Collins перевод на французский
2,277 параллельный перевод
Altı gün geçti Bayan Collins ve hiç ilerleme yok.
Ça fait six jours, Mme Collins, et toujours pas de progrès.
Christine Collins'i kapatan doktor siz misiniz?
Vous êtes le médecin qui a interné Mme Collins?
Bayan Collins, son kez soruyorum.
Mme Collins, pour la dernière fois :
Hemşire, Bayan Christine Collins'le ilgili bütün belgeleri görmek istiyorum. Hem de hemen, anlıyor musunuz?
Garde, je veux voir le dossier de Mme Christine Collins au grand complet et je veux le voir immédiatement, compris?
Küçük Collins'in öldüğü sanılıyor!
Le petit Collins serait parmi les morts!
Bayan Collins, çok üzgünüm.
Mme Collins, je suis désolé.
Başkomiser, Christine Collins vakasını ele alış biçiminiz teşkilatımızı halkın alay konusu haline getirdi.
Capitaine, à cause de votre gestion de l'affaire Collins, notre service de police est devenu un objet de risée.
Collins denen kadına gelince, oğlunun Wineville'deki kurbanlardan biri olduğuna hala ikna olmuş değilim.
Pour ce qui est de Mme Collins, on ignore encore si son fils est une des victimes de Wineville.
Bunun yolu da, Walter Collins'in o kahrolası çiftlikte öldürülen çocuklardan biri olmadığını iddia etmekten vazgeçmeniz.
Pour y arriver, il faut cesser de dire que Walter Collins ne fait pas partie des garçons assassinés sur ce maudit ranch.
Eğer getirdiğiniz çocuk Walter Collins değilse ve o çiftlikte ölmediyse, nerede peki?
Si Walter Collins n'est pas le garçon qu'on a ramené et s'il n'est pas mort sur ce ranch, alors où diable est-il?
Walter Collins olduğunu iddia ederek bir kaçırılma ve cinayet olayında polis soruşturmasına müdahale ettin.
En prétendant être Walter Collins, tu entraves une enquête policière sur des enlèvements et des meurtres.
Bayan Collins, şu anda çok dikkat çeken birisiniz, polis bile alenen peşinize takılmaya çekinir, ama sizi uyarmalıyım, itibarlarının sarsıldığını hissederlerse bu hızla değişebilir.
Mme Collins, en ce moment, vous êtes tellement connue que même la police hésiterait à vous harceler, mais sachez que ça pourrait changer si les policiers se sentent menacés.
Bayan Collins, dostum Bay Hahn'la tanışmanızı istiyorum.
Mme Collins, je voudrais vous présenter mon ami, M. Hahn.
Bayan Collins, başınız sağ olsun.
Mme Collins, mes condoléances pour votre perte.
Sizin onurunuzu korumak benim için bir onur meselesi Bayan Collins.
Il me fera plaisir de défendre votre honneur, Mme Collins.
Hepsini de Bay Hahn'a ve yeni müvekkili Christine Collins'e borçluyuz.
Tout ça grâce à M. Hahn et à sa nouvelle cliente, Christine Collins.
Collins denen kadınla ilgili, inanabiliyor musunuz?
Et tout ça à cause de cette salope de Collins.
Tanrı'nın hikmetinden sual olunmaz Bayan Collins.
Les voies du Seigneur sont impénétrables, Mme Collins.
Bayan Collins, benimle yolun karşı tarafında bir yere kadar gelir miydiniz?
Mme Collins, voulez-vous me suivre de l'autre côté du couloir, je vous prie?
Bayan Collins.
Mme Collins.
10 Mart 1928'de Walter Collins'in kayıp olduğu bildirildi.
Walter Collins a été porté disparu le 10 mars 1928.
Sorgu sonunda Walter Collins olduğunu itiraf etti.
Après avoir été interrogé, il a admis être Walter Collins.
Bayan Collins çocuğun kendi oğlu olmadığını söyledi.
Où Mme Collins vous a dit que ce n'était pas son fils.
Ama daha sonra yaşananların da ortaya koyduğu üzere Bayan Collins haklıymış.
Mais comme l'ont prouvé les événements subséquents, elle avait raison.
Kaliforniya savcılığının Christine Collins'e karşı açtığı dava sırasında düzenlenen delilik belgesinin bir kopyası elimde.
Voici une copie conforme de l'affidavit d'insanité qui a été produit dans le cas de La Californie contre Christine Collins.
Walter Collins olduğunu iddia eden bir çocuk tarafından kandırılmış olmamız bizim suçumuz mu? Hayır.
Est-ce notre faute si on a été dupés par un garçon prétendant être Walter Collins?
Çocuğun iddiaları ve kadının rahatsız edici davranışları karşısında kim olsa kadında bir sorun olduğunu düşünürdü.
Á cause de ses déclarations et du comportement de Mme Collins, tout le monde aurait pensé que ça clochait, chez elle.
Walter Collins vahşice öldürüldü. Wineville'deki Northcott Çiftliği'nde bulunan
Walter Collins a été sauvagement assassiné, tout comme 19 autres garçons,
Bu vakayla ve gerçek Walter Collins'in katil zanlısının tutuklanmasıyla Los Angeles tarihinin en büyük iki gizemini aydınlatmış olduk.
Avec ce dossier et l'arrestation de l'homme soupçonné d'avoir tué le vrai Walter Collins, on a résolu deux des plus gros mystères de l'histoire de Los Angeles.
Bayan Hutchins, çocuğu bir süre evine alan Bayan Collins bunları ona bıraktı.
Mme Hutchins, la femme chez qui il restait, Mme Collins, voulait qu'il ait ceci.
Walter Collins olduğumu söyleyen onlar, ben değilim!
Ils ont dit que j'étais Walter Collins, pas moi!
Walter Collins'in diyastemi vardı.
Walter Collins avait un diastème, ou un écartement dentaire.
- Bayan Collins...
- Mme Collins...
O gün, baştan sona, tüm varlığınızla, elinizden gelen her şeyi yaptığınızı biliyor olacak Bayan Collins.
Et ce jour-là, il saura plus que quiconque que vous avez fait tout votre possible, Mme Collins.
Oğlunuzu öldürmedim Bayan Collins.
Je n'ai pas tué votre garçon, Mme Collins.
Ben Christine Collins.
Ici Christine Collins.
Dosyalara göz atıp oğlum Walter Collins'e uyan biri olup olmadığına bakacak vaktiniz oldu mu acaba?
Je me demandais si vous aviez pu étudier les dossiers pour trouver une correspondance avec celui de mon fils, Walter Collins.
- Bayan Collins.
- Mme Collins.
Telgraf göndermek çok kolay Bayan Collins.
C'est facile d'envoyer un télégramme, Mme Collins.
Duymak istediğiniz şeyi size söyleyemem Bayan Collins.
Je ne peux pas dire ce que vous voulez entendre.
Christine Collins'le mi konuşuyorum?
Est-ce bien Christine Collins?
Collins.
Collins.
Walter Collins.
Walter Collins.
Oğlunuz çok cesurca bir şey yapmış Bayan Collins.
Votre fils a été très brave, Mme Collins.
Christine Collins oğlunu aramaktan asla vazgeçmedi.
Christine Collins n'a jamais cessé de chercher son fils.
Lynyrd Skynyrd'den "Free Bird". Onu keşfeden Alan Collins'tir.
Lynyrd Skynyrd, Freebird, Allan Collins.
Bu, Bay Collins.
Je vous présente M. Collins.
İşte kötü çocuklar. Abby Collins.
C'est donc eux les méchants.
Bay Collins size en yakın otelin 50 mil uzakta olduğunu söyledi mi?
- Ce que M. Collins vous dire l'hôtel proche est à 50 miles de là?
- Phil Collins gibi.
Comme Phil Collins. C'est qui?
Ulusal Güvenlik Bakanlığı.
Abby Collins, sécurité intérieure.