Strand перевод на португальский
156 параллельный перевод
Gazeteciler arayıp Strand'daki olayı haber verdiğinde onları yatıştırmayı başardım.
Quando os jornalistas me telefonaram sobre a confusão em Strand... ... consegui acalmá-los.
Hey, Strand yolu burası mı?
Este é o caminho para Strand?
Otobüs şoförünün dediğine göre Strand'daki çocuk kaçırma olayına karışan birini yakalamışlar.
O motorista do autocarro disse-me que... ... prenderam um suspeito do rapto em Strand.
Yargılanacak olan kasaba değil Will kasıtlı cinayetten suçlu olduklarını kanıtlayacağım yirmi iki kasabalı.
Não é uma cidade inteira, Will... ... e sim 22 cidadãos de Strand... ... que são assassinos em primeiro grau, como vou provar.
- 23 Catalpa Avenue, Strand.
Avenida Catalpa, número 23, em Strand.
Strand linçin yapıldığı kasaba mı?
Strand é a cidade onde aconteceu o linchamento?
Strand 26 Ekim gecesi hapishanenin yanıp kül olduğu kasaba mı?
Strand é onde foi queimada a prisão, na noite do dia 26 de Outubro, certo?
Söz konusu gün ve gece couturier olarak Strand'de Frederick Garrett'in evindeydiniz, değil mi?
Durante a tarde e a noite do dia em questão... ... exerceu a sua actividade de costureira... ... na casa de Frederick Garrett, em Strand, não é verdade?
26 Ekim akşamı 5 ile 9 arasında onları Strand'de gördünüz mü?
Viu-os, em algum momento entre as 5 e as 9 horas da noite...
Gördünüzse nerede?
... do dia 26 de Outubro em Strand? E onde?
Strand şerifi Thaddus Hummel tanık kürsüsünde.
Thaddus Hummel, Xerife de Strand County, vai testemunhar agora.
Strand kasabasının bu saygın insanlarını tanık kürsüsüne bir şey kanıtlasınlar diye çıkarmadım sayın jüri üyeleri. Ama onlar gerçeği, yalnızca gerçeği söyleyeceklerine dair ettikleri yemine rağmen yalancı olduklarını kanıtladılar!
Não pus estes cidadãos modelos de Strand a testemunhar para não provar nada, Excelência, e senhoras e senhores do júri, a não ser no juramento que fizeram em dizer a verdade e nada mais do que a verdade...
Strand'de haber kameramanı Ted Fitzgerald tarafından çekilmiş olan gerçek bir film kaydını, savunma avukatlarının da onayıyla savcılığın bir numaralı kanıtı olarak sunuyorum.
Autenticada pela defesa como sendo uma gravação original feita em Strand por Ted Fitzgerald, cameraman, para um noticiário, apresento este filme como a primeira prova do Estado.
Yangından sonra ortalığı temizleyen Strand ahalisinden biriyim.
Sou um dos cidadãos de Strand que ajudou a limpar a prisão.
Strand'li bir yurttaş. "
Um cidadão de Strand. "
Strand dergisinde Sherlock Holmes hikayeleri yazıyor.
Escreve Sherlock Holmes na revista'Strand'.
İskeletlerden konuşurken, Strand'daki yeni filmi gördünüz mü?
Por falar de esqueletos, viram o novo filme no Strand?
- Silver Strand kumsalında.
Mora na praia Silver Strand!
- Strand'ın.
- Você é filho de quem?
- Kaç yaşındasın?
- Dos Strand. - Quantos anos tem?
İşte Strand Dergisi'nin erken gelen sayısı.
Eis uma primeira cópia da Strand Magazine.
Bana Strand Dergisi'nin eski sayılarından verdi.
Ele me deu umas cópias velhas da Strand Magazíne.
Bu hikayenin, Strand Dergisi'nde, sayfalarca yayınlanmasını istemezdi.
Não creio que ela queira ver esta história publicada na Strand Magazine.
Önce Strand'a git. Sonra Southampton Caddesine ilerle. Tamam mı?
Desce até ao Strand e depois sobe Southampton Street.
Janitor'un dediğine göre adı Mirna Stann.
Para além de porteira. O seu nome é Myrna Strand.
Pardon, bayan. Mirna Stann sizmisiniz?
Com licença, você é Myrna Strand?
İyimisiniz bayan Stann? Evet.
- Tudo bem, Sra. Strand?
Araba ile La Famules'in en sonuna gideceksin, bu arada arabacıya adres kağıdını ver ama onu yolda atmamasını belirt.
Irá até Lowther Mews, na esquina da Strand, e entregará a morada ao condutor pedindo que ele não a deite fora.
Bir keresinde kumsala gitmiştik.
E houve aquela vez no Strand.
O, kulede içimizden birini vurdu, Strand.
Ele atirou um dos nossos na Torre, como justifica isso?
Strand Kitapçısı'na gittik, çuvalla kitap.
Por isso fomos à Livraria Strand - que tem quilómetros de livros.
Gelecek ayın dergisini yayınlayacağız.
Publicamos o número da revista "The Strand" do próximo mês.
Fotoğraflar... onları bir dergide gördüm.
As fotografias... Vi-as na revista "The Strand".
1964'den önce Alfred Fellig diye birisi yok. Ama Henry Strand diye birisi var.
O Alfred Fellig não existe antes de 1964, mas existe um tal Henry Strand.
1939 yılından önce de Hanry Strand yok.
Porque este Henry Strand não existe antes de 1939.
Fellig'in kullandığını söylediğin diğer iki isim - Stand ve Rice mıydı?
Os outros dois nomes que disseste que o Fellig usava : Strand e Rice?
- Evet. Henry Strand ve L.H. Rice.
Henry Strand e LH Rice.
Strand Oteli'nin arkasında çöplükte bulundu.
Foi encontrado na lixeira por trás do Hotel Strand.
Söylediğiniz Strand Oteli'nde kalıyordum.
Estava hospedado no Hotel Strand, tal como disse.
4 Aralık Pazartesi Strand Oteli Başkent Washington 02 : 07
SEGUNDA-FEIRA, 4 DE DEZEMBRO, HOTEL STRAND, WASHINGTON, D.C. 2 : 07
Strand'da yeni bir restoran açılmış.
Há um novo restaurante no Strand.
Hemen aşağı yoldaki Strand sarayında beraber bir oyunları var.
Eles estão a actuar juntos ali em baixo, no Strand Palace.
Orkideleri Fakahatchee, Sahil Eyaleti Özel Alanından çalmışlardı.
" roubadas da Fakahatchee Strand, uma reserva estadual.
Külüstür beyaz bir minibüs Fakahatchee Eyalet Özel Arazisi'ne sapıyor.
"Uma velha carrinha surge " e vira subitamente à direita para a Reserva de Fakahatchee Strand.
Ertesi gün New York'a gidip sanat galerilerini gezeceğiz. Strand'e gideceğiz. John'un yerinde pizza yiyeceğiz.
No dia seguinte, vamos a Nova Iorque... ver as tuas galerias de arte, vamos ao Strand, comemos uma pizza no John.
Sonra yolun karşısından 6'ya binin.
Depois do outro lada da rua apanhem o 6 ou 27 para The Strand.
Dr. McNamara, ben Memur Strand.
Dr. McNamara, sou o Guarda Strand.
Strand'de ne iş yaparsınız?
O que faz em Strand?
Strand'a nasıl gidebileceğimi tarif edebilir misiniz?
Pode dizer-me o caminho para Strand, daqui?
"Strand" dergisi.
uma revista Strand.
Dava süresince buraya gelmeye devam edeceksiniz.
Donny Lopez, vamos demonstrar que, naquela noite de 16 de Janeiro o réu entrou na residência em Silver Strand 1620 a residência que irão visitar durante o julgamento.