Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ I ] / Insansın

Insansın перевод на французский

2,648 параллельный перевод
Nasıl bir insansın sen?
Quel genre d'animal es-tu?
Sen böyle bir insansın tabii.
C'est bien ce que je pensais.
İyi bir insansın.
Tu es bienveillante.
İyi bir insansın sen, şapşal.
Tu es une bonne personne.
- Evet, ama sen ben değilsin. - Sen iyi bir insansın ve sen bir insansın.
Tu es quelqu'un de bien, sans oublier que tu es une personne.
Nitelikli bir insansın.
- T'es un bon gars.
Sen de insansın.
Vous êtes humain.
Sen iyi bir insansın Devon.
Vous êtes une fille bien.
Yani, sen dünyadaki bana en yakın insansın, biyolojik olarak.
Biologiquement, tu es la personne la plus proche de moi.
Bu aradan çıktığına göre, aylardır gördüğüm en seksi insansınsın dostum.
Ceci étant dit, j'avais pas vu un si beau cul depuis des mois, mon cher.
Nasıl bir insansın sen? Daha bu sabah geldiğin gibi, çıkmış buraya adamın davasını mı istiyorsun?
quel genre de personne êtes vous pour que vous veniez ici comme ça aujourd'hui et demander d'avoir le boulot de cet homme?
Sen gerçekten de iyi bir insansın! Ne? Kocakaş mı?
"Il les détruira et ne les édifiera point."
Harika bir insansın.
Moi aussi. Pourvu qu'on baise à Paris.
Sana yapamayacağını söylemiştim ama sen çok güçlü ve iyi bir insansın.
Je t'ai dit que tu ne pouvais pas, mais... tu es forte, et quelqu'un de bien.
Sen çok iyi bir insansın, Lemon.
Tu es une si bonne personne, Lemon.
Çok verici bir insansın.
( Soupirs ) Vous êtes un donateur.
Naomi'yle beraber olduğundan beri tamamen farklı bir insansın.
Tu as changé depuis que t'as rencontré Naomi.
Aynı zamanda şuana kadar tanıdığım en iyi insansın.
Tu es aussi un des meilleurs types que je connaisse.
Berry'den bile daha talepkârsın ve bugüne kadar tanıdığım en bencil insansın.
Tu coûtes encore plus cher que Berry et tu es plus ou moins la personne la plus égoïste que j'ai rencontré dans ma vie.
Hayatımda tanıdığım en sevimli insansın.
T'es une des personnes les plus gentilles que je connaisse.
Sen böyle şeyler yapan iyi bir insansın ve ben de benim.
Vous êtes un gentil qui fait ce genre de choses, et je suis moi.
O zaman ya kendine olan güvenin sürekli üstün konumda olmanı gerektirecek kadar zayıf ya da sana iyilik yapılması fikrini hakaret kabul edecek kadar kibirli bir insansın.
C'est coincé. Du fer. Une hémosidérose.
Sen iyi bir insansın.
Vous êtes quelqu'un de bien.
Sen daha iyi bir insansın, çünkü onu oraya yalnız göndermedin.
Tu es un homme meilleur, tu n'as pas abandonné Ben.
Harika bi'insansın!
Tu es véritablement formidable.
O zaman ya kendine olan güvenin sürekli üstün konumda olmanı gerektirecek kadar zayıf ya da sana iyilik yapılması fikrini hakaret kabul edecek kadar kibirli bir insansın.
Donc soit vous vous sentez tellement peu en sécurité que vous avez toujours le besoin d'avoir le dessus sur les autres, ou soit vous êtes si arrogante que la notion de faveur est une insulte pour vous
Sen şuan görmek isteyeceğim son insansın.
J'ai pas envie de te voir.
Ne tasasız insansın.
Tu es vraiment incroyablement à l'aise avec ça.
Sen iyi bir insansın.
Tu es quelqu'un de bien.
Kovabilirsiniz ama bunu yapmayacaksınız, çünkü siz iyi bir insansınız.
Vous pouvez, mais vous ne le ferez pas, parce que vous êtes un homme bon.
Sen hayatımda tanıdığım en net konuşan insansın.
Tu es la personne la plus claire que j'ai jamais connu
Sonuçta, sen de insansın.
Tu es un homme, après tout.
- Yani, sen mantıklı bir insansın. - Teşekkür ederim.
Je comprends pas, t'es quelqu'un de rationnel.
Demek istediğim, sen de diğer herkes gibi normal bir insansın.
Tu es normale, comme chacun de nous.
Ne tür bir insansın sen?
En quoi alors?
Bu omurgasız arkadaşım cesaret edemiyor ama sen insanların küçük boyutlarından, yapısız doğasından ve doğuştan gelen erkeklik eksikliğinden faydalanan korkunç bir insansın.
Ce que mon ami lâche essaie de dire, c'est que vous avez profité de sa petite taille, de son manque de coordination et de son manque de masculinité.
- Şu an iyi bir insansın. - Öyle söylemesi kolay tabii.
Facile à dire pour toi.
Abi gerçekten kötü bir insansın.
Tu es vraiment mauvais.
Bu iyi mi kötü mü bilmiyorum ama çok tutarlı bir insansın.
Je ne sais pas si c'est une bonne ou une mauvaise chose, mais tu es tout à fait cohérent.
Benim için siz, çok iyi birisiniz. Benim gibi hiçbir şeyi olmayan birine güvenen ilk insansınız.
Parce que vous êtes le premier moi qui n'ai rien de spécial.
İyi bir insansın.
Vous êtes quelqu'un de bien.
Sen çok iyi bir insansın ve Tom başının çaresine bakar.
Tu es une bonne personne, vraiment, et Tom va se tirer d'affaire.
Harika bir insansın.
T'es géniale.
İyi insanlara, iyi şeyler olur. Sen de iyi bir insansın.
La chance sourit aux mecs bien, comme toi.
Gerçekten çok iyi bir insansın.
Tu es quelqu'un de très gentil.
İyi bir insansın.
Tu es un homme bon.
Şehir manzaraları yapardı, yalın, insansız.
Il peint des paysages urbains.. très austères, pas de personnes.
Sonuçta sen de insansın.
T'es humain.
Görünüşe göre bilmediğimiz bir destekleri var, insansız uçaklarla ilgili A.F.B'den Andrews ile iletişime geçilip bir liste alınmasını istiyorum.
Ils ont une artillerie lourde j'ai donc besoin d'un drone, de l'Andrews AFB, avec de la portée.
İnsansın.
T'es humaine.
İnsansız uçağın buraya gelmesi üç saat sürer, yemek yaparım.
Le drone met trois heures à venir, alors je vais préparer à manger.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]