Üstünden перевод на испанский
3,951 параллельный перевод
O zaman tekrar üstünden geçelim ki soru sorulduğunda her şeyi mahvetme.
Entonces ensayémosla otra vez, para que sepa que no te hundirás durante el interrogatorio.
8 üstünden 6 falan alırız.
hemos conseguido 6 de 8.
Burada olman gereken zamanın üstünden 30 dakika geçti. Bu da gelmen gereken saatin üstünden bir saat geçmiş demektir.
Son 30 minutos tarde de la hora a la que debes estar aquí, lo que significa que es una hora más tarde de la que deberías estar aquí.
Şu Hollywood partilerine gideceğim çıplak kızların üstünden balık yiyeceğim beleş promosyon ürünleri alacağım.
Vas a ir a esas fiestas en Hollywood, vas a comer pescado de chicas desnudas, vas a conseguir accesorios gratis.
Siz bana cesedin üstünden kimlik çıkmadığını söylediniz.
Usted me dijo que no había una identificación en el cuerpo.
Arabanın üstünden geçmesine sebep oldun.
Dejaste que el auto le pasara por arriba.
Deponun üstünden uçan herhangi bir şey.. ... radar, sonar veya casus uydu hepsi bunu görüyor.
Cualquier cosa que sobrevuele el almacén, radar, sonar o satélite espía, lo que ve es... esto.
Üç masanın üstünden sıçradım getirilmekte olan düğün pastasını devirdim ve üzerine atladım.
Salté por encima de las tres mesas destrozando el pastel de bodas y me lancé sobre él.
Ölü vücudum üstünden.
Antes muerto.
Baba, çekil üstünden!
Papá, ¡ quítate de él! ¡ Por favor!
Sadece betimlemenin üstünden geçiyorduk.
Estamos hablando de nuestra - imaginería descriptiva. - Lo siento, cielo,
Çekil üstünden. Onu öldürürsen beni de öldürmek zorundasın.
¡ Si lo matas, me matas a mí!
İki saat boyunca bağırılmış ve üstünden Mercedes'le geçilmiş bir tür tavuk.
Es un pollo que se ha gritado durante dos horas y luego atropellado por un Mercedes.
Baştan sona üstünden geçtik zaten.
Ya hemos pasado por esto de un lado y para el otro.
Serbest dövüş usulü sırtımın üstünden yere serdim.
Le tiré por encima de mi hombro estilo lucha libre.
Beni üstünden atacaktı.
Estaba a punto de caer.
Vakum basıncının üstünden yakıt geçer. Yakıt odasında yanmadan önce yakıtın havayla karışması gerekir.
Bueno, la presión interior de vacío transporta el carburante y mezcla el líquido con el aire antes de ser absorbido a la cámara de combustión.
Ne üstünden çalınan bir şeyi, ne de herhangi bir sabıka kaydı var.
Nada robado, ninguna historia criminal.
Gecenin başından beri gözünü üstünden ayırmadı.
Te ha estado mirando toda la noche.
Ben gözümü onun üstünden ayırmam.
Voy a mantener un ojo sobre el.
Ama çalılıkların üstünden sıçrayıp mayınlara teğet geçmiyordum.
Salvo que no estuve pasando entre arbustos, rodeando minas terrestres.
Adamın birinin pantolonundaydı. Vefat etmiş kurbanın üstünden kimlik çıktı mı?
El aquí fallecido, llevaba alguna identificación con él?
Şu Hollywood partilerine gideceğim çıplak kızların üstünden balık yiyeceğim beleş promosyon ürünleri alacağım.
Iré a esas fiestas de Hollywood, comeré pescado sobre chicas desnudas tendré sexo gratis.
Felcli davranmak amcan için en iyi yoldu, tüm süpheleri üstünden cekmek için.
Fingiendo la parálisis era la mejor manera de evitar sospechas.
Bart Simpson, Tanrı'nın belası şu nutkunun tutulmasını hemen at üstünden.
Bart Simpson, sal de ese maldito estado de Babia ahora mismo.
Pekâlâ, bu şeyleri üstünden çıkarmak için levyeye mi ihtiyacım var?
Y los adultos deben disciplinar.
El kundağını namlunun üstünden geçir.
Pones la guarda por encima del cañón. Lo sujetas con la horquilla.
Altılı Labatt birası alıp hidroelektrik santralinin arkasına geçerdik. Parkasının altından boğazlı kazağının üstünden öptürürdü.
Bebíamos cervezas Labatts detrás de la planta hidroeléctrica y ella me dejaba ir bajo su abrigo de cuello alto.
Arabayla üstünden geçtim.
Le atropellé.
Hastaneden dönerken adamı gördüm sonra dar bir yolda Ethan'ın kamyonetiyle kovaladım ve üstünden geçtim.
Le vi mientras regresaba del hospital, y le perseguí por un callejón en la camioneta de Ethan... y le atropellé.
- Yüzbaşı. Tüm ince çizgilerin üstünden geçmek zorundayız.
Vamos a pintar sin salirnos de la raza esta vez.
Sahte kimliklerimizin üstünden geçelim.
Repasemos el cuento otra vez. ¿ Lana?
Çitlerin üstünden atlayan zanlı konusunda hâlâ ipucu yok ama hala arıyorlar.
Todavía no hay nada sobre el ladrón que saltó la valla pero siguen buscando.
Her şeyin üstünden geçmeliyiz. Tamam mı Nathan? Eski gazete haberleri, fotoğraf albümleri...
Está bien, tenemos que repasarlo todo desde el inicio Nathan, ¿ de acuerdo? Todos los artículos periodísticos, álbumes de fotos, todas nuestras notas, cualquier cosa que piense de
Çekil üstünden dedektif. Hadi!
Suéltalo, Detective.
Gerçek bir zarar vermeden önce bir şüphelinin üstünden çekilmeniz gerekti mi?
¿ Nunca han tenido que apartarte de un delincuente para evitar que hicieras daño?
- Polis etiketinin üstünden geçiyor.
Está revisando los expedientes policiales.
10 kere üstünden geçtik, Joe.
Lo repasamos diez veces, Joe.
Tekrar tekrar üstünden geçtik.
Lo hemos repasado una y otra vez.
Bu fotoğrafları çekip yanlış bilgilerle haber yapanlar ünlüler üstünden para kazanırlar.
La gente que hace las fotos... la que las publica con todo tipo de mentiras... los famosos son sus presas.
Haftada bir görüşeceğiz ve bütün bütçenin üstünden geçeceğiz.
Nos reuniremos una vez por semana... y analizaremos los presupuestos con todo mi equipo.
Ancak gazetecilik ruhuyla her şeyin üstünden bir kez daha geçmeliyiz diye düşünüyorum.
Pero... guiados por el espíritu del periodismo creo que deberíamos revisarlo todo.
"Çalışması on üstünden on" diye yazdım.
Diez sobre diez por su esfuerzo. "
Hiçbir şeyden on üstünden on almamıştım.
Jamás había sacado diez sobre diez en nada antes.
Sonra kaleci açılmaya başladı ve direğin üstünden dışarı vuracağını düşündük.
El arquero se adelantó y creímos que iba a lanzarla por encima del arco.
Ve yine direğin üstünden dışarı vuracağını düşünüyorduk ama vurmadı.
Creímos que lanzaría por encima del arco otra vez, pero no lo hizo.
Heidecker'ın Bölüm'e verdiği şeylerin üstünden geçiyorum.
Estoy revisando todo lo que Heidecker le dio a División.
Buranın üstünden git.
Apriete hasta allí.
Yok, aslında ona şöyle dedim, " Çek ellerini erkeğimin üstünden, sürtük.
No, de hecho le dije a ella, "Quítale las manos de encima a mi hombre, zorra."
Kaplumbağaları su üstünden kapan çaylağı çekiyorum.
Estoy tomando planos de un milano que baja volando y captura tortugas de la superficie del agua.
Pamela! Şunu onun üstünden çekmeme yardım et! DALLAS - 2x10 Suçluluk ve Masumiyet
¡ Christopher! ¡ Es Pamela! ¡ Ayúdame a quitarle esto de encima!
üstünde 26
üstüne 19
üstüne alınma 28
üstünü ört 16
üstüne üstlük 16
üstünü değiştir 20
üstünü giyin 16
üstünü giy 19
üstüne bastın 27
üstüne 19
üstüne alınma 28
üstünü ört 16
üstüne üstlük 16
üstünü değiştir 20
üstünü giyin 16
üstünü giy 19
üstüne bastın 27