Konuştum перевод на русский
6,220 параллельный перевод
Ajanlarımla konuştum.
Я говорил с моими агентами.
Sorun şu ki, birkaç yerle konuştum ve kimse bu konu hakkında bir şey bilmiyor.
Я сделал пару звонков, но никто об этом и не слышал.
Hanna, babanla konuştum.
Ханна, я говорила с твоим отцом.
Wren ile konuştum, seni oraya almak için biri- -
Я говорила с Реном, и он смог...
Sen dedikten sonra, Eric'le konuştum.
После того, что ты сказала, у меня был разговор с Эриком.
Az önce Toby'yle konuştum.
Я только что, говорил по телефону с Тоби.
Bu sabah babanla da konuştum.
Утром я говорила с вашим отцом.
Yayı elime bile almadan oda arkadaşımla okları batırmak için konuştum.
Мы с подругой утопили стрелы, прежде чем я даже взяла лук.
Onlarla konuştum.
Я связалась с ними.
Restaurant sahibiyle konuştum patron.
Босс, я говорил с владельцем.
Az önce FBI ile konuştum.
Только что говорила с ФБР.
Soygun birimiyle konuştum. Şehir dışından gelen bekâr iş adamlarının dolandırıldığına dair bir şeyler duyuyorlarmış.
Проверил в отделе краж, там слышали про предпринимателей, приехавших в город, которых облапошили.
Oradaki bir kuzenimle konuştum.
Я поговорил об этом с моим кузеном.
Sınırları Olmayan Doktorlar'dan bir dostumla konuştum.
Я связалась с другом из "Врачи без границ".
İlaç kullanımını arttırma konusunu konuştum ve anladığım kadarıyla bunu sorun olarak görmüyorlar.
Я поговорил с ребятами насчет наркотиков и прочего, и должен сказать, они не видят в этом проблему.
Onunla konuştum. Söylediklerini anlattı.
Я говорил с ней, и она сказала мне, что ты сказал.
Don'la konuştum.
Разговаривал с Доном.
Aslında onunla konuştum ve...
На самом деле, я говорила с ним, он...
- Erken konuştum.
Ох, я поторопился сказать это.
Bir süre önce Frank'le telefonda konuştum.
Недавно я говорил с Френком по телефону.
Bana 12 yıllık bir Scotch'a mal oldu iyi viskiydi, ama ev sahibesiyle konuştum ve West Wanut'taki binaya girmek için izin aldım.
Это обошлось мне в бутылку 12-тилетнего скотча, хорошего, но я поговорил с домовладелицей, которая пустила нас в здание на Вест Уолнет.
Az önce Şef Hatcher ile konuştum.
Только что говорил по телефону с Шефом Хэтчером.
Hayır, konuştum tabii.
Ну конечно я разговаривал с ней.
Vekillerden biriyle konuştum. Bana bir başvuru formu verdi.
Я хотел бы частью чего-то подобного, поэтому я поговорил с одним из полицейских, и он дал мне бланк заявления.
Dinle, kızgın olduğunun farkındayım ama bölge savcısıyla konuştum, tüm suçlamaları düşürmeyi kabul etti.
Ладно, слушай, я знаю, ты на меня злишься, но я поговорил с прокурором, и он согласился снять обвинения.
Ben savcıyla konuştum. Eğer itiraz etmeden savunma yaparsan bu, ceza almadan sona erecek.
Нет, я... говорила с обвинителем, если ты не станешь оспаривать обвинение...
Oh, aman Allah'ım, bir beyaz kadın gibi konuştum.
Боже, я говорю как белая женщина.
Ben onunla konuştum.
Я говорил с ним.
Az önce babamla konuştum.
Я только что разговаривала с отцом по телефону.
Bu konuyu Bones'la konuştum, Aubrey.
Обри, слушай, я уже поговорил об этом с Кости, ясно?
Sponsorumla konuştum bile.
Я уже говорил с моим спонсором.
- Buraya dönerken konuştum.
Я говорил с ним по пути сюда.
Perry'nin babasıyla konuştum.
Я говорил с отцом Перри.
Seslerle ilgili olarak Ruby'i arayan iki çocuklar konuştum.
Я поговорила с теми двумя подростками, что звонили Руби насчет голосов.
Thorvin Hampton'un konusunda uzman gibi görünen Yerel bir CB'ci ile konuştum.
Я только что говорил с местным радиолюбителем, который оказался экспертом по вопросам о Торвине Хэмптоне.
Evet, zaten dün Sally Hoagland ile yüzyüze konuştum.
Да, я уже говорил с Салли Хоглэнд вчера вживую.
Ben de bu Thorvin ile kendim konuştum.
Так что я сама говорила с этим Торвином.
Polislerle dokuz kere falan konuştum.
Я рассказала всё полиции уже раз девять.
Az önce doktorla konuştum.
Привет, только что говорил с доктором.
Bunu zaten itfaiye departmanıyla konuştum.
Я уже говорил об этом с пожарными.
Önceden aradım ve Mark Bao ile konuştum.
Я звонил недавно, и говорил с Марком Бао.
Gertrude Cobblepot'ın yaşadığı binadaki kapıcıyla konuştum.
Общался с управляющим дома Гертруды Кобблпот.
Bu sabah Vali Galavan ile konuştum.
Утром... Я говорил с мэром Галаваном.
Dozerman'la konuştum, onu iş yerinde özel hayat konuşmanın yasadışı olduğuna ikna ettim.
Красава. Я поговорил с Дозерманом и убедил его запретить все личные разговоры на работе.
- Ayrıca, Genevieve'nin avukatıyla konuştum.
А ещё, я поговорил с адвокатом Женевьевы.
Ayrıca Sharon'la konuştum. Başkomiser Holt'la konuştum.
Ещё я поговорил с Шэрон.
- Düğün koçunuzla konuştum...
Я поговорил с твоей завитухой...
- Ne? - Yedek Doğum koçuyla konuştum ki o da şehirdeymiş.
Ещё я поговорил с запасной повитухой, она в городе.
Tess'le az önce konuştum. Cat'in buraya gelmek için çoktan tek başına yola çıktığını söyledi.
Она сказала, что Кэт уже едет сюда, одна.
Şirket sözcüsüyle konuştum.
- Я говорил с пресс-секретарем компании.
Konuştum bile.
Уже узнал.
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuş 892
konuşmalıyız 270
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşmak 63
konuşalım 186
konuş 892
konuşmalıyız 270
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşma 379
konuşmuyor 31
konuştuk 50
konuşmak istemiyor musun 16
konuşsana 113
konuş benimle 497
konuşacaksın 18
konuşmuyoruz 17
konuşuyoruz 54
konuşma 379
konuşmuyor 31
konuştuk 50
konuşmak istemiyor musun 16
konuşsana 113
konuş benimle 497
konuşacaksın 18
konuşmuyoruz 17
konuşuyoruz 54
konuşur 18
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16
konuşabilir miyiz 236
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16
konuşabilir miyiz 236