Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ B ] / Bahis mi

Bahis mi перевод на французский

171 параллельный перевод
Orada on beş binlik bahis mi oynanmış?
1 5 000 dollars de paris.
Neye olta atıyorsun, yan bahis mi?
Tu veux encore de l'argent?
Bu durumda, yarış sonucu için oldukça büyük... bir bahis oynamak ister misiniz? Bahis mi?
Dans cette optique, accepteriez-vous un pari sur l'issue de la course?
Diana'yla şundan bahsediyorduk. Bahis mi?
Diana et moi étions en train de discuter.
- Bahis mi?
- En pariant?
Bahis mi oynatıyorsun?
Tu fais quoi? T'es sur le terrain?
- Bahis mi oynatıyorsun?
T'es sur le terrain?
- Öyle, iyi bir bahis mi?
- C'est ça, un bon pari?
Bahis mi?
Au jeu?
Ailen Tanrı'ya karşı bahis mi kaybetti?
Tes parents ont perdu un pari contre Dieu?
- Bir bahis mi?
- Un défi?
- Bahis mi oynamak istiyorsun?
Un pari?
- Üstüme bahis mi açacaksın?
- Tu veux encaisser ta mise?
Bahis mi?
Un pari?
Bahis mi?
Parier?
Yarın bana karşı 10-1 bahis mi öneriyorsun? Evet.
Vous proposez dix contre un à celui qui parlera contre moi.
Bahis mi? Bahse girecek paran var mı?
- Tu n'as plus d'argent à parier!
Bu sandalye boş kalsa da olur. - Bahis mi?
On allait justement remplir ces sièges.
- Bahis mi?
- Un pari?
- Bahis mi?
Quel pari?
Gerçek bahis mi? Parayla?
Tu veux qu'on parie du fric?
Yani son bahis senin içindi, öyle değil mi?
Non! Ni à un gentleman, ni à un vieux fou...
- Hâlâ bahis istiyorsun öyle mi?
Tu veux toujours miser?
Benny bahis oynatıcınızdı, değil mi Bay Stephens?
Benny était votre bookmaker?
Kendi üzerine mi bahis oynayacaksın Charlie?
Tu paries sur toi-même?
Rus hatunlarını bahis yapmıyorsun öyle mi?
Explique tes virées chez les femmes russes?
Biri "bahis" mi dedi? Bahse girerim onunla bir gün bile çıkamazsın.
Tu n'obtiendras jamais un rendez-vous.
Ona bahis yatırdın, değil mi?
- C'est un marchand de muscle.
Biraz sarhoş olduğumu, esrarla kafayı bulduğumu düşünüyorsun... hazır paralar havada uçuşuyorken ufak bir bahis oynayayım dedin, öyle mi?
Tu te dis que je suis un peu rond, un peu défoncé, et tu veux faire une partie amicale pendant qu'il y a encore de l'argent?
Senin için 1500 dolarlık bahis oynamamızı istemedin mi?
Nous as-tu fait parier 1500 dollars pour toi?
Maish... bana karşı bahis mi oynadın?
Tu avais parié contre moi?
Kaptan'ın hayatının bahis konusu olduğunu söylediniz mi? Evet.
Les avez-vous informés que le capitaine était en danger?
Yine de küçük bir bahis fena olmaz değil mi?
Miserais-tu une petite somme sur la bête à une corne?
Zar kutusunun dışarısındaki zarlar için mi bahis oynadın?
Si je comprends bien, vous avez misé sur les dés qui n'étaient pas cachés dans le cornet?
Mr.Callahan ve Mr.LaGattuta adına bahis oynadınız, öyle değil mi?
Vous avez bien placé des paris pour M. Callahan et M. LaGattuta?
Bahis kaybettin, değil mi Sam?
Tu as perdu un pari, Sam?
Yani Duke'lar hayatımı, bir bahis için mi mahvettiler?
Les Duke ont gâché ma vie pour un pari? De combien? Un dollar.
Eşit bahis için mi?
Pour une somme égale?
Efendim, buraya oynadığım bahis için gelmedim. Öyle mi?
Je ne suis pas là pour mon pari.
- Bahis oranları aleyhine, O'Brien. - Aleyhime mi?
Les paris sont contre vous, O'Brien.
YILLAR ÖNCE MEMLEKETTE Yıllar önce memleketindeyken... ilk kez bahis oynadığında bile oyun kurucu kokain müptelası mı... Columbia'ya 20.000 dolar. ... kız arkadaşı hamile mi, bilirdi.
Même au pays, il y a des années, quand on s'est connus, il savait si un joueur de foot carburait à la poudre... si sa copine était en cloque...
Bahis mi?
- Miser?
Bahis oynadığımı sandığın için mi paramı hazır tutuyordun?
- T'avais la liasse. Tu croyais que je voulais miser?
Hadi bir bahis daha oynayalım, bu kez senin yerine ben oynayacağım. - Sahi mi?
Restons pour la prochaine course, cette fois je parierai pour vous.
Knicks'e mi bahis oynuyorsun?
Tu paries sur les Knicks?
Kıdemli bir subayın bahis düzenleyip, her gün bundan fayda elde etmesi mi?
Un officier qui encourage le jeu et qui en tire profit?
- Bahis mi?
Parier, Fish?
Hayır, hayır, hayır, hayır. Hey, bahis bahistir. Öyle değil mi, Preston?
Un pari est un pari, hein, Preston?
Baba, sana verdiğim bilgilerle bahis oynamıyorsun herhâlde, değil mi?
Tu ne ferais pas des paris en utilisant mes informations, par hasard?
- Bahis bileti mi satıyorlar?
Ils vendent des billets de tombola?
Bahis oynadıktan önce mi sonra mı?
Etait-ce avant ou après avoir parié?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]