Controller Çeviri Türkçe
510 parallel translation
Well, I can't really be certain, but if there's a controller in there, might be wise to check it out.
Şey, tam olarak emin olamam ama orada bir kontrolör varsa, gidip bakmak zekice olabilir.
He's with the controller.
Şu anda müfettişin yanında.
The controller's office is rather like the kingdom of heaven... and, if anything, a little more exclusive.
Müfettişin odası cennetin krallığı gibidir kolay kolay girilemez.
The controller phoned me 10 minutes ago.
Komutan 10 dakika önce aradı.
I'm a controller for a plastic firm in Seattle. I'm on a four-week leave.
Seattle'da bir plastik firmasında kontrolörüm.
Stand by for an announcement by the Supreme Controller!
Yüce Yönetici'nin duyurusu dinleyeceksiniz!
This is the Supreme Controller!
Ben Yüce Yönetici.
He was joined almost immediately by the controller and a guardian who was on patrol outside.
Ardından denetmen ve dışarıda devriye gezen muhafız geldi.
- Yeah, controller.
- Evet, denetleyicisi.
My name is Bernard Quatermass, professor of physics, controller, British Experimental Group.
Adım Bernard Quatermass fizik profesörü. İngiliz Deney Grubu kontrolörü.
- Controller?
- Kontrolcü mü?
- Yes, the Controller.
- Evet, Kontrolcü.
The Controller.
Kim kontrol ediyor?
Controller is alone, apart.
Kontrolcü yalnız, ayrı.
We serve Controller.
Ona hizmet ediyoruz.
- It is Controller, is it not?
- Kontrolcü mü, öyle değil mi?
Great leader, we come from a far place to learn from your Controller.
Büyük lider, biz sizin Kontrolcünüzü öğrenmek için uzaklardan geldik.
You came to take back the Controller.
Kontrolcüyü geri almak için geldin.
- Do not take them, Kara. Do not take them to the Controller.
- Onları Kontrolcüye götürme.
You must not take the Controller away.
Kontrolcüyü uzaklaştıramazsın.
We will all die! The Controller is young and powerful.
Kontrolcü genç ve güçlü.
You will find another Controller. The old one is finished.
- Başka bir Kontrolcü bulun.
Gentlemen, the Controller's explanation of the functioning of the Teacher is essentially correct.
Kontrolcü'nün, Öğretmen'in fonksiyonu hakkında yaptığı açıklama doğru.
The Controller die?
Kontrolcü ölecek mi?
The Controller will live for 10,000 years.
Kontrolcü 10 bin yıl yaşayacak.
Why do you not understand that the need of my people for their Controller is greater than your need for your friend.
Anlamıyor musun? Halkımın Kontrolcü'ye olan ihtiyacı, bu dostunuza olan ihtiyacınızdan fazla.
The Controller will stay.
Kontrolcü kalacak.
You'll be without your Controller for the first time.
İlk defa Kontrolcün olmadan yapacaksın.
Get me the duty controller.
Bana görev kontrolörünü bul.
Maggie, I'd like you to meet our new assistant controller.
Maggie, seni yeni yardımcımla tanıştırayım.
I'm thinking of those pilots waiting to land, flying blind in that muck and circling in holding patterns praying to God some overworked, underpaid controller doesn't have another plane on the same course.
Ben bu havada kör uçan, inmeyi bekleyen daha az para alan bir pilotla aynı rotada olmamak için Tanrı'ya dua eden zavallı pilotları düşünüyorum.
An electromagnetic RPM controller.
Elektromanyetik bir RPM kontrolörü.
I age the controller e Joseph Lockard he was the radar operator.
Lockard radar operatörü, ben de harita işaretçisiydim.
He took the controller
Kontrol lambasını söktüler.
I didn't spend 18 years as corporate controller for nothing.
Lütfen. Bana söz verdin.
My sister knew an official in the Controller's office
Kızkardeşim kontrolörlükte bir memur tanıyor.
Air controller reports our strike force will be over the deck in 1 hour.
Uçuş kontrolü, savaş uçaklarımızın 1 saat içinde döneceklerini bildiriyor.
I'm the assistant controller.
Asistan kontrolörüm.
On the other side is Marsh Chasman vice president and controller.
Diğer tarafta Marsh Chasman olduğunu Başkan yardımcısı ve kontrolör.
Well, we need primary and secondary demand oxygen pressure regulators... and an ECS proportion flow valve controller.
Şey, birinci ve ikinci oksijen basınç düzenleyici bağlantılarına ihtiyacımız var... ve bir ECS oranlama akış vanasına.
I am an out-of-controller!
Kontrol edilemez biriyim!
Did you know that a northwest Regional Controller has achieved cuts of 32 million pounds in his region alone?
Kuzeybatı Bölgesel Yönetimi'nin kendi bölgesinde 32 milyonluk bir tasarrufa gitmeyi başardığından haberiniz var mı?
Are you saying that the northwest Regional Controller boobed by saving so much money?
Şunu mu diyorsunuz, Kuzeybatı Bölgesel Yönetimi tasarrufa giderek dangalaklık mı yaptı?
He's an air controller.
Grenoble havaalanında çalışıyor.
Striker, this is Steve McCroskey, chief controller.
Striker, ben Steve McCroskey, şef kontrolör.
[Controller] Permission for take-off denied.
Kalkış izni verilmedi.
[Controller] Beller 2-6-7, do you read?
Beller 267, duyuyor musunuz?
[Controller] Beller 2-6-7, taxi to end of runway seven-right.
Beller 267, 7 nolu pistin sonuna ilerleyin.
[Controller] There " s no response from Flight 2-6-7.
Uçuş 267 cevap vermiyor.
This is the bomber controller to RAFJET Mike Bravo X-ray 79.
Mike Bravo X-ray 79.
He's not a pilot but an air controller.
Gerçekten mi?
control 678
contract 64
controlled 71
controlling 38
contracts 31
contrary to popular belief 35
control yourself 95
control it 17
control room 28
contraband 16
contract 64
controlled 71
controlling 38
contracts 31
contrary to popular belief 35
control yourself 95
control it 17
control room 28
contraband 16