Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ Ü ] / Üzerinde çalışıyorum

Üzerinde çalışıyorum перевод на португальский

1,063 параллельный перевод
DAVID : Bir buçuk yıldır sırf bu film üzerinde çalışıyorum.
Tenho estado a trabalhar nele há ano e meio, dia e noite.
Tedavi bulmak için fareler üzerinde çalışıyorum.
Ando a ver se encontro uma cura.
- Hayır, hayır. Daha üzerinde çalışıyorum.
- Não, não... estou a ensaiar.
Hayır, bir sistem üzerinde çalışıyorum.
Não... Estou a trabalhar num sistema.
Aylardır bu dava üzerinde çalışıyorum.
Há vários meses que estou neste caso.
Gördüğün gibi, biraz üzerinde çalışıyorum.
Como vês... estou a trabalhar nisto.
Hala bekarım. Konu üzerinde çalışıyorum.
Continuo solteiro... mas estou a tratar disso.
Şimdi güvenlik şirketiyle konuştum. Güvenlik üzerinde çalışıyorum.
Estou neste preciso momento a tratar da segurança.
Yeni şutum üzerinde çalışıyorum.
Estou a treinar um novo lance.
- "Merhaba" üzerinde çalışıyorum.
- Estive a praticar os meus "Olás".
Son on yıldır, göz nakli ile ilgili bir metot üzerinde çalışıyorum.
Trabalhei durante cinco anos num método... de transplante de olhos.
Çok hayati bir konu üzerinde çalışıyorum, Sayın Yargıç.
Estou trabalhando num ponto específico.
Burada karakterim üzerinde çalışıyorum.
Ei sou um policia à paisana, Está bem?
Bir kez daha reklam kampanyası üzerinde çalışıyorum.
E estou prestes a fazer história na publicidade mais uma vez.
Halen eser üzerinde çalışıyorum.
Já estou a trabalhar na partitura dele.
Aslında bir plan üzerinde çalışıyorum.
Estou a tratar de um plano.
- Hâlâ detaylar üzerinde çalışıyorum.
- Estou a trabalhar em pequenos detalhes.
Ben ne yapıyorum biliyor musun Cheech, yaptığım iyi bir kahkaha üzerinde çalışıyorum. Şöyle bir şey :
Você sabe o que estou fazendo, Cheech, é, inventando uma gargalhada superior.
Bir film yapımcısıyım ve bir bilim kurgu filmi üzerinde çalışıyorum... Bela Lugosi ve İsveçli güreşçi Tor Johnson'ın oynadığı.
Sou produtor de filmes e actualmente estou a produzir uma ficção científica com Bela Lugosi e o lutador sueco Tor Johnson.
Bir enerji kaynağı üzerinde çalışıyorum.
Temos estado a trabalhar numa fonte de energia.
Ortağım AWOL ile asteroit hikayesi üzerinde çalışıyorum.
Estou a trabalhar no artigo do asteróide com...
Hayır. Hala üzerinde çalışıyorum.
- Ainda estou a tratar disso.
Bilim projem için bir altuzay verici üzerinde çalışıyorum, ama yayıcıyı çalıştıramıyorum.
Ando a fazer um transcetor sub-espacial para o meu projeto, mas não consigo que o emissor funcione.
O benim evim ve hala üzerinde çalışıyorum.
É onde moro. E ainda estou a renová-la.
Paraziti kesebilmek için dengeleme alanı üzerinde çalışıyorum, ama başarabilmek için saatler, gerekecek.
Já estou trabalhando em um campo atenuador que atravesse a interferência, mas levará pelo menos algumas horas.
Sesli bir bölüm üzerinde çalışıyorum.
Estou a criar uma baía hidroponica.
Bunu avantajımıza çevirmek için üzerinde çalışıyorum.
Estou a trabalhar num modo de aproveitar isso.
Bir cinayet soruşturması üzerinde çalışıyorum.
Estou a trabalhar numa investigação de homicídio.
Akışkan deri üzerinde çalışıyorum. Arabaya bin tatlım.
- Estou a tentar aperfeiçoar a pele líquida.
- Yine de lakabım üzerinde çalışıyorum. - Öyle mi?
Mas estou a pensar em adquirir uma alcunha.
Altı aydır bu dava üzerinde çalışıyorum.
Levo 6 meses dedicado a isto.
Bunu yapmak için bir şey üzerinde çalışıyorum.
Tenho andado a trabalhar numa coisa baseada nisto.
Çok önemli birkaç eser üzerinde çalışıyorum.
Estou a trabalhar numas peças muito importantes.
İsterdim, ama bir haber üzerinde çalışıyorum.
- Adorava, mas estou a trabalhar num caso.
Ama gerçekten şimdi olmaz.Çok hassas bir alet üzerinde çalışıyorum.
Mas não posso neste momento. estou a trabalhar com equipamentos delicados.
Adım Archie Carrouthers. John Adams'da öğrenciyim. Bir okul projesi üzerinde çalışıyorum.
Chamo-me Archie Carrouthers, ando na John Adams e trabalho num projecto escolar.
Aynı zamanda bu hikaye üzerinde çalışıyorum ve konsantrasyonumu kaybetmek istemiyorum.
Também estou a trabalhar numa história e não quero perder a concentração.
- Üç yıldır Patterson'la bu iş üzerinde çalışıyorum,... ve biz nihayet Patterson'ı tutuklayana kadar neredeyse ölecekti.
Trabalhei com o Patterson três anos neste caso. Isto ia dando cabo dele até que conseguimos deter o Mostow.
Bunun üzerinde çalışıyorum.
Estou a tratar disso.
Hala üzerinde çalışıyorum.
Ainda estou a trabalhar neles.
Biliyorum zamanı değil, ama bir hikaye üzerinde çalışıyorum.
- Olha, sei que este provávelmente não é o melhor momento, mas queria falar consigo sobre uma história.
Uyumlu versiyonu üzerinde çalışıyorum ama bunun için atom parçalanması yerine soğuk birleşme kullanmalıyım..
Eu teria que usar fusão fria e não o dispositivo de fissão que está aí agora.
Şu anda ganglionik hücre kümelerinde prion çoğaltma ile ilgili iki konu üzerinde çalışıyorum.
Agora, estou a fazer dois estudos de replicação de prions e células gangliónicas.
Ama, ömrünü uzatabilecek bir şey üzerinde çalışıyorum.
Mas estou a trabalhar em algo para estender o ciclo de vida dela.
Sanatım ve icatlarım üzerinde çalışıyorum, ve prens büyük kaleye gittiği zaman ona eşlik ediyorum.
No trabalho... em minhas invenções e minha arte, e na companhia do principe quando ele visita sua grande fortaleza.
Anlamıyorum. Sürekli benzer elektronik sistemler üzerinde çalışıyorsun ; fakat onların görüntüsü seni rahatsız etmiyor.
Trabalha freqüentemente com sistemas eletrônicos similares, mas seu aspecto não lhe perturba.
- Hepsi bu 140 yıldır aralıklı olarak üzerinde uzmanlaşmaya çalışıyorum. - Denemek ister misin? - Evet.
Sabe, há quem diga que você ficou na DS9 como os olhos e ouvidos dos Cardassianos.
Moskova'ya döndüğünden beri Konali'yi iş üzerinde yakalamaya çalışıyorum!
Desde que ele regressou de Moscovo que tento apanhar o Konali com a boca na botija!
Bu olay üzerinde yeteri kadardır çalışıyorum.
Já ando nisto há muito tempo.
Bunun üzerinde iki haftaya yakın bir süre uykusuz çalışıyorum.
Ando a trabalhar nela há duas semanas, sem dormir.
Lyta'nın telepatik sinyallerini arttıracak bir sistem üzerinde- - Bak, burası çok karışık. Her şeyi kafamda tutmaya çalışıyorum ve- -
Estamos a construir um sistema de amplificação para criar um eco dos comandos telepáticos da Lyta e olhe, realmente agora é uma má altura e estou a tentar manter tudo na minha cabeça, por isso...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]