Diş перевод на русский
3,790 параллельный перевод
Şimdi de diş etlerine bakmam gerek.
Нужно осмотреть десны.
Diş etlerini de.
И десны.
Baksana, diş falan kalmamış vallahi.
Аж зубы выбил.
Ben de o yüzden Island'a taşındım ve ardından okula gidip diş hijenisti oldum.
Пошла учиться. Стала стоматологом-гигиенистом.
Beni diş macunuyla götümden siktiler, dostum!
Они трахали меня в жопу с зубной пастой.
Beni diş macunuyla götümden siktiler! Kardeşim, bir sikim bilmiyorsun!
Они трахали меня в жопу с зубной пастой.
Bunu almak için fazladan birkaç diş daha sökmem gerekti.
Пришлось вырвать несколько здоровых зубов.
Bunlar kızı öldüren adamdan söktüğüm yedi diş.
Здесь семь зубов человека, который убил девочку.
"Ve gözlerin merhametten yoksun kalacak, cana karşı can alınır göze karşı göz ve dişe karşı diş."
"А если будет вред, то отдай душу за душу. Глаз за глаз. Зуб за зуб."
Poligrip takma diş merhemi.
И купи себе крем для протезов!
"DIŞ GERÇEKLİK YASAK" - Teşekkürler.
Спасибо.
Ne demek diş kayıtları?
В смысле, "слепок с зубов"?
Elemanlardan biri cesetlerde diş olmadığını söyledi. Sökülmüşler. Ne alaka anlamadım.
Товарищ сказал, что у них зубов нет, выбили, так что я и не знаю, в чём дело.
Ona sahipsiz... diş teli kolyesi bahşedin.
Мы даруем тебе Ожерелье из чьих-то брекетов.
Kadınlar boş bir kafadan ve diş macunu reklamı tebessümünden ibaret değil.
У женщин есть не только пустая голова и улыбка, благодаря Колгейт.
- Dün akşam diş ipiyle temizledin mi?
А вечером воспользовался нитью? Мам, ну прекрати.
- Diş hekimi olmaya karar verdim.
Я стала стоматологом-гигиенистом.
İnsanların beni sevdiği, güvenli diş temizliği yaptığım işime dönmeliyim.
У меня есть работа, где спокойно, где меня любят.
Kafan güzelken, diş hekimi aletlerini kullanmamalısın.
Не думаю, что в таком состоянии стоит орудовать зубоврачебными штуковинами.
- Diş temizleme konusunda baya iyisin.
— Ты очень хорошо чистишь зубы.
Diş hekimi muayenehanesinde olanlar, diş hekimi muayenehanesinde kalır.
Что случается у зубного — там и остаётся.
Yani sadece diş hekimi muayenehanesinde olabilir diyorsun, öyle mi? Hayır, demek istediğini anladım.
Значит, случиться это может только у зубного?
- Hayır. - Diş fırçası?
Что насчёт зубной щётки?
Bay Stein Kasim'in diş fırçasında DNA'nıza rastlanmadı.
Мистер Штайн, не обнаружено каких-либо следов ваше ДНК на зубной щётке Касима.
Beklenmedik bir şey değil ve Bay Stein'ın örneğini eşleştirdik diş fırçasında olsaydı ortaya çıkardı.
С другой стороны, это нормально, а так как у нас был образец от мистера Штайна на совместимость, то тест бы выявил его, будь он на зубной щётке.
Diş fırçası Kasim'in değildi.
Зубная щётка была не Касима.
Diş tellerimiz bile aynı gün takılıp çıkartıldı.
Нам одновременно ставили брекеты и снимали их.
Doğum öncesi bakımı, göz muayenesi,... diş servisi, sağlık merkezi hizmetlerini veriyoruz.
Мы проводим дородовый уход, проверяем зрение предлагаем стоматологические услуги, оздоровительный центр
Banyodayken, elinde diş fırçası, boş boş aynaya bakarken yakalamış seni.
Сказала, что нашла тебя стоящим в ванной с зубной щеткой в руке тупо сммотрящим на отражение в зеркале.
Ağzına ve diş etlerine bayağı bakım yapmışlar ve elektronik diş fırçası kullanması gerekiyor.
И она усердно потрудилась над своим ртом и дёснами, и... И ей следует пользоваться электрической зубной щеткой.
Eğer ona elektronik diş fırçası almak için biraz borç para bulabilirsem... 60 dolar falan.
Верно. Итак, вы не можете одолжить мне денег, чтобы купить ей собственную электрическую щетку...
Bir diş fırçası için?
За зубную щетку?
Sadece diş kayıtlarıyla ilgili olduğunu söylerim.
Могу сказать только, что это связано со слепками зубов.
Hep diş kayıtları lazım olur, değil mi?
В таких ситуациях всегда всё сводится к зубам.
Diş hekimine randevum var.
Я записалась на отбеливание к стоматологу.
Diş plaklarını temizletmek için Ali'yi bulma şansını es mi geçiyorsun?
Хочешь променять поиски парня Эли на чистку зубного налета?
Polis, cesedin Alison olduğunu diş kayıtlarıyla tespit etti ama öyle değil.
Полиция использовала слепки зубов, чтобы идентифицировать тот труп. Они считают, что это Эли, но мы-то знаем, что она жива.
Peki sen diş hekimine git, ben de bara giderim.
Так, значит, ты идешь к стоматологу, а я иду в паб.
Diş çürükleri, kalp hastalıklarına yol açar.
Кариес приводит к сердечной недостаточности, Ханна.
- Diş etine iğne mi yaptı?
- Э поставил тебе укол в десну?
Polis, cesedin Alison olduğunu diş kayıtlarıyla tespit etti ama o değil.
Полиция использовала отчет стоматолога при опознании тела Эли. Но мы-то знаем, что она жива.
İçimden diş ipini deli gibi kullanmak geliyor dişçiye gitmem gerekmez böylece.
Ну, такое чувство, что я скоро начну как ненормальная пользоваться зубной нитью, лишь бы только не ходить к стоматологу.
Onu ölü olarak çok seviyorum ve saçlarını düzleştirmekte, diş temizliğinde çok iyidir. Ama bu çok farklı bir şey.
Я люблю её до смерти, и она хороша в таких вещах как выпрямление волос или гигиена полости рта, но это нечто совершенно иное.
Burada biraz diş eti macunu var!
Вот немного зуботехнического воска!
Bu bir diş kontrolü değildi. Azı dişlerime bakıyordunuz. Sizler avcısınız.
Вы не тест на ДНК делали, а искали клыки - вы охотники.
Bu adam bir kez Maggie'nin bisiklet tekerleğini bir diş ipi makarasıyla onardı.
Она как-то починил колесо велика Мэгги мотком зубной нити.
Diş macunu izlerini çıkart.
Ну так, почему бы тебе, наконец, ванную не почистить, а, убрать следы от зубной пасты?
Levon, yine diş macunumu mu aldın?
Левон, ты опять мою зубную пасту брал?
Papa hazretleri Fransa'nin dis politikasinin gittigi yönde endiseli.
Его святейшество обеспокоен направлением французской внешней плитики.
Bu dis dünyaya kapali bir tarikat.
Это был внутренний приказ.
İngilizcedeki felaket ( dis-aster ), Yunanca "kötü yıldız" anlamına gelir.
От "dis-aster" ( катастрофа ), по-гречески "плохой звезды."
dışarı 1436
discovery 28
dışarıda 424
disneyland 54
dişçi 33
dişi 48
dışarda 41
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
discovery 28
dışarıda 424
disneyland 54
dişçi 33
dişi 48
dışarda 41
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkalım 87
dışarı çıkacağım 19
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29
dışarı çıktı 86
dışarı çıkma 37
dışarısı çok soğuk 29
dışarıda bekleyin 38
dışişleri 20
dışarı çıkalım 87
dışarı çıkacağım 19
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29
dışarı çıktı 86
dışarı çıkma 37
dışarısı çok soğuk 29
dışarıda bekleyin 38
dışişleri 20
disiplin 65
dışarıda mı 50
dışarıdalar 31
dışarı mı 28
dışarı çıkarın 30
dışarı çıkmak istiyorum 32
dışarı bak 28
dışarı çıkın 228
dışarı çıkıp 51
dışarı çıkıyor 17
dışarıda mı 50
dışarıdalar 31
dışarı mı 28
dışarı çıkarın 30
dışarı çıkmak istiyorum 32
dışarı bak 28
dışarı çıkın 228
dışarı çıkıp 51
dışarı çıkıyor 17