
Bu inanılmaz. - Birileri yoğurdumu yiyor.
¿ Pelea?
Çocukları yiyor o.
Se come niños.
- Bu saatte kim yemek yiyor?
- ¿ Quién cena en casa esta vez?
O sümüklüböcek yemek yiyor.
Esa babosa está ahí, comiendo.
Yiyor sanırım.
Creo que se los come.
- Onlar balık yiyor. - Doğru.
¡ Comen pescado!
Smelly ne yiyor?
¿ Qué es ese mal olor?
Eberhart satışları iyi gitti ama kızlar birbirini yiyor.
La venta de Eberhart ha salido bien. pero las chicas están discutiendo.
Onlar seni hasta yapan böcekleri yiyor.
Se comen los bichos que te hacen enfermar.
Geceler boyu Kutup Ayısı ne yemek yiyor ne de uyuyor.
Noche tras noche, el Oso Polar no duerme ni come.
Nasıl da güzel yiyor.
¡ Come muy bien!
Ne yiyor merak ediyorum.
Me pregunto qué comerá.
İçim içimi yiyor resmen.
Estoy demasiado nerviosa.
Tüm gün mağazada adamın başının etini yiyor.
Ella se pasa el día en la tienda, de aquí para allá, murmurando.
Bu bebek bütün yemeklerimi yiyor.
Este bebé está comiéndose toda mi comida.
Beni buna bağlıyorsun ve tüm dünya kafayı mı yiyor?
Me conectan, ¿ y todo el mundo se vuelve loco?
Sürekli evde ve tüm yiyecekleri yiyor.
Ahora que estás en casa, se nos come toda la comida.
Çünkü benim rüyalarımda örümcekler her defasında gözlerimi yiyor.
Porque en mis sueños, las arañas siempre se están comiendo mis ojos.
O iki yaşından beri iki kişilik yiyor zaten.
El ha estado comiendo por dos desde que tenía dos años.
Melatonin çikolatanı afiyetle yiyor musun?
¿ Estás disfrutando de tu barrita de Melatonina?
Buralarda bir yerde... tırmalıyor, lazanya yiyor, bildiğin kedi şeyleri yapıyordur.
- Está en algún lugar por aquí... Rascándose, comiendo lasaña, ya sabes, haciendo cosas de gatos.
Sonra bizim altın çocuk götüne tekmeyi yiyor ve ben bir realite şovdaki figüranlara dönüyorum.
Dejan al niño dorado. Y yo me veo como un extra en Hillbilly Handfishin?
Mike pasta yiyor.
Mike está comiendo tarta.
Birlikte karışık kuruyemiş aldığımız zaman tüm fındıkları yiyor, böylece görmek zorunda kalmıyorum.
Sabes, cuando compramos la bolsita de frutos secos, se comió todas las nueces brasileras para que yo no tuviera que verlas.
Scauldronlar bunları yiyor.
Esto es lo que Scauldron come.
Utandığın için ne yiyor, ne uyuyor ne de telefonlarıma bakıyorsun.
Ya que estás tan avergonzada, tampoco puedes contestar el teléfono, dormir o comer.
Yok, Rok Yi şimdi yemeğini yiyor.
No, Rok Yi está comiendo ahora.
İş yerinde artık teknoloji yok. Profesyonel değil, zamanınızı yiyor.
Gracias... por estar siempre aquí para nosotras.
Japan dostlarımız onları yiyor.
Los japoneses se los comen.
Bu şey beni... Canlı canlı yiyor.
Esto me... me está comiendo vivo.
İnsanlar bunu, burada soslu Hint kiraz marmelatlı organik fındık ezmesi olarak yiyor.
Esto de aquí es un sándwich de mantequilla de avellanas orgánicas con mermelada de mango.
Muhbirim gözaltında ne bok yiyor?
¿ Que coño hace mi informante detenido por la policía?
Birlikte karışık kuruyemiş aldığımız zaman tüm fındıkları yiyor, böylece görmek zorunda kalmıyorum.
Sabes, cuando compramos un paquete de cóctel de frutos secos, ella se come todas las nueces de Brasil para que no tenga que mirarlas.
Şimdi de kurabiye yiyor.
Está comiéndose una galleta.
Üç mermi yiyor. Biri yandan.
Tres disparos... uno en el costado, dos en la espalda.
Ve her yıl, bir Amerikalı uykusunda ortalama sekiz örümcek yiyor.
Y cada año, un americano come de promedio ochos arañas mientras duerme.
Lisa böcek yiyor!
¡ Lisa come bichos!
İnsanlar bunu nasıl yiyor?
¿ Cómo puede la gente comer esto?
Gördüğünüz gibi, bu kabın içine bozuk para koyduğunuzda sensor harekete geçiyor ve bu sevimli köpek parayı yiyor.
Como ven, cuando pongo una moneda en su cuenco... se activa el sensor y el adorable cachorro se la come.
Evet, Başkan ve Eun Seok'la yemek yiyor.
Sí. Está comiendo con la Presidenta y Seo Eun Suk.
Bu Zzzax denen şey her neyse benim iğnelerimi yiyor.
¡ Tony! Sea lo que sea Zzzax se está comiendo mis aguijones.
Dışarıda herkes birbirini yiyor.
Todos contra todos.
- Sence ne yiyor olabilir?
- ¿ Qué crees que esté comiendo?
Bombur ikinci kuzu budunu yiyor!
¡ Bombur ya va en su segunda pierna de cordero!
Gwyneth Paltrow burada yiyor.
Gwyneth Paltrow come aquí.
" Lanet olsun şu beyaz krakere bak, masama oturmuş yemeğimi yiyor.
"Rayos, miren a ese blanco " en mi mesa, comiendo mi comida,
Karım durmadan başımın etini yiyor.
Mi esposa no para de incordiarme.
Bu şey ruhları yiyor, millet.
Esta cosa come almas, chicos.
Bayan Taylor bu gece yemeği nerede yiyor öğren?
Richard.