Bottom line Çeviri Türkçe
1,874 parallel translation
Oh, God, I hate that phrase. "Bottom line."
Tanrım, şu cümleden nefret ediyorum. "Gerçek sonuç."
The bottom line is the President is going to the UN.
Gerçek sonuç şu ki, Başkan BM'ye gidiyor.
Bottom line is, can you come out again?
Sonuç olarak, tekrar çıkabilir misin?
You know, it would be too obvious. The bottom line is you've got plenty of people who roll up their sleeves every day and go to work.
Gerçek şu ki, her gün kollarını sıvayıp işine giden bir sürü insan var.
So, bottom line, I'm just a bought-and-paid-for sex toy.
Yani, sonuç olarak, ben sadece parası ödenmiş bir seks oyuncağıyım.
'Cause it still feels like we're screwing around. Bottom line :
Bana dalga geçiyormuşuz gibi geldi.
Okay, so-so bottom line, I was drugged and molested by your mother, andI'mthe bad guy?
Annen tarafından uyuşturulup taciz edilen benim ve kötü adam ben oluyorum, öyle mi?
So, bottom line : you want a good relationship with Chelsea so you can get your hooks into the next generation?
Yani Chelsea ile iyi geçinmeyi bir sonraki nesle kancanı takabilmek için mi istiyorsun?
The bottom line is, no one wants to hire someone who could have made out with their dad on prom night.
En kötüsü de, kimsenin mezuniyet balosunda, babasıyla sevişmiş birini işe almak istememesi.
The bottom line is, betrayal's in your nature.
Nihayetinde, ihanet senin doğanda var.
The bottom line is this.
Asıl mesele şu.
House was a jerk to split you two up, but bottom line, he did you a favor.
House ikinizi ayırarak pislik yaptı. Ama, sonuçta sana iyilik yaptı.
Bottom line is, your boss is in a good mood.
Sonuçta patronun iyi gününde.
Bottom line - - until you figure out who burned you, you're not going anywhere.
Sonuçta... sizi yakanın kim olduğunu bulana dek,.. hiçbir yere gitmiyorsunuzdur
Bottom line - - until you figure out who burned you, you're not going anywhere.
Sonuçta... sizi yakanın kim olduğunu bulana dek,..
Bottom line is it would appear that I'm in your debt.
Sonuç olarak, görünüyor ki, sana borçluyum.
( Gary ) Bottom line, no power, no modem.
Elektrik olmazsa, modem çalışmaz.
Talking about a lot of things.The bottom line, baby
Bir çok şeyden bahsettik.
Bottom line - - the three of us are gonna get more ass than a toilet seat in yankee stadium.
Sonuç olarak, üçümüz Yankee Stadyumu'nun klozetlerinden daha fazla kıç toplayacağız.
Okay, the bottom line is this - - I think she's more stressed when he's around.
Peki, ama bunun sonucunda bence etrafta olduğunda kız daha çok stres oluyor.
THIS IS THE FIRST TIME IN HISTORY that a publicly-owned company of anything near the size of Dow has performed an action which is significantly against its bottom line, simply because it's the right thing to do.
Tarihte ilk defa, Dow büyüklüğünde halka arz edilmiş bir şirketin sırf doğruluk adına, kendi varoluş amacına aykırı bir biçimde bu şekilde davrandığına şahit oluyoruz.
But bottom line is, you knew.
Ama sonunda bunu biliyordun.
Bottom line is, I trust Mac.
Özetle Mac'e güveniyorum.
The bottom line is I've been trying to get this thing fixed for months, and nobody's done anything, and it's ugly, and it's dangerous, and it's government-owned, and you need to do something about it.
En kötüsü de bu işin çözülmesi için aylardır uğraşıyorum ve kimse bir şey yapmıyor. Kötü, tehlikeli ve sonuçta kamuya ait. Bu konu hakkında bir şeyler yapmalısınız.
- Bottom line.
- Sonuç.
So bottom line, you think that I am a sociopath?
Justin, dinle, eğer benimle evlenmek istemiyorsan- - Hey, dur, dur.Bekle, hayır.
This company is about more than the bottom line, holly.
Bu şirket kar yuvası olmaktan daha öte biryer, Holly.
Bottom line?
Sonuç olarak?
I'm sorry, man. I was just trying to climb the ladder over here and anyway, bottom line is the deal's off.
Kurura bakma, daha meslekte yeniyim her neyse asıl önemli olan anlaşma yattı.
Bottom line, I am a strong person.
İşin özü, ben güçlü bir insanım.
Jordan, come on, bottom line, I'm not telling anyone that we're married.
Jordan, yapma. Sonuçta, kimseye evli olduğumuzu söylemiyorum.
Bottom line, if there are any complications, it's on me.
Sonuçta, eğer yan etkisi olursa, tamamen benim üzerime kalacaktır.
Bottom line?
Sonuç mu?
And, the bottom line is... none of us are qualified.
Bence sonuç olarak hiçbirimiz nitelikli değiliz.
So there's like grammatical issues or whatever, but, bottom line : "Btm line" uh, "
yani gramer kuralları yok neyse, ama, alt satırda : "alt strda" uh, "
Bottom line--she is my niece, and she is not going anywhere.
Sonuç olarak.. o benim yeğenim ve hiç bir yere gitmiyor.
And the... bottom line, I am in the wrong.
Sonuç olarak, ben halıyım.
but the bottom line is...
fakat satır arasında...
It came out okay, but I think the bottom line... is you're better off in here until your ma cools off.
Yani canlı kalmayı başardık... Ama annen sakinleşene kadar burada kalman daha iyi.
Bottom line... as long as you're burned, you're not going anywhere.
Sonuçta.. yakıldıysanız, hiçbir yere gitmiyorsunuzdur.
Bottom line :
Sonuçta..
That makes a big difference to your bottom line, not to mention, of course, doing our part for the environment.
Maliyette büyük bir etken olmasının yanı sıra çevreye olan katkısından bahsetmiyorum bile.
Oh, just bottom line this for me, Artie.
Sadece sadede gel, Artie.
Bottom line?
Sonuç?
Bottom line - - as long as you're burned... you're not going anywhere.
Sonuç olarak, yakıldığınız sürece hiçbir yere gitmiyorsunuz.
Bottom line... as long as you're burned, you're not going anywhere.
Sonuç olarak, yakıldığınız sürece hiçbir yere gitmiyorsunuz.
Bottom line : As long as you're burned, you're not going anywhere.
Sonuç olarak, yakıldığınız sürece hiçbir yere gitmiyorsunuz.
The bottom line is... the superintendent enacted this.
Sonuçta... Bun kararları müdür bey onayladı.
Show me the evidence - my bottom fucking line.
Kanıtı göster, kahrolası esas noktam.
Bottom line is you got beat.
İşi kapamadın.
- or to the nation... - You know what we'll voted, Okay, bottom line.
Yeni bir hediye mi alalım yoksa puroları mı verelim, oylayalım.
bottom line is 58
line 717
lines 72
liner 29
lined 27
line it up 33
liners 27
line up 181
line' em up 25
line them up 22
line 717
lines 72
liner 29
lined 27
line it up 33
liners 27
line up 181
line' em up 25
line them up 22
line one 45
line ringing 85
line and sinker 37
line two 37
line rings 24
line clicks 19
line three 17
line disconnects 16
bottom 79
bottoms up 218
line ringing 85
line and sinker 37
line two 37
line rings 24
line clicks 19
line three 17
line disconnects 16
bottom 79
bottoms up 218