Banka перевод на французский
7,266 параллельный перевод
Senin banka güvenlik sisteminin arka kapısını açacak bir anahtar yapmana ihtiyacım var.
J'ai besoin que tu fasses une clé qui ouvrirait une porte dans le système de sécurité de la banque.
Böyle bir çantayı taşımasını tek nedeni banka verilerine uzaktan ulaşmaktır.
La seule raison qu'il a de porter une mallette comme ça c'est qu'il l'utilise pour accéder aux données de la banque a distance.
Banka datalarını yüklememize izin verecek.
Ca chargera un "robinet" qui nous permettra d'accèder et suivre toutes les données de la banque.
Banka datalarını analiz ettik.
Nous avons analysés les données de la banque.
Hey, büyük banka milyonerleriyle çalışmıyoruz burada.
Hey, on travaille pas tous pour des millionnaires.
Beni banka soymak için tavsiye isteyen eski bir ortak olarak tanıştıracak.
Il va me présenter en tant qu'ancien partenaire demandant des conseils sur un braquage.
- Sen bende bana banka soymada yardım edecek biri olduğunu söylemiştin.
- T'as dit que t'en avais un qui pourrait m'aider sur ce braquage.
Tamam. Sizin banka Wilshire geçidinde.
Ta banque est dans le couloir Wilshire.
Ondan sonra Misznay-schardin veya EFP kullanırsınız. Banka kasalarının olduğu yerdesiniz. Alırsınız ve kapıdan tüyersiniz.
Après ça, c'est une Misznay-Schardin ou une EFP, t'atteint les coffres-forts, et ça explose la porte.
Banka kasası biraz daha karmaşıktır.
Les coffres-forts, c'est un peu plus compliqué.
- Banka kasalarında? - Evet.
- Dans des coffres?
Artık resmen bir banka soyguncusuyum.
Il se pourrait que je devienne officiellement un braqueur de banque après tout.
Yangında, banka soygununda, hatta geçen gece soyguncular güvenliğe ateş ettiklerinde adam dışarı atıldığını söyledi.
L'incendie de l'immeuble... L'attaque de la banque... Même l'autre soir quand les voleurs ont tiré sur le vigile, il a dit avoir entendu un "woosh".
Annen senin banka hesabını silip süpürmüyor tabii.
Ta mère n'est pas en train de vider ton compte.
59 yaşında iken, incinmiş iyi bir adam olarak öldü. Banka hesabında 200 dolar parası ve onbinlerce dolar borç bıraktı.
Brisé, il est mort décemment à l'âge de 59 ans avec 200 $ sur son compte et 10 000 $ de dettes.
- Eğer banka kasasında bir ton nakdin varsa olursun.
Tu le fais si tu as une tonne de liquide dans un coffre.
Banka soyguncusu takımı oynamamızı mı istiyorsun?
Tu veux qu'on soit une équipe de voleurs?
Banka işi yolumuzdan çekildiğinde kafamı toplayabileceğimi düşünüyorum.
Une fois qu'on aura volé cette banque, je pense que je pourrais me libérer l'esprit.
Banka mülküne zarar verdin, masum rehineleri riske attın.
Vous avez détruit la propriété de la banque, mis des innocents en danger.
- Banka kasalarını kendi adına aldığın için.
Vous avez mis votre nom sur les coffres.
Banka soyguncunuz nerede?
Où est votre braqueur de banque?
- Banka işinde bana yardım edebilecek bir adamın olduğunu söylemiştin.
Tu as dit que tu avais un gars qui pourrait m'aider - à voler cette banque.
- Mickey çok banka soydu.
Mickey a cambriolé beaucoup de banques.
Burası Karabraxos Bankası. Galaksideki en güvenli banka.
Ceci est la Banque de Karabraxos, la banque la plus sûre de toute la galaxie.
Banka güvenliği! Açın kapıyı!
Sécurité de la banque!
Ben Bayan Delphox, Banka Güvenliği Müdürüyüm.
C'est Miss Delphox, Chef de la Sécurité de la Banque.
Hacker'ım ben, ayrıca banka soyguncusu.
Je suis un pirate... et un cambrioleur de banque.
Banka soyguncusu olmak için güzel bir gün.
C'est un bon jour pour être un cambrioleur de banque.
Birinci sorum, TARDIS ile banka soymak kolaydır.
Question une : cambrioler une banque est facile avec un TARDIS.
- Banka katı kilitleniyor.
Verrouillage du hall.
Banka katı kilitleniyor.
Verrouillage du hall de la banque.
Banka katında yakalanan adam hedef değildi, demek?
Alors l'homme qu'on a attrapé n'était pas la cible.
Galaksideki en büyük banka.
La plus grande banque de la galaxie.
- Hayır, hafızasını kaybettim ve bir banka soyuyorum, neden iyi olayım?
- Non, je suis un pilleur de banque amnésique, pourquoi ça irait?
Girilmez banka.
La banque inviolable.
Bu hem bir banka soygunu hem de zaman yolculuğu soygunu.
Ce n'est pas un simple hold-up de banque... mais un de voyageur temporel.
Banka artık açık.
La banque est désormais ouverte!
- Banka soymamız gerek.
Viens. - Il faut qu'on cambriole une banque.
Görev bir banka soygunu değildi. Asla olmadı.
Ça n'a jamais été un cambriolage de banque.
Başka bir banka soygununda yardıma ihtiyacınız olursa...
Si vous avez besoin d'aide pour un autre cambriolage de banque...
Banka falan soyma derken?
Ne braque pas de banque. - Quoi?
Banka soymak! Bildiğin banka soymak!
Braquer toute une banque!
İnternet olmazsa buradan Scottsdale'e kadar banka sistemi olsun, acil servis olsun her şey etkilenir.
Avec le web mort entre ici et Scottsdale, tout, depuis la banque jusqu'aux urgences, est affecté.
Ticaretten Sorumlu Sekreter Yardımcısı, CIA'in El Paso'daki bir banka operasyonuyla ilgili Buckley'ye bir e-posta atmış.
L'assistant du Secrétaire au Commerce a envoyé à Buckley un email demandant des infos sur une opération bancaire de la CIA à El Paso.
Çevrim içi geçmişini, e-maili, banka hesaplarını, profesyonel yazışmalarını kontrol etmişsindir.
Vous avez vérifié l'historique de son PC, ses emails, comptes bancaires, correspondance professionnelle...
Bir doktor, bir banka müdürü ve bir mühendis.
Un médecin, un banquier, un ingénieur.
Üstüne kayıtlı araç veya banka hesabı yok.
Pas de DMV ou des comptes bancaires.
Babamın banka ekstrelerini nasıl tutmam gerekiyor?
Combien de temps je dois garder les relevés bancaires de mon père?
Kaç dakikada intikal ettiklerini öğrenirim. Central Şehri'nde 40 banka var.
Il y a 40 banques à Central City, chacune à moins de 60 secondes de la police.
Banka ile hallet, tamam mı?
Voyez ça avec la banque d'accord?
Banka falan soyma.
- À plus tard.