Axel Çeviri Türkçe
776 parallel translation
She's with a freedom fighter named Axel.
Axel adında bir özgürlük savaşçısıyla birlikte.
You don't have to buy me a drink, Axel.
Bana içki almana gerek yok Axel.
- You're three years late, Axel.
- Üç yıl geç kaldın Axel.
- Axel, over here.
- Axel, buraya.
- Axel!
- Axel!
- Yes. Where's Axel?
- Evet, Axel nerede?
Axel helped me get out of Washington.
Axel, Washington'dan çıkmama yardım etti.
Give them to Axel and help them escape.
Axel'e verip kaçmalarına yardım edebiliriz.
- Back off, Axel.
- Geri çekil Axel.
If it isn't Axel the freedom fighter and the famous Cora D.
Özgürlük savaşçısı Axel ile ünlü Cora D gelmiş.
- Axel, take the wheel.
- Axel, direksiyonu tut.
Goodbye, Axel.
Güle güle Axel.
I, Axel Oxenstierna.
Axel Oxenstierna.
Axel, your daughter.
Axel, kızın.
I knew Axel Bomasch personally.
Axel Bomasch'ı şahsen tanırım.
Now, this is Herr Axel Bomasch from Harska and his daughter.
Bunlar Harska'dan Bay Axel Bomasch ve kızı.
Start with you, Axel.
Seninle başlayalım Axel.
Hello, Axel.
Merhaba Axel.
- Axel...
- Axel...
- I'd like to say that Axel's right.
- Söylemek istediğim, Axel haklı.
Goodbye, Axel.
Hoşçakal, Axel.
- We'll go to uncle axel's pottery.
- Axel Amca'nın çömlek atölyesine.
Axel, is it you?
Axel, sen misin?
Axel?
Axel?
Axel, please say something.
Axel, lütfen bir şey söyle.
- North. Axel North.
Axel North.
Axel North.
Axel North.
Axel.
Axel.
Picasso, say hello to Axel.
Picasso, Axel'e merhaba de.
Thing is, Charlie, I was just telling Axel... here he can work in my gang if he wants.
İşin aslı Charlie, ben de tam şimdi Axel'e isterse benim ekibimde çalışabileceğini söylüyordum.
Let's give Axel the choice.
Axel'e bir seçenek sunalım.
You still got a choice, Axel.
Önünde hâlâ bir seçenek var, Axel.
Will you bring Axel's lunch for me?
Axel'in öğle yemeğini benim için getirir misin?
- Axel Nordmann, yeah.
- Axel Nordmann, evet.
" Go faster, Axel, go faster.
" Daha hızlı, Axel, daha hızlı.
Ellen, this is Axel.
Ellen, bu Axel.
Hey, Axel, would you believe it?
Axel, buna inanabiliyor musun?
- Axel, come help me move the table.
- Axel, gel de masayı çekmemde yardım et.
- I'm glad you came tonight, Axel.
- Bu gece gelmene sevindim, Axel.
- Hello, Axel.
- Merhaba, Axel.
- Axel.
- Axel.
- Thank you, Axel.
- Teşekkürler Axel.
Axel, I had a wonderful time.
Axel, çok eğlenceli vakit geçirdim.
Axel, will I see you again?
Axel, seni tekrar görecek miyim?
Axel, you are murder.
Axel, hıyarın tekisin.
Axel, you depress me.
Axel, neşemi kaçırıyorsun.
- It's Axel.
- Ben Axel.
But, Axel, I'm a terrible bowler.
Ama, Axel, ben bowling bilmem ki!
- It's Axel again.
- Yine ben Axel.
Ma, this is Axel North.
Anne bu Axel North.
Axel, this is Mrs. Price, Lucy's mama.
Axel, bu Bayan Price, Lucy'nin annesi