Calligraphy Çeviri Türkçe
181 parallel translation
I got an E in every subject, including calligraphy and arithmetic.
Babanız güzel yazı ve matematikte hep "pekiyi" alırdı çocuklar.
I'm supposed to get an E in calligraphy today.
Bugün güzel yazı dersinde "pekiyi" almak istiyorum.
While I was practicing calligraphy...
Hat sanatı çalıştığım sırada...
A team of calligraphy experts re-wrote the book by hand, using special ink, unique quills and a unique typeface, which had been approved by dozens of officials.
Tosun derilerinden yapılan uzun ömürlü sayfaları hazırladılar. En iyi grafikerler, özel bir boya ve özel uçlarla yazdılar. onlarca resmi uzman görevli tarafından, kontrolden geçirildiler.
It's the calligraphy, both on the ceramics and the bronze, which is so startling.
Heyecan veren bir şekilde, seramik ve bronzun üzerinde yazı sanatı kullanılmıştır.
Mmm. Calligraphy's getting beautiful.
Kaligrafin güzelleşiyor.
Now typing, shorthand, calligraphy, those are all two points.
Daktilo, stenograflık ve güzel el yazılarına ise iki puan.
I've heard old Yuen enjoys calligraphy and spends most of his time in his study. He has a son named Yuen Nam Shan who's a real layabout. He doesn't work and he drinks a lot.
Duyduğuma göre'Bay Yuen'zamanının çoğunu Kaligrafi ( hat sanatı ) ile geçiriyor Nam Shan adında bir oğlu var, aylak, serserinin biri boş gezenin, boş kalfası, içki ve kadından hoşlanır.
I hear old Yuen enjoys calligraphy. He spends most of his time inside his study.
Duyduğuma göre'Bay Yuen'zamanının çoğunu çalışma odasında Kaligrafi ( hat sanatı ) ile geçiriyor...
Do you see how the calligraphy changes?
El yazısının nasıl değiştiğini görüyor musunuz?
Now, the calligraphy is, without question, left-handed.
Şimdi, el yazısı hiç kuşkusuz sol elle yazılmış.
It is at this price that calligraphy becomes witness to divine beauty.
Bu şekilde hat, ilahi güzelliğe kanıt olur.
With your master's calligraphy, the Koran will be a marvel.
Şeyhinin hattatlığıyla, Kuran bir mucize olacak.
I want calligraphy saying "Prince Haroun".
Prens Harun'dan bahseden el yazısını istiyorum.
Calligraphy for a prince.
Bir prens için el yazısı.
I've brought the calligraphy.
El yazısını getirdim.
I am Hassan, a student of calligraphy.
Ben Hasan, bir hat öğrencisi.
I am a student of calligraphy.
Ben bir hat öğrencisiyim.
Maybe I should have taken a nice calligraphy class.
Güzel yazı sınıfını seçsem daha iyi olurdu belki.
Calligraphy, like swordplay, calls for stamina.
Güzel yazı sanatı Kılıç sanatları gibidir
Begin practicing calligraphy.
Çalışmaya başla!
Your Wang style of calligraphy reflects a beautiful structure... combined with unrefined purity.
Wang tarzı kaligrafi stilin katıksız bir arılıkla birleşmiş çok güzel bir yapıyı yansıtıyor.
You can do some calligraphy.
Hat çalışabilirsin.
Calligraphy, something with a future.
Geleceği olan bir şeyler.
After the Edo period, humans have captured tanuki in great numbers and turned them into fur coats, toothbrushes, and calligraphy pens.
Edo döneminden sonra, insanlar çok sayıda rakunu yakaladılar ve onlardan kürk manto, diş fırçası ile hat sanatı kalemi yaptılar.
I think it's time for us to consider... the calligraphy in Matisse.
Sanırım artık sırada hat sanatı var.
We didn't come to hear about a French faggot and his calligraphy.
- Buraya hat sanatını dinlemeye gelmedik tamam mı? - Kapa çeneni. - Denedim.
Dances, calligraphy, how to do my hair how to sit without moving.
Dans etmeyi, güzel yazı yazmayı, saçımı toplamayı hareket etmeden oturmayı...
I also enrolled her in a calligraphy class, an origami class.
Ayrıca onu el yazısı ve origami dersine yazdırdım.
Do you do calligraphy?
Kaligrafi bilir misin?
You're doing calligraphy?
Hattatlık mı yapıyorsun?
Calligraphy is so similar to fencing.
El yazısı, kılıç ile çok yakın..
But calligraphy really isn't a sport.
Ama hat sanatı gerçek bir spor değil.
Neat calligraphy.
düzenli bir el yazısı.
Singing club, basketball club, table tennis club, calligraphy club...
Koro, basketbol, pin-pon, güzel yazı...
I learned they were hiding in a calligraphy school under the names Highcliff and Springbrook
Bir hattat okulunda saklandıklarını öğrendim Yüksek Tepe ve Bahar Çayı isimleriyle.
Legend said his skill as a swordsman was rooted in his calligraphy
Efsaneye göre kılıç ustalığının temelinde hat sanatı yatıyordu.
They drew strength from their calligraphy
Hat sanatlarından güç alıyorlardı.
Both calligraphy and swordplay rely on one's strength and spirit
Hat ve Kılıç sanatlarının ikisi de... kişinin gücüne ve ruhuna bağlıdır.
You didn't come here for calligraphy
Buraya parşomen için gelmediniz.
Great calligraphy
Çok güzel yazıyorsunuz.
Calligraphy and swordplay are similar
Hat ve Kılıç sanatları birbirine benzer.
I promised to help her Calligraphy and swordplay share the same principles
Hat ve Kılıç sanatları aynı prensipleri paylaşırlar.
That is what calligraphy taught me
Hat sanatının bana öğrettiği buydu çünkü.
Have you been teaching calligraphy long?
Hattatlığı uzun zamandır mı ögretiyorsun?
Very few want to learn calligraphy nowadays
Bugünlerde çok az insan hattatlık öğrenmek istiyor
On rainy days we'd practice calligraphy and sewing.
Yağmurlu günlerde güzel yazı çalışması ve dikiş yapıyorduk.
Terrible calligraphy!
Korkunç el yazısı!
- lt's calligraphy.
- Güzel yazı sanatı.
We did calligraphy to inspire our swordplay and to heighten our powers
Hat sanatını kılıç kabiliyetimize ilham vermek için icra ettik ve güçlerimizi arttırmak için.
The essence of calligraphy is from the soul
Hat sanatının özü insanın ruhundan gelir kılıç ustalığı da öyle.