Blacks перевод на французский
462 параллельный перевод
Ve Siyahların ardından Derby Meclisi sahaya çıktı.
Et voici les XV du Conseil de Derby qui rejoignent les All Blacks sur la pelouse.
Oyunu Siyahlar başlatacak.
Ce sont les All Blacks qui engagent avec Wilson.
Siyahlar saldırıyor, düdük çaldı.
Les All Blacks sont sur lui, l'arbitre siffle.
Sanırım top Siyahlarda.
La balle aux All Blacks.
Cliff, bu Siyahlar için üzücü bir sonuç olmalı.
Cliff, c'est un résultat très décevant pour les All Blacks.
Her zaman kardeşlerimiz için çalışıyordu.
Il est avec les blacks depuis le début.
İçmek için yeni bir yer bulmak zorunda kalacağım. Burda zenci var.
Va falloir que j'aille boire ailleurs, y a des Blacks ici.
Bu işi ikisi siyah, biri beyaz üç kişinin yaptığını biliyorlar.
Ils savent que trois mecs l'ont fait, deux Blacks et un Blanc.
Bilmemen normal. Burası bizim mekanımız. Ama beyaz kıçını sokmana izin verirler.
Je sais que tu ne connais pas C'est pour Blacks.
Buradaki zenciler bok kadar değeri olmayan beyinsizler! Bunu biliyorsunuz. İtiraf edin.
Les blacks ici sont cons comme mes pieds, vous le savez!
Siyahlar arabalarına gelirlerinden fazla para harcarlar.
Ces Blacks, ils claquent des fortunes pour leurs bagnoles.
Zenci arabaları, fahişeler gibi mi?
Oui, les Blacks, rastas et métèques!
Ben ve bir kaç eleman vardı.
J'étais seul au milieu d'une bande de blacks.
Beyaz bir fıstığa tecavüz etmek isteyen beş zenciyi nasıl durdurursun?
Comment on empêche 5 Blacks de violer une blanchecaille?
Zencilerde çok fazla et var diyor.
Il te dit que vous, les Blacks, vous êtes trop bien montés.
Elemana ihtiyaçları olunca birilerini çalıştırırdık.
On faisait un ou deux coups pour les Blacks quand ils avaient besoin d'aide.
Siyahlar patlamak üzere olan bir bomba gibi.
Tu ris? Les Blacks sont en colère.
Görsünler bakalım her mahalleden onca Porto Rikolu, Hintli, Kübalı, Koreli Arnavut, Filipinli, zenci koşup gelince ne oluyormuş.
Ils vont en chier quand les Portos, les Antillais, les Cubains, les Coréens, Albanais, Philippins, Blacks, sortiront de leurs tanières!
O siyah orospu çocuklarına...
On va prouver à ces enculés de Blacks...
Hatta hemen hiç siyahın olmadığı Wall Street'e.
Et Wall Street ou y a pratiquement pas de blacks.
Siyahi toplumda her köşe başında içki dükkanı olması gibi.
Pour la mκme raison qu il y a autant de dιbits de boissons chez les blacks.
Başka erkeklerimizin de aynısını yapmaması üzücü.
Dommage que pas plus de Blacks n'en fassent autant.
Belki de onun tanıdığı tek siyahlar biziz.
On est peut-être les deux seuls Blacks qu'il connaisse.
Siyah adamlar!
Cyrus! Les blacks!
Artık siyahlar ata mı biniyor?
Les Blacks font du cheval, maintenant?
Afedersiniz. Bu kara diğe mi?
C'est un truc de blacks?
Beyazlığın potamdan geçmesin!
C'est un jeu pour Blacks! Fourre pas ta blancheur au panier!
- Zencilerle aram iyidir.
Black? Je les sens, les Blacks.
Güneşli Cumartesi, African American Digest'ın yapımcısı.
Samedi qui chante, et Blacks d'aujourd'hui.
Sahadaki zenci olayından bile etkilenmedin.
Les conneries des Blacks, ça te trouble pas.
- Sen de tanıdığım diğer zenciler gibisin.
- T'es comme tous les Blacks.
Siyahilerin böyle soğuk havalara alışkın olmadığını sen de biliyorsun.
Nous autres, blacks, on est pas habitués.
Söz. - Cebimde beş kuruş yok. - Ulan hepiniz meteliğe...
Putain de blacks, vous êtes raides?
Zenciler dinden yeterince çekiyor zaten.
Les blacks ont déjà trop de religions comme ça.
Siyahi insanlarla ilgili söyledikleri bazı şeylere ben de katılıyorum.
Mais je suis d'accord... avec certaines choses qu'ils disent sur les blacks.
Arkadaşım Michael, polislerin siyahilerden nefret ettiğini söylüyor.
Michael dit qu'elle hait les blacks.
Bu kadar siyahın kavga etmeden bir arada durduğunu hiç görmemiştim.
Jamais vu autant de Blacks sans castagne.
İki kişi bir heykelle kaçmış.
Deux Blacks qui ont piqué une commode Biedermeyer.
Gray diyor ki, bu siyahlar değerini nasıl biliyorlardı?
Gray m'a dit : "Comment des Blacks peuvent savoir le prix?"
Zenciler arabayı aynı böyle kullanır.
Les Blacks conduisent comme ça :
Zenciler kimsenin kıçını tekmelemez tamam mı? Tecavüz etmezler.
Je connais des blacks qui cognent pas leur gonzesse et qui baisent pas.
Zenciler kimseyi vurmaz. Hiçbiri katil değil.
Des Blacks qui se shootent pas, qui ont pas fait de taule.
Bir de şu zencileri düşünün : Tupac, G-Rap and Wu-Tang.
Les seuls Blacks que je représente, c'est Tupac, G-Rap et Wu-Tang.
Zenciler dünyaya iyimser bakıyor.
Ces blacks qui racontent tous ces trucs positifs.
- Zenciler, muhallebi çocuğu değildir.
- Ces Blacks, c'est pas des voyous.
Sen de siyahlardan en az benim kadar nefret ediyorsun ama bunu itiraf etmiyorsun.
Tu hais les blacks autant que moi, mais tu l'admets pas.
Kardeş konuşmak istiyor.
Entre Blacks.
Ne zaman televizyonu açsak, bunu görüyoruz. Uyuşturucu satan siyahları.
Des blacks qui vendent du crack.
Beni birinci sınıfta güneşli LA'ye uçuracaklar ve Aydaki Kan'ın çekimine başlayacağız!
Pour filmer "La lune des Blacks" cet été.
Beyler acele edin biraz.
Grouillez-vous, les blacks.
- Siyahız. Hepimiz bir aileyiz.
- On est des Blacks.