Ona aldırmayın перевод на французский
75 параллельный перевод
Ona aldırmayın.
Ignorez-la.
- Ona aldırmayın doktor.
N'y faites pas attention.
- Siz ona aldırmayın.
Ne l'écoutez pas.
- Ona aldırmayın.
- N'y pensez pas.
Ona aldırmayın. Yaşlı cadı öyle yazdırdı.
Le vieux dragon l'a forcée!
Ona aldırmayın.
Ne l'écoutez pas.
- Ona aldırmayın siz.
Ne l'écoutez pas.
Böyle çakırkeyifken ona aldırmayın.
Ne t'occupe pas de lui, il est pompette.
Ona aldırmayın bay Forrester.
Ne faites pas attention à lui.
Ona aldırmayın. Neden bahsettiğini bilmiyor.
Ne l'écoutez pas, il dit des bêtises.
Ona aldırmayın bayan.
Excusez-le, il ne voit pas 1 2 humains dans son année.
Ona aldırmayın, latife ediyor.
Ne faites pas attention, il plaisante.
- Siz ona aldırmayın.
Ne faites pas attention.
- Ona aldırmayın efendim.
- Ne l'écoutez pas.
Ona aldırmayın efendim, o de...
Ne l'écoutez pas. Il est cin...
Ona aldırmayın, İngilizceyi yeni öğreniyor.
Ne faites pas attention, il apprend la langue.
Babam çok konuşur. Ona aldırmayın!
Je vous préviens, papa adore parler surtout laissez le faire.
Ona aldırmayın, biraz delidir.
Ignorez-la. Elle est un peu folle.
Oh, ona aldırmayın, akşam yemeği için odun kesiyor.
Ignorez-le.
Ona aldırmayın bayım, o sarhoş.
Ne faites pas attention, monsieur, il est saoul.
Ona aldırmayın.
- N'y faites pas attention.
Ona aldırmayın. Biraz aptaldır o kadar.
Faites pas attention, shérif.
Ona aldırmayın.
Ne vous inquiétez pas pour lui.
Sizi... - Ona aldırmayın. Çok hasta bir çocuk.
C'est rien, il est un peu perturbé...
Ona aldırmayın, devam ediyoruz.
Faites pas attention à elle. On procède comme prévu.
- Ona aldırmayın.
- Défoncez la porte.
Ona aldırmayın!
Ne l'écoutez pas.
- Siz ona aldırmayın.
- Ne le regarde pas.
Ona aldırmayın, eskiden irlandalıydı.
Ne faites pas attention à lui il a été irlandais avant.
Gerçekten, Siz ona aldırmayın, Bay Farnsworth.
Vous devez l'ignorer, M. Farnsworth.
Ona aldırmayın ve çalışmaya devam edin. Yaraya dikkat et!
Faites pas attention et continuez votre boulot.
Siz ona aldırmayın, kendisine dokunmalarına bayılıyor.
Croyez-moi, il adore quand ils le touchent.
Ona aldırmayın doktor. Olayı şişiriyor sadece.
Il en fait une montagne.
Ona aldırmayın.
Ne faites pas attention à lui.
- Ona aldırmayın.
Ne vous inquietez pas.
Ona aldırmayın, Binbaşı.
Ignorez-le, Major.
Ona aldırmayın.
Ne faites pas attention à madame Bouche d'Egout.
Ona aldırmayın.
Laissez tomber.
Siz ona aldırmayın.
Faites pas attention à lui, c'est mon majordome.
Aldırmayın ona.
Ne vous inquiétez pas!
Aldırmayın ona.
Ne faites pas attention à Hillman.
- Ona aldırmayın.
- Ne faites pas attention à lui.
- Aldırmayın ona. - Lütfen.
- Ne l'écoute pas.
Biz burada ona pek aldırmayız.
On n'y prête pas beaucoup attention ici.
- Nate! Siz ona aldırmayın.
- Peu importe.
- Ona aldırmayın siz.
Vous inquiétez pas.
Eddie kıza ağaçtan düşmüş gibi bakıyordu. Kız ona, "Bana aldırmayın" deyip adama yumuldu.
Il la regarde comme si c'était une Martienne et elle dit : "Oublie-moi."
- Ona aldırmayın.
Ne l'écoutez pas.
- Siz ona aldırmayın. Saydığı isimler bitmez.
Ne faites pas attention à lui.
Daniel'i gördüğünüzde, ona söyler misiniz, ben... Oh, aldırmayın.
quand vous verrez Daniel, vous lui direz que... oh... ça n'a pas d'importance.
Ona aldırmayın.
Pardonnez-lui.
aldırmayın 23
ona aşığım 44
ona aşık mısın 59
ona aşık oldum 18
ona anlat 18
ona aşıksın 19
ona aldırma 41
ona aşıktım 18
ona aşığım 44
ona aşık mısın 59
ona aşık oldum 18
ona anlat 18
ona aşıksın 19
ona aldırma 41
ona aşıktım 18