Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ H ] / Hamlet

Hamlet перевод на французский

791 параллельный перевод
Konumuz Hamlet'ti sanırım. Hamlet, sahne 1.
Hier, nous étions restés à Hamlet, Acte 3 scène 1.
Harika bir oyundur. Ben mezarcıyı oynardım.
j'ai joué le Fossoyeur dans Hamlet!
Sen temizlikçiyi oynamaya başlasan iyi olur.
Au fait d'Hamlet, tu ferais mieux de jouer du balai!
İzninizle. Susan, kocanın yemek boyunca hayalet gibi ortalıkta dolaştığı bir parti verdiğini düşünsene.
Tu veux épouser un homme qui disparaît comme le fantôme d'Hamlet?
- Evet hanımefendi. Kondüktör onlara çok sinirlendi bu yüzden de adamlar sakinleşsin diye vagonu Rockingham Hamlet'de trenden ayırdı.
Le conducteur s'est un peu énervé avec eux et... il les a laissés sur une voie de garage à Rockingham pour qu'ils se calment.
Kitap okumak. Shakespear'ın Hamlet'ini duydun mu?
Avez-vous entendu parler de Shakespeare?
Shakespeare bile, Hamlet'i 3 gece üst üste izlememiştir.
Même Shakespeare ne supportait pas Hamlet trois soirs de suite!
- Hamlet'i oynadığını unutuyorsun.
Mais toi, tu joues Hamlet. Oh, c'est vrai!
Ama beni görmek için ısrar ediyorsanız, Hamlet, "Olmak ya da olmamak" monoloğundayken soyunma odama gelin.
"mais si vous y tenez, venez me voir dans ma loge " au début du soliloque d'Hamlet, être ou ne pas être. "
- Şey, ben... - Hamlet'i oynamak istiyor.
Il veut jouer Hamlet.
Hamlet'i oynamak istiyor.
Il veut jouer Hamlet!
Bu aralar, 44. Cadde üzerindeki bir tiyatroda Hamlet'in kesilmemiş bir versiyonu sahnelenmekte.
Il passe maintenant dans un cinéma de la 44e Rue... la version intégrale de "Hamlet."
- Hamlet'i bilir misin?
- Vous connaissez "Hamlet?"
Hamlet hakkındaki, yorumunu öğrenmek isterdim.
J'aimerais connaîitre votre interprétation du personnage de Hamlet.
- Ayrıca Ernest ve Paul, Hamlet ve Joe. Belki de...
Hamlet et Joe et peut-être...
Tıpatıp benziyor ölen krala.
Tout pareil au feu roi Hamlet.
Bırakalım artık nöbeti ve beni dinlerseniz, gidip genç Hamlet'e anlatalım bu gece gördüklerimizi.
Allons avertir le jeune prince Hamlet.
Sevgili kardeşimiz Hamlet'in ölümü, bütün acılığıyla içimizde henüz. Yüreğimiz yaralı ve bütün krallığımız, kederli çatılmış bir tek kaş sanki. Bize de bu yakışır.
La mort de notre frère est récente... en dépit de notre profond chagrin, de la douleur qui pèse sur ce royaume, la raison a bien lutté avec la nature assagissant notre tristesse, nous rappelant nos intérêts,
Ya sen Hamlet, yeğenim, oğlum neden kara bulutlar altındasın hâlâ?
Mais vous, Hamlet, mon cousin et mon fils. Pourquoi toujours cet air sombre?
Canım Hamlet, at üstünden bu gece karanlığını.
Cher Hamlet, dépouille ces couleurs nocturnes.
Senin güzel, övülesi yanın bu Hamlet.
Votre chagrin vous honore.
Annen boşuna yalvarmasın sana, Hamlet. Ne olur, kal bizimle, gitme Wittenberg'e.
Je t'en prie, ne retourne pas à Wittemberg.
Buyurun, kraliçem. Su serpti yüreğime Hamlet'in bu tatlı, candan davranışı.
La courtoise réponse d'Hamlet me réjouit.
Hamlet'e, boş övgülerine gelince. Bir oyun, bir gençlik hevesi say bunları.
Quant aux frivoles attentions d'Hamlet, n'y voyez qu'un caprice sensuel.
Madem sordunuz, söyledikleri Prens Hamlet'le ilgili.
Il me parlait du seigneur Hamlet.
Bundan böyle, bir dakika bile, şerefinle oynayıp buluşmanı, konuşmanı istemiyorum onunla.
Désormais je vous interdis de répondre au seigneur Hamlet.
Hamlet, kralım, babam, büyük Danimarkalı!
Hamlet, mon roi, mon père!
Ah Hamlet, nasıl böylesine düşer insan?
Ô Hamlet, l'ignoble déchéance!
- Efendimiz, efendimiz! - Hamlet, efendimiz!
Prince Hamlet!
Efendimiz, Prens Hamlet!
Holà, monseigneur!
Buna karşılık ben, zavallı bir insan olan Hamlet, Tanrı'nın da rızasıyla, bütün sevgimi, bütün dostluğumu eksik etmeyeceğim sizden.
Croyez tous à l'amitié du pauvre Hamlet.
Soylu oğlunuz, deli.
Hamlet est fou.
- Bunları yazan oğlum mu?
D'Hamlet à Ophélie?
Canı teninde kaldıkça sevginle yaşayacak olan, Hamlet. "
"tant que j'habiterai mon corps! HAMLET."
O bir kral oğlu, dedim, dünyası başka seninkinden. Olacak iş değil bu. Hemen kesip attım.
Je lui ai dit qu'Hamlet était d'un trop haut rang... qu'elle devait refuser... ses attentions...
Ondan uzak duracaksın, ne haber, ne yüzük, hiçbir şey kabul etmeyeceksin, dedim. Ama Prens Hamlet, uzun sözün kısası önce dertlendi bu itilme karşısında, sonra yemez içmez, uyumaz oldu. Derken güçten düştü ve gittikçe kötüleşip bu hepimize dert olan daldı deliliğin karanlığına.
Repoussé, il a glissé de la tristesse au jeûne, à l'insomnie, à la faiblesse, et enfin à cette folie que nous déplorons.
Sevgili efendimiz Hamlet nasıllar bugün?
Comment va monseigneur Hamlet? Bien, merci.
Prens Hamlet'in söylediklerini anlatmana gerek yok.
Ne dis rien.
Yeğenimiz Hamlet nasıllar?
Content, Hamlet?
Bu karşılık anlayacağım cinsten değil, Hamlet. Benim aklımı aşıyor bu sözler.
Tu réponds à côté.
Gel canım, Hamlet. Şöyle yanıma otur.
Assieds-toi près de moi, cher Hamlet.
- Nasıl? Ne diyorsun, Hamlet?
Qui donc?
Hamlet, sus artık.
Tais-toi, Hamlet!
Yeter canım Hamlet, her sözünle bir hançer saplıyorsun bağrıma. - Ne olur sus, canım Hamlet.
Chaque mot est un coup de poignard.
Konuş onunla, Hamlet.
Parle-lui, Hamlet.
Ve Hamlet'te..
Et dans Hamlet
Hamlet'te şair der ki -
Dans Hamlet on dit!
Hamlet haklıydı doktor.
Hamlet a raison.
Hamlet gibi görünmene gerek yok.
- On dirait Hamlet!
Prens Hamlet çıkageldi birden, gömleği çözük, başı bağrı açık, benzi uçmuş.
Hamlet surgit, hagard.
- Hamlet, babana yaptığın yapılacak şey değil.
Hamlet, tu as offensé ton père.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]