Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → русский / [ Ç ] / Çok büyüktü

Çok büyüktü перевод на русский

133 параллельный перевод
Malikane gerçekten çok büyüktü ve içinde birçok uşak çalışıyordu.
Поместье было по-настоящему большим, и в нём было очень много слуг.
Yeşilin o tonundan nefret eder. Ayrıca çoraplar ayaklarına çok büyüktü.
Он ненавидел этот оттенок зеленого, и носки были на два номера больше.
Çok büyüktü.
Посмотрите на мой мундир.
Din ticaretinde çok büyüktü.
Крупная фигура религиозного бизнеса.
Asıl babam çok büyüktü.
Мой отец был большим.
Ceketi çok büyüktü...
Куртка слишком большая...
- Gozer Sümer'de çok büyüktü.
- А Гозер был очень велик в Шумерии.
Ama benimki boyuma göre çok büyüktü ve kardeşim de zaten sürmeyi bilmiyordu.
Но мой был слишком большой а мой брат просто не мог кататься на велосипеде.
Çok büyüktü! Kocaman gözleri vardı!
— Вот такой большущий!
Bilgi açlığı çok büyüktü.
Жажда знаний огромна.
Çok büyüktü. Devasaydı.
Это был огромный исполин.
Buraya ilk taşındığımda çıktığım kız mükemmeldi, süper öpüşüyordu ama Adem elmaları çok büyüktü.
Помню, впервые приехал в Нью-Йорк познакомился с одной. Умная, веселая, сексуальная. Зато кадык у нее был такого размера, я прям, с ума сходил.
Bilmiyorum. Lanet pencere çok büyüktü.
Это было охренительно большое окно!
Ama o taksi çok büyüktü.
Это такси было огромным.
Çok büyüktü... öyle ki..... fenerimin ışığı mağaranın dibine ulaşamıyordu.
Она была такой огромной... что... что свет моего факела не доставал до дна.
Çekirdek sıcaklığı çok yüksekti, boyutları çok büyüktü,..... ve halihazırda aklıllı yaşam barındırıyordu.
Температура ядра слишком высока, размер слишком велик,... и там уже были разумные жизненные формы.
- Çok büyüktü.
- Ну, он был довольно большой.
Tanrım, gerçekten çok büyüktü.
У него такой большой и широкий рот!
Yani, tabii ki benim fikrim bu... Başına gelen şeyde bu saydıklarımın etkisi çok büyüktü.
в моём понимании это несомненно повлияло на то, что произошло.
- Bu çok büyüktü!
- Похоже, сильная была. - Ага. Мои не были такими сильными.
Gerçekten çok büyüktü, kontrol etmemi reddetti.
Ясное дело, эта штука слишком большая, а он не хочет сдавать в багаж, так?
- Çünkü penisi çok büyüktü.
- У него был слишком большой пенис.
Yaptığımız hata çok büyüktü.
Мы причинили им много зла.
Çok büyüktü.
Большое.
Bunun Bay Escudié. için anlamı çok büyüktü.
Оно много значило для месье Эскуди.
Sanırım çok büyüktü, değil mi?
А, блять, походу слишком большой.
- Çok büyüktü.
– Очень большой.
Babanın sana olan inancı çok büyüktü.
Твой отец очень верил в тебя.
çok büyüktü.
- Она былааа огрооооооооомной.
Ödül yaşına göre çok büyüktü.
Эта награда была больше тебя самого.
Çok büyüktü. Yarısını eve götürmüştüm.
Он был слишком большим, и я забрал домой половинку.
Sınav stresi çok büyüktü.
Давление было огромным.
- Çok büyüktü.
- Она такая здоровая.
Ormanda bir hendek vardı. Çok büyüktü.
Там была канава.
Harbiden çok büyüktü.
Офигенно здоровый.
Camorra, hem çok küçük hem de büyüktü.
Камора - это мелочь, мы - куда больше.
Ama Farber ailesinin tutkuları o kadar büyüktü ki onlar için bu deney zamanın sona ermesinden çok daha önemliydi.
Но семья Фарбер была настолько одержимой, что результаты эксперимента были для них гораздо важнее конца света.
Nil nehri kokuyordu ve at sinekleri gerçekten büyüktü olağanüstü gerçekten olağanüstü ee, Selma'da Mısır'dan hiç hoşlanmamıştı bir deve ona tükürdü ah evet, çok zor bir şey.
От Нила воняет, а слепни там огромные. Чудесно, просто чудесно. Сельме тоже не понравилось в Египте.
Aslında, çok da büyüktü.
На самом деле, он был слишком большой.
Şuna bak. Rachel, Tişörtüm büzülmüş. Çok daha büyüktü.
Хотел бы я сказать то же самое, но при всем моем уважении мне трудно понять логику, лежащую за всеми шагами что вы сделали в этой прекрасной организации.
Ama büyüktü, çok büyük.
Большое, очень большое существо.
Ağzı çok daha büyüktü.
Рот намного больше!
O kadar büyüktü ki, güneşi yansıtır... çok uzaklardaki yolculara göz kırpar... çölde yollarını kaybedip ölmelerine yol açardı.
Он был настолько большой, что отражал солнечные лучи... и манил заплутавших путешественников на верную смерть.
- Çok çok büyüktü.
- Это самая большая штука, которую ты когда-либо видела.
Benden birkaç yaş büyüktü. Çok şirindi.
Он был чуть постарше, очень симпатичный.
Ama güçlü olmasına karşın Almanya başaramadı. Dünya çok büyüktü.
Мир был слишком велик.
Benim için Siula Grande'in anlamı çok büyüktü.
Имя Siula Grande означало многое.
İtfaiyeciler o zaman çok daha ufak tefekmiş. Yangınlar daha büyüktü, onlar daha küçük.
А пожары большими.
Çok mu küçüktü yoksa çok mu büyüktü?
Слишком мал, или наоборот?
- Çarpma çok büyüktü.
Это ведь был мощный удар.
Çok büyüktü ve kırmızı bir taşı vardı, sanırım.
Похож на него, но я не могла его как следует рассмотреть.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]