Yeter mi перевод на французский
1,070 параллельный перевод
Şimdilik yeter mi?
Ça suffira pour le moment?
Apartman konusuna gelince. Zam aldığına göre,... sence ikinci bir anahtar için paramız yeter mi?
Maintenant que vous avez été augmenté, on pourrait avoir un double, non?
Ailemi tanımak ister misiniz? Yoksa yeter mi?
Voulez-vous connaître ma famille?
Parasını ödeyeceğim. 200 $ yeter mi?
Je te donnerai 200 $. C'est assez?
Size yeter mi?
Assez pour vous?
Sanırım biraz var. Bunlar yeter mi?
Je crois que j'ai quelque chose.
Yeter mi?
Suffit?
Bunları söylemeye paran yeter mi? Çok ileri gittin.
Vous êtes trop enfoncé pour faire le difficile.
Kafası kopmuş bir cesedin kimliğini saptamak için bunlar yeter mi?
Et vous croyez que cela suffit à identifier un cadavre décapité?
Pekala, bu kadar yeter mi? Neden burayı da denemiyorsun.
Je comprends, tu n'as pas à te justifier.
- Bir saat yeter mi?
Dans une heure, ça te va?
- Bu kadar yeter mi, Vito?
C'est suffisant, Vito?
Yeter mi?
Ça suffit.
Ne diyorsun bayım? Bu kadar yeter mi?
Tu t'arrêtes là, l'aveugle?
- Bunlar yeter mi, Jim?
- Ca suffira, Jim?
Yeter mi o para?
- Aura-t-on assez?
Bu kadar serum yeter mi, Doktor?
Vous aurez assez de sérum?
Yeter mi?
Ça te suffira?
Bu kadar yeter mi?
Ça va, comme ça?
- 25 peni versem yeter mi? - Ah, sağ olun.
- Je vous donne cinq shillings, d'accord?
Yeter mi?
J'ai assez?
Bu kadar yeter mi?
Ça ne suffit pas?
Yeter mi?
- Je m'arrête?
Engels Barajı için desem, gücü onu yıkmaya yeter mi?
Assez puissante pour détruire le barrage Engels?
Bu kadar açıklama yeter mi?
Est-ce clair?
Yeter mi? Yetersiz veri.
Données insuffisantes.
- Gemi dışına elektrik vermeye yeter mi?
- Electriseront-elles l'extérieur?
Nallarınızı halletmek için sana iki saat yeter mi?
Deux heures, ça vous va pour vérifier les fers?
Ödemeye gücün yeter mi?
Où trouverais-tu l'argent?
- 20 yeter mi?
- 20 $?
Satın almaya gücümüz yeter mi?
On peut se l'offrir?
- Bu kadar yeter mi?
- Ça suffit, comme ça?
Yeter mi? Güzel.
- Ça te suffit?
Sana yeter mi?
Ça te convient?
Bu kadar kaçış yeter mi?
Croyez-vous que c'est assez loin?
Yeter mi?
Et maintenant?
- Herkese yeter mi?
- Assez pour tout le monde?
- Kırk sent yeter mi?
- Est-ce quatre pence feront l'affaire?
- Olur mu? Yeter mi bu para? - İyi para!
- Serait-il assez?
Sana yeter mi?
C'est assez pour toi?
Tanrım, bu kadar yeter, değil mi?
C'est déjà beaucoup.
Yeter mi?
Ça suffira? Trois chargeurs?
Bu kadar yeter! Sence de işler yeterince kötü değil mi?
Tu ne trouves pas que ça suffit?
Bir gün için dört tane yeter, değil mi?
Oui, une journée de vivres pour quatre personnes. C'est assez?
Bunlar insanı vejetaryen yapmaya yeter, değil mi?
Ça suffit pour vous rendre végétarien, vous ne trouvez pas?
İki kişiye de yeter, değil mi Nell?
C'est plus petit qu'ici, mais un couple pourrait y tenir, non?
Bu kadarı yeter. İşin bitti mi?
- Bon, ça suffit, tu as fini?
Bu yeter değil mi?
C'est pas trop tôt.
- Seni vahşileştirmeye yeter. - Öyle mi?
Assez pour vous rendre folle.
O zaman gücü yeter, değil mi?
Il peut se le permettre, vous ne pensez pas?
Yeter mi? Hayır.
- J'arrête?