Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ E ] / Etmiyor

Etmiyor перевод на португальский

7,838 параллельный перевод
Gördüğünüz gibi etki etmiyor.
Como podem ver... não faz efeito.
Yaşayan hiç kimse bu unvanı senden çok hak etmiyor.
Nenhum homem vivo é maior merecedor do título.
Onlar bunu hak etmiyor, onlar cenneti hak etmiyor.
Eles não merecem isto. Não merecem o paraíso.
Ben de ölmeyi hak etmiyorum, onlar da etmiyor.
mas eles também não.
- Ne yani, kabul etmiyor musun...
O quê? Isso é um não?
- İltifat etmiyor Debbie!
- Isto não é um elogio, Debbie.
Barnes hala kabul etmiyor.
Barnes ainda é um não.
- Haberler para etmiyor.
- O News não paga as contas.
Twitter'da Tuckersgold'u takip etmiyor musun?
Não segues o Tuckersgold no Twitter?
Sonuçta o bir fikir hırsızı ve kendi şakasının olmasını hak etmiyor.
Ele roubou a ideia, não merece a sua própria piada.
Başka bir gezegende kolonist olmak için görev başvurusu yapıyor ve bana söylemeye bile zahmet etmiyor musun?
Inscreveste numa missão de ser colonizador noutro planeta, e não deste ao trabalho de me contares?
Hakaret etmiyor musun?
E isso não é ofensivo?
Vay, hiç merak etmiyor musun?
Então não estás nem um pouco curioso?
Emrime itaat etmiyor musunuz?
Está se recusando a cumprir a minha ordem?
Ak gezenler karga mı, özgür halk mı diye ayırt etmiyor.
Os Caminhantes Brancos não se interessam se somos Gente Livre ou corvos.
Yeryüzünün girdiği bir savaştaki sivil zayiatlar beni teselli etmiyor.
A morte colateral numa guerra da superfície não me conforta.
- Beni hiç rahatsız etmiyor.
- Nem me incomoda. Não...
Senden nefret etmiyor evladım.
Ele não te odeia, minha filha.
Nereye koysam içim rahat etmiyor.
Não encontro o lugar certo para pôr isto.
Birleşmiş Milletler benim için bir şey ifade etmiyor.
As Nações Unidas não são nada para mim.
Hiçbir şey ifade etmiyor.
Isso não interessa.
Eşit muamele hak etmiyor muyuz?
Não merecemos ser tratados como iguais?
Bu bir şey ifade etmiyor mu?
Isso não significa nada?
Varlığım sizi memnun etmiyor.
A minha companhia não lhe agrada.
Bu gece yine dans etmiyor muyuz?
Então, esta noite vamos não dançar outra vez?
Yani Andersen TL sizin için hiçbir şey ifade etmiyor?
Então, Andersen TL não significa nada para si.
Bak Holly, deneyimlerime göre böyle durumların çoğu tehlike arz etmiyor.
Olha, Holly, pela minha experiência, a maior parte destas situações são normais.
- Ustamız misafir kabul etmiyor.
- O mestre não está a receber convidados.
- Sanırım sorun etmiyor.
Acho que ele aceitou.
- Lucy bu tür kaba işler için tasarlanmadı. Hak etmiyor da.
A Lucy não foi concebida para este castigo, nem o merece.
Kendisi ziyaretçi kabul etmiyor bayım.
Não está a aceitar visitas.
Ve sen böyle hıçkırman hiç yardım etmiyor.
E tu... estar a soluçar não resolve nada.
Duyduğum kadarıyla devam etmiyor.
Não da última vez que vi.
Bundan daha iyisini hak etmiyor muyuz?
Não merecemos melhor que isso?
- Artık bir şey ifade etmiyor.
Isso não faz mais diferença.
Freya'm, senin bu sözde ailenin güçlerin için seni kullandığını fark etmiyor musun?
A minha Freya. Apercebes-te que esta tua família só te está a usar pelo teu poder.
Bunun için ölmeyi hak etmiyor.
Não merece morrer por isso.
Cadının tekinin lütfuna göre hareket etmek beni alakadar etmiyor.
Ganhar o favor de uma bruxa qualquer não me diz respeito.
Elijah, mutluluğu ve Hayley'yi hak etmiyor gibi davrandığını görmek canımı acıtıyor.
Elijah, magoa-me ver que finges que não mereces felicidade. Que não a mereces a ela.
Bu isimle gelen acıları Hope hak etmiyor.
Todo o sofrimento que vem com esse nome, ele não merece isso.
- Bu seni memnun etmiyor.
- Isso não te agrada.
Birlik artık sana karşı bir tehlike teşkil etmiyor.
Já não estás em perigo com a Liga.
Üzgün olman bir şey ifade etmiyor Oliver.
Pedir desculpa não chega, Oliver.
Bu sefer etmiyor.
Não desta vez...
Cass adaleti hak etmiyor mu?
O Cass não merece justiça?
Şu anda hareket etmiyor.
Nenhum movimento.
Maurice bu önemli bir gelişme ama Beloff ve yardımcısının buraya gelmesi için bir kanıt teşkil etmiyor.
Maurice, é um grande avanço... mas não é uma prova e o Beloff e os demais não virão sem uma.
Sonra devam ederiz. Bu beni hiç mutlu etmiyor Lucious.
Não gostei disso, Lucious.
Yardım etmiyor o.
Bellamy.
- Bana etmiyor işte.
- Para mim, não.
Yaşadıklarımız bir şey ifade etmiyor mu?
O que tivemos não significou nada para ti?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]