Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ Ö ] / Öğreniyorsun

Öğreniyorsun перевод на испанский

962 параллельный перевод
Patron, her şeyi önceden öğreniyorsun.
Jefe, usted siempre se adelanta a los hechos.
Islahevinde bir sürü iyi şey öğreniyorsun.
En el reformatorio aprendes muchas cosas buenas.
Sonra bu adamların aslında neler yaptığını öğreniyorsun.
Y luego averiguas lo que esos hombres hacen en realidad.
- Çabuk öğreniyorsun Profesör.
- La estás cazando, profesor.
Henry, bunları nereden öğreniyorsun?
Henry, ¿ A quién has salido?
Henry, bunları nereden öğreniyorsun?
Henry, ¿ a quién has salido?
- Bu kadın zırvalarını nereden öğreniyorsun?
- ¿ De dónde has sacado esas cosas de las mujeres?
Bahçecilikle uğraşınca tuhaf şeyler öğreniyorsun.
Aprendes las cosas más curiosas con...
- Balede bunu mu öğreniyorsun?
- ¿ Lo aprendes en Ballet?
Barda çalışınca neyin insanların sinirlerini bozduğunu öğreniyorsun.
Trabajando detrás de Ia barra aprendes Io que mueve a Ia gente.
Öğreniyorsun.
Estás aprendiendo.
Layton, kaytarmayı çok hızlı öğreniyorsun.
Layton, aprendes muy rápido.
Aferin oğlum... Hızlı öğreniyorsun.
Buen chico, aprendes rápido.
Okulda bu zırvaları mı öğreniyorsun?
¿ Es esto lo que aprendes en la universidad?
Biraz yaşlandığın zaman, duyguların aşınıyor. Hiç kimseye güvenmemen gerektiğini öğreniyorsun.
Cuando te hagas un poco mayor y estés menos verde... aprenderás a no confiar nunca en nadie por ninguna razón.
Çabuk öğreniyorsun.
Aprende rápido.
- Cabuk öğreniyorsun Valiant. Cok iyi at bindiğini gördüm.
Manejas caballo y lanza como un caballero.
- Öğreniyorsun.
- Estás aprendiendo.
ne öğreniyorsun diye ucuza alıyorsun.
- Aprendes, es barato.
Birdenbire içimizde bir casus olduğunu öğreniyorsun.
¡ De repente, encuentras que tienes un espía entre nosotros!
Yuvarlanmayı mı öğreniyorsun, evlat?
Hay que a prender a caer bien, como yo.
Burada yaşıyor ve öğretmenlik yapıyorum. İster istemez öğreniyorsun.
Bueno, viviendo y dando clases aquí terminas aprendiendo.
Çabuk öğreniyorsun.
Aprendes rápido.
Kadınları öğreniyorsun.
Aprendes a conocer a las mujeres.
- Oldukça hızlı öğreniyorsun.
- Aprendes muy rápido.
Değişik bir savaş olabilir ama başka hiçbir şey değişmedi. Hala her şeyi kendin öğreniyorsun.
Puede ser una guerra diferente, pero... pero aún descubrimos las cosas solos. ¿ Qué comando?
Daha fazla yağ israfının nasıl yapılacağını mı öğreniyorsun?
¿ Que sobra aceite para malgastarlo de esa manera?
Yaşamayı yeni yeni öğreniyorsun.
Sólo estás aprendiendo a vivir.
Hey, çabuk öğreniyorsun.
Aprendes rápido.
Ama genel plan mükemmel. Babandan beri kimseden nefret etmediğin kadar Troiano'dan nefret etmeyi öğreniyorsun.
Y estás aprendiendo a odiar a Troiano como no habías odiado a nadie desde lo del viejo.
- Bundan ne öğreniyorsun?
- ¿ Qué le enseña esto?
Hapis cezan sayesinde birşeyler öğreniyorsun.
A ti te haría falta ir a la cárcel, para que te instruyeran.
Sen de İngilizce öğreniyorsun.
Por lo tanto estás aprendiendo inglés.
Her gün yeni bir şey öğreniyorsun işte.
Bueno, aprendo algo cada día.
Sanırım içeri girebiliriz.Balık tutmayı öğreniyorsun
Roger, vas a aprender a pescar.
Roma zamanında yaşamanın nasıl bir şey olduğunu öğreniyorsun.
Y estás descubriendo lo que era vivir en la época romana.
- Öğreniyorsun.
- Aprenderás.
Herkesin akıbetini öğreniyorsun.
Se conoce el destino de todo el mundo.
Zekanı geliştirmek için değil, öldürecek adam bulmak için okumayı öğreniyorsun.
Se aprende a leer para ser más inteligente, no para matar hombres.
Gerçekten direnç göstermeyi öğreniyorsun.
En verdad estás aprendiendo a oponer buena resistencia.
İşte böyle Leo, öğreniyorsun.
Muy bien, Leo. Estás aprendiendo.
Öğreniyorsun.
Está aprendiendo.
Kendin için en iyi olan şeyi öğreniyorsun.
Descubres qué es lo que te gusta.
- Bak, yaşamayı öğreniyorsun.
Y lo mejor es que tu estás conmigo.
Harika, Eddie. Hızlı öğreniyorsun.
Espléndido, Eddie.
Öğreniyorsun.
Aprenderás.
- Çok şeyle başa çıkmayı öğreniyorsun.
Por lo menos aprendes a tratar con gente de todo tipo.
Bu kadar çok şeyi nasıl öğreniyorsun, canım?
¿ Cómo sabes tanto de él, cielo?
- Daha ne olsun, öldürmeyi öğreniyorsun. Şiddet sisteminin bir parçasıyız.
Y lo que es más : te enseñan a matar.
Anlayabilecek kadar büyüyünce vazgeçmeyi öğreniyorsun.
Quería buena comida ropas bonitas.
Ki o zaman sadece bardaktaki ruj lekelerini incelemeyi öğreniyorsun. Aynen öyle.
Para el sexto grado?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]