Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ S ] / Sahte

Sahte перевод на португальский

11,031 параллельный перевод
Sahte bir Benjamin'i anlamak farklı bir yetenek ister.
um Benjamin falso é um conjunto de habilidades diferente.
Bugün sahte para umurumuzda değil. Şartlı tahliye ihlalleri de umurumuzda değil... Crane'i anlatmanı ve paranın ne için olduğunu bilmek istiyoruz.
Ok, hoje não queremos saber sobre dinheiro falsificado, não queremos saber sobre as violações da condicionalc- - queremos saber sobre o Crane e para o que era o dinheiro.
Yıpranmış sahte mor saçların için ağlıyorum.
Estou a chorar no teu falso cabelo roxo.
Sahte belgelerle Los Angeles'a uçmaya çalışırken tutukladılar.
Apanharam-me a tentar embarcar num avião para Los Angeles com documentos falsos.
- Acaba oraya gitmeden önce... sahte bir kabın içine mi yerleştirsek acaba?
- É sobre o Kazaquistão. - Antes de chegarmos, - podemos revestir o interior.
Sadece sahte bir film ekibi.
Só uma falsa equipa de filmagem.
Bizi görürler, polisi ararlar ve üstümüzde sahte kimliklerle yakalanırız.
E a segurança? Se formos apanhados com identidades falsas, adeus América por 10 anos.
Sosyal medyada utanılası, sahte bir geçmişle işlemimiz tamamdır.
Completo, com um passado falso e vergonhoso nas redes sociais.
Yani bu adam, kendi ölümünü düzenledi ve sahte bir kimlik altında gizleniyor sen de benim bulmamı mı istiyorsun?
Só para esclarecer... queres dizer que fingiu a própria morte e agora esconde-se sob uma nova identidade que precisas que descubra?
Kurian ile birlikte insanları kontrol edebileceği bir zombiye dönüştüren sahte bir aşı üretmişler.
Conspirou com o Kurian para fazer uma vacina falsa que transforma as pessoas em híbridos de zombies que ele controla.
Biri sahte bir gas sızıntısı bildirmiş.
Alguém comunicou uma falsa fuga de gás.
Ve bunu yaparken Dorian'a sahte bir isim verdiniz.
E deu um nome falso ao Dorian quando o fez.
Sahte bir isimle ona başvurdunuz. Sizin bir benzerinizi buldu.
Abordou-o com outro nome e ele encontrou-lhe um sósia.
Sahte biri giriyor.
Uma pessoa a fingir, é que vai.
Sadece sahte kimlikti.
Foi só uma outra identidade.
Geri kalan üç milyonun sahte olması gerekecek.
Os outros três terão de ser falsos.
Sahte kanıtlarla soruşturmayı engellemekle suçlanıyorsun.
Está a ser acusado por falsificar provas,
Sahte parmak izi yapmak mümkün. Unuttun mu?
É possível criar impressões digitais falsas, lembras-te?
Sahte parmak izi yapmış olabilirler. Bana tuzak kuruldu.
Podem ser falsificadas.
NZT üzerine spekülasyon ve tahmine dayalı sahte bir FBI dosyası hazırladım.
Inventei um historial falso sobre o NZT baseado em especulações e suposições.
Onun vücudunda bir zırh üzerinde üç tane sahte kimlik....... ve bir sürü parası vardı.
Ela usava armadura. Tinha 3 identidades falsas e muito dinheiro.
Sahte saatini gösterirken zarları değiştirdin.
Trocou os dados enquanto mostrava o seu relógio falso.
Mariela Morales en sevdiğim aktris ve Carmelita Contreras sahte adıyla bizim buradaki bir otelde kalıyormuş.
Que linda... A Mariela Morales é a minha atriz preferida, e está num hotel da cidade sob o nome falso de Carmelita Contreras.
Ve lütfen, sakın Wainwright olduğunu söyleme çünkü bu taktığın o saat kadar sahte.
E não me digas que é Wainwright, porque isso soa tão a falso como o teu relógio.
Madrid'de sahte bir isimle yaşarken öldürüldü.
Foi assassinado quando estava disfarçado em Madrid.
Sahte olduğunu biliyor musun?
- É uma falsificação, sabe?
Sahte olduğunu biliyordu.
Ele sabia que era falso.
Bulduğunuz Van Gogh sahte mi?
O Van Gogh que recuperaram é falso?
Bu yüzden otoparka gitti... sahte tabloyu almak için.
Por isso ele foi até a garagem. Para ir buscar o quadro falsificado.
Sahte tabloyu yapan kişi katil. Gerçek Van Gogh için Justin'i öldürdü.
O falsificador do quadro é o assassino e matou o Justin pelo Van Gogh verdadeiro.
Justin sahte tabloyu almak için buraya park etti, bu da demektir ki Liam bu taraftan geldi.
O Justin estacionou aqui para encontrar o falsificador, então o Liam deve ter vindo de carro dali.
Sahte bir isim uydurup ona maaş bağlıyorsunuz sonra da gidip çeki bozduruyorsunuz.
Muito bem... arranjas um nome falso, coloca-lo na folha de pagamento e descontas alguns cheques.
Sahte uyduya göre, Halifax'e doğru...
- E o FBI? A caminho de Halifax, com base em informações falsas.
Ve sen, sahte güneşinin batmadığı savaşından çekilebilirsin.
E podes meter a tua luta onde o teu sol artificial não brilhe.
Her şey son teknolojinin çok ötesinde, ve hepsi sahte.
Isso tudo muito acima do topo de linha, e tudo oco.
Ölü birisinin sosyal güvenlik numarasıyla açılan bir sahte hesap.
É uma conta falsa aberta com o número de segurança social de uma pessoa morta.
Parayı takip edeceğiz. Sahte hesap kime ait?
Tudo bem, esse tipo morto com uma conta falsa.
Paravan şirketler, sahte alıcılar.
Empresas de fachada, compradores falsos. São eles...
Kardeşlere odak grubu oluşturalım. Sahte jurinin tepkisini ölçelim.
Vamos focar-nos nos irmãos, ver como um júri simulado reage...
İstihbaratı sahte.
A informação dele é falsa.
Patterson'ın sahte dosya olayı nasıl gidiyor?
Como vai a Patterson com a história de cobertura do caso?
Resmen birisi sahte doğum raporları hazırlayıp onları dünyadaki... diğer Jack Fuller'lara satıyor.
Alguém está a criar certidões de nascimento falsas e a vende-las aos Jacks Fuller do mundo.
Bu sayede sistemde sahte doğum...
É assim que colocam as certidões falsas no sistema.
Sahte olay yeri yaratmak?
Criar uma cena do crime?
Hayır, ama sahte isim kullanmış olabilir.
- O Robert Boles está na lista? - Não, mas pode ter usado um nome falso.
Tahminen bu onun sahte ismiydi.
- Tu... Porém, presumo que seja um pseudónimo.
- Sahte isim olabilir.
Pode ser um pseudónimo.
- Hayallerindeki sahte et dağıtımı işine mi yönelmiş?
Para concretizar o sonho de produzir carne falsa?
Gördün mü? Sahte bir düğün davetiyesi daha.
Outro convite falso.
Belki de bizi yanıltmak için beynini o sahte şeylerle doldurdu.
Pode ter enchido o cérebro de planos falsos para nos despistar.
sahte.
Mas são apenas falsificações... como aquela pintura.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]