Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ A ] / Akıllı kız

Akıllı kız перевод на французский

569 параллельный перевод
- Seni akıllı kız.
- C'est bien.
- Akıllı kız.
- Bien.
Gördüğüm en akıllı kız.
Elle en a dans la caboche!
Akıllı kız.
- Il y arrivera.
Akıllı kız.
- Elle est intelligente.
Yarım akıllı kız kardeşin mi?
Doc? Ta cinglée de sœur?
- Aferin bildin, akıllı kızım.
- Petite maligne! Oui, c'est ça,
Akıllı kız. Gece havası hasta eder.
Venez prendre l'air.
Akıllı kız, Sisina.
Remue bien fort, Sisina.
Akıllı kızılderiliymiş.
Pas bête.
Akıllı kız. Hadi gidelim.
Super, allons-y.
Akıllı kız. Şimdi annenin evine geri dön ve yarın sabah gel.
Retourne chez ta mère jusqu'à demain matin.
Akıllı kızım benim.
Voilà une fille sensée.
- Akıllı kız.
- Brave fille.
- Akıllı kız.
- C'est bien.
Sarışın kalmışsın, akıllı kızım.
Tu es restée blonde, petite futée.
Akıllı kız ol ve ayağa kalk.
sois une bonne fille et lève-toi.
- Akıllı kız.
Bien sûr que non!
Eğer akıllı bir kız olsaydı kendi seviyesinden iyi bir adam bulur... onunla evlenir, sonsuza dek mutlu yaşar... ve asla uşağın odasına girmezdi.
Si elle était sage, elle choisirait un jeune homme de son milieu, ils se marieraient et vivraient très heureux. Et elle n'irait plus jamais chez le majordome.
Linda, hadi akıllı uslu bir kız ol.
Linda, soyez chic.
Şimdi akıllı bir kız ol ve sümkür.
Soyez sage, mouchez-vous.
Kız artık akıllı.
Fille maligne.
Söylemeliyim ki, çekici ve akıllı bir kız olmana rağmen etrafının budalalarca sarılmasına izin vermişsin.
Bien que charmante et intelligente, on peut dire que tu collectionnes les crétins.
Akıllı kız.
T'es une brave fille.
Açıkçası Zeena, senin gibi akıllı bir kızın kendi bubi tuzaklarından birine düşmesini görmek...
Zeena, toi, te faire prendre par l'un de tes attrape-nigauds?
Akıllı bir kız.
C'est une petite maligne.
Rica ederim akıllıca karşılık verin bana. Ben annenizin emirlerini söylemeye geldim size. Dinlemek istemiyorsanız giderim, görevim de biter.
Donnez-moi une réponse sensée... ou la permission de me retirer.
Ta kendisi. Akıllı bir kız.
En voilà une qui a de l'esprit!
Akıllı bir kız ol.
Sois raisonnable.
Üç akıllı kız
" Trois filles futées
Kendimi hep çok akıllı bir kız olarak bilirdim.
Vous savez, j'ai toujours cru être une fille intelligente.
Her zaman akıllı bir kız oldun.
Tu es intelligente.
Akıllı kız.
Bravo.
- Evet ben Kızılderiliyim. O yüzden beni kandırmaya çalışırken sessizce dinlemek çok akıllıca olur.
Oui, je suis un Indien alors il serait sage... que j'écoute en silence pendant que tu t'apprêtes à me duper.
Benim kızım da çok akıllı.
C'est tout ce qu'elle est.
Akıllı küçük bir kız.
Pour ça, elle l'est!
Yani en iyi kıyafetleri giyin en akıllı adamlarınızı ve en güzel kadınlarınızı gösterin.
habillez-vous somptueusement... exhibez vos hommes d'élite et vos plus jolies femmes.
Kocanız gitmekle akıllılık ediyor.
Votre mari a raison de partir.
Babanız çok akıllı bir kız yetiştirmiş.
Il a élevé une fille bien intelligente.
Köyünü gören bir tepeye kadar götürdük onu. Akıllı bir kız. Kalan yolu gidebileceğini söyledi.
On est arrivé tout prčs du but, mais elle a été maligne.
- Hiç komik değil. - Bu Susan, akıllı-kızım. Emin misin?
On est allés faire du cheval l'autre jour, j'ai monté Schotzli.
Hepimiz kıt akıllı yaratıklarız zaten!
Nous sommes des animaux sans instruction.
25 yıllık arkadaşlığımızı bir kenara koyuyorum, bir gün gelecek... "akıllılık" ın ifadesi ile Jordan Lyman adı tek bir kelime olarak ortaya çıkacak.
Le jour viendra où... on associera Lyman et santé.
Akıllı adamın biri, en ihtişamlı tahta bile oturduğumuzda, sonuç olarak kendi kıçımızın üzerine otururuz, demiş.
Un homme avisé a dit que sur le trône le plus élevé du monde, nous sommes assis sur notre cul.
Benim gibi akıllı bir kız?
Une fille intelligente comme moi?
Malikanenin devri esnasında. Gerçekten inanıyorum ki onca yıllık vefalı hizmet mükafatsız kalmamalı her ne kadar akıllıca olmasa da.
Étant donné les biens existants, je crois fermement que tant d'années de loyaux services ne doivent pas rester sans récompense, peu importe qu'ils aient été malavisés.
Akıllı bir kız olduğunu biliyordum.
Je savais que vous étiez une fille intelligente.
Küçük kızı getirmek çok akıllıca bir hareketti.
Amener cette petite fille était un coup de génie.
Stewart kadar akıllı değilsin- - ama kasabadaki tek kız sensin.
Tu n'es pas aussi intelligente que Stewart, mais tu es la seule fille du coin.
Akıllı bir kız ol ve yap şunu. Yoksa yapmak istemiyor musun?
Soyez une bonne fille, vous ne voulez pas?
İnanıyorum ki, Fyodor lvanovich, eminim.. bu bulamayacağım kadar akıllı ve ahlaklı, saf bir kız, Elisaveta Mikhailovna.
Je suppose, Fédor Ivanovitch, je suis sûr, que je ne trouverai pas dans Ies capitales une fille aussi honnête, aussi intelligente, aussi pure qu'EIisavéta MikhaïIovna

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]